Hayal'in ağzından
Pizzalarımı yerken bir yandanda telefonla oyalanıyordum. İnstagramda snaplere bakarken Barış'ın snapi karşıma çıkmıştı
Emir fotoğrafta çok tatlı çıktığından dolayı sırıtarak telefona bakarken Barış kucağında Emir ile mutfağa geldi
"Ooo Hayal'cim siz burda keyif sürün biz burda boklu bez değiştirelim"
"Açım napıyım yemiyim mi yemek? Hem iki dakika yoktum hemen söylenmeye başladın"
"Neyse uykusu geldi bunun git yatır benim dışarda ufak bir işim var" dediğinde kafamı sallayıp Emir'i kucağıma aldım
...
Uyuduğunu düşündüğümde yorganı üstüne örttüm. Çok masum uyuyordu, çok yaramaz bir çocuk da olduğunu söyleyemem. Ne güzel değil mi çocuk olmak? Herşeyden habersiz yaşamak. Çocukken, kediyi ne kadar sevsemde beni tırmalıyor diye üzülüyordum, 12 yaşına gelincede aynı durumu yaşıyordum, tek fark kedi yerine Uzay olmasıydı. Şimdi ise Barış çocuk ben ise kedi miydim?
Böyle düşüncelerle kendimi boğmak yerine neden apartmanın kamera kayıtlarını Barış'a gösterip herşeyi açığa çıkarmıyordum?
Bavulumdan apartmanın kamera kayıtları olan cd yi çıkardım tam odadan çıkacağım sırada Emir'in ağlama sesini duyunca tekrar Emir'in yanına gittim
Barış'ın ağzından
Telefonla ilgilenirken Hayal'in hala alt kata gelmediğini farkedince merak edip Emir'i uyuttuğu odaya doğru ilerledim
Odaya girdiğimde ikisininde uyuduğunu görünce suratımda istemsizce bir tebessüm oluştu. Yanlarına gidip yatağın köşesine oturdum onu uyandırmamaya özen göstererek yavaşça saçını okşadım zaten güzeldi uyurken dahada güzel oluyordu, belki uyurken çok konuşamadığındandır bilmiyorum ama çok hoşuma gidiyordu.
Yataktan kalkıp tam gidecekken Hayal'in elindeki cd yi gördüm, neydi bu? Hayır Barış alma o cd yi belkide kızın özeli.
Merakıma yenik düşüp aldım, ben Barış Seyidoğlu ne zaman Hayal konusunda umursamaz olduğum görüldü ki?
Salona geçip bilgisayarı çalıştırdım ve cd yi izlemeye başladım
Haklıymış, kıza boş yere inanmamıştım. Sarılmamışlardı Hayal her zamanki sakarlığını konuşturup paspasa takılmıştı Uzay onu tutuncada bende yanlış anlamıştım. Hem onu görünce içine birşey oluyor diye illa hoşlanıcak değildi. Bana alışmasına izin vermeliydim. Kaçıp gitmem acılarımdan kaçmaya çalışmam saçmalıktı
Bilgisayarı kapatıp ellerimi kafamın arkasında bağlayıp koltuğa yayıldım, gördüklerim karşısında rahatlamıştım haliyle. Ayak sesleri duyunca arkama baktım gözleri şişmiş saçları dağılmış bir şekilde Hayal yanıma oturdu
"Noldu yavrum Uykusuz musun?"
"Ya ben Emir'i uyuturken bende uyuya kalmışım"
"Farketttim" tam koltuktan kalktığı sırada kolundan tutup tekrar koltuğa oturturdum
"Sana inanmadığım için kusura bakma, haklıymışsın" şaşkın bir ifadeyle suratıma baktı
"Sen?" Cümlesine devam ettirmeden ben konuştum
"Evet izledim kayıtları"
"Sonunda be"
"Ya zaten kendini inandırmak için peşimden gelmeler falan sende boş değilsin bana zalımın kızı"
"Zalımın kızı ne ya? Sensin zalımın kızı"
"Tamam zalımın oğlu kızma"
"Ya sen ne pisliksin İnşallah büyüyünce benim kızımda senin oğluna böyle pislik yapar amin"
"Kardeşler arasında olur öyle şeyler" diyip göz kırptığımda koluma vurdu. Sinirlenince tatlı olduğundan dolayı gülmeye başladım
"Hayal, birazcık daha sinirlenmen için ne yapabilirim çok tatlı oluyorsun amınakoyim" kaşlarını çatıp sinirle ayağa kalktığında tekrardan kolundan tutup ciddileştim
"Biliyor musun? Sanırım bu olaylar sayesinde sana güvenim arttı. Benden birşey saklamaman seni daha çok sevmeme neden oluyor"
Final bekle bizi yiğidim gelürüz