HADES

1.0

Hava kararmış , ev sakinleşmiş bir şekilde Hades merdivenlerden iniyordu. Birazdan yeni avı eve teşrif edecekti. Merdivenlerden indi ve düz mermerde yemek masasına doğru ilerledi.

   Yemek masasına baktı. Hiç bir eksik yoktu. Şeytani gülümsemesiyle birlikte büyük koltuklara doğru ilerledi ve oturdu. Tam da o anda kapı çalındı.

  Hades pusuya yatmış bir şekilde avını bekliyor ve  kulakları kapıdaydı.

  " Hoşgeldiniz efendim " dedi hizmetçi ince sesi ile . Ahmet ise hizmetçiye muzip bir bakış attı.
" Hoşbuldum "dedi tek kaşını kaldırarak.

  " Hades bey sizi bekliyor " diyip adamın ceketini asıp oradan uzaklaştı.  Ahmet boğazını temizledi ve geniş holde ilerledi.

    Hades'i tahttan indirip bu evi de almalıydı. Bu ev bir sarayın ihtişamı gibiydi. Çok büyük ve tarihi eserler ile doluydu.

    Ahmet Hades'i koltuklarda otururken gördü. Yüzüne sahte bir gülümseme yapıştırdı. Bordo renkte ki koltuklara doğru ilerledi. Anlamıyordu . Bu adam kırmızı renkten ne istiyordu.

  Hades hemen yanında hissettiği adım sesleri ile memnunca gülümsedi. Avı geliyordu ve kendisi çok acıkmıştı.

   Ahmet Hades'in önünde durdu ve saygı ile eğildi. " Baba?" Dedi Hades de ayağa kalkarken.
Hades Ahmet'in yanından geçerken konuşmaya başladı .

" Hoşgeldin " dedi Hades yemek masasına ilerlerken.

" Hoşbuldum baba "  dedi sahte gülümsemesi ile. Hades yemek masasında yerini aldı. Ahmet de ayakta bekliyordu. Hades'in otur demesi gerekiyordu.

  " Otur!" Dedi Hades sonunda. Ahmet Hades'in sağ çaprazına otururken sert bir ses işitti.

" Oraya oturma ! Sol tarafıma otur " dedi Hades. Nedense iştememişti. Oraya hep Hera oturuyordu. Orası artık onun yeriydi , bir başkasının degil.

  Ahmet anlamaz bir şekilde sol tarafa oturdu. Neden böyle demişti ki ?  Kafasını iki yana sallarken her neyse dedi içinden.

  "Afiyet olsun " deyip yemeğini yemeye başladı Hades . Ahmet de onu takip edip  yemeğini yemeye başladı.

    Hera ise odasında sıkkın bir şekilde televizyon izliyordu. Allah'tan yabancı kanallar vardı. Hatta bir tane Kore kanalı bulmuştu bile .

   Ama canı nedense bunu da istemiyordu. Hades ne yapıyor ? Diye düşünmeden edemedi. Aklına gelince bile kalbi hızlanıyordu. Bugün misafiri vardı . Bunu biliyordu ama içi içini kemiriyordu.

   Acaba kız mıydı ? Ahh! Bunu düşünmesi bile nefessiz bırakıyordu. Çok çabuk alışmıştı buraya . Ve tabiki de Hades'e çok çabuk alışmıştı. Ondan bir kötülük görmemişti ama katı birisiydi.

   Buna hiç alınmıyor hatta bu özelliğini seviyordu bile  Hades'in. Aşağı inip bir baksa mıydı ? Ayaklarını yataktan sarkıttı düşünceli bir şekilde.

  "Eğer inmemi isteseydi zaten Hades söylerdi " dedi dudaklarını bükerek . Sıkkın bir nefes verip tekarar yatağa oturdu . Şimdi bu diziyi izleyecek ve sonra Hades'in yanına gidip ona çok güzel bir kahve hazırlayacaktı.

    Aşağı da durumlar ise gerilim doluydu. Ahmet yediği yemekten midesi bulanmış ama masadan kalkamamanın verdiği hisle tabağına kusacak dereceye gelmişti.

    Hades durumu fark etmiş ama bu anı dudağındaki tehlikeli gülümsemesi ile izliyordu. Bu daha başlangıç bile değildi.

  " İyi misin koçum ?" Dedi kolayca çıkarttığı endişeli sesiyle. Ahmet sararmış yüzünü Hades'e çevirdi.