~4~

540 32 20
                                    

Jungkooktan devam;

Uyanması için elimdeki doyayı hızlıca,ses çıkacak şekilde masaya fırlattım. O da sandalyesinden zıpladı,yine oturacakken sandalye kaydı ve yere poposunun üstüne düştü sonra 'Aiisshh' dedi ve saçlarını karıştırdı. Kafasını kaldırdı ve bana baktı,gözlerini belertip hızlıca ayağı kalktı, kalkarken canı acıdığı için yüzünü buruşturdu;

"B-bay Jeon."dedi

"Efendim Jimin"dedim

"Ben d-dosyayı hazırladım herşeyi ezberledim,bu saatlerde uyuduğumdan dolayı biraz uyku dùzenim bozulmuş yoksa uyumazdım yani neden uyuyayım ki iş yerinde dimi ama dengem bozuldu uyku saatim falan değişti yoksa ben iş üstüdeyken neden uyuya-"

"Jimin susar mısın artık yeter!"

"P-pardon bay Jeon"

"Sen evde de mi bu kadar konuşuyorsun annen nasıl dayanıyor merak ediyorum cidden!?"

Bir anda gözleri doldu;

"N-ne oldu Jimin?"dedim

"B-benim a-annem yok."dedi ve gözünden bir damla yaş aktı.

"Nasıl yok?"

"Yoksa yok işte neden kurcalıyorsunuz ki!!"diye bağırdı kafasını kaldırıp yaşlı gözlerle bana bakarak;

"Bişey demedim!"dedim

"Size bağırdığım için ç-çok özür dilerim"dedi ve yine kafasını eğdi, gözünden bir damla yaş süzüldü.
Yanına gittim ve çenesinden tutup kafasını yukarı döğru kaldırdım aramızda çok az bir mesafe vardı öyleki nefes alışverişlerimiz yüzümüze vuruyordu.

Yaşlı gözlerine bakarak;

"Ağlamayı kes!"dedim ve elimi çenesinden çektim.

"Özür dilerim."

"Ben hava almaya çıkıyorum sende toparlan"dedi

Gözünü silerek"tamam bay Jeon"dedi.

Bende odadan çıkıp kafamı dağıtma gittim.

Jiminin anlatımı;

Bay Jeon odadan çıkınca nefes alış verişlerim hızlandı,rahat dur kalbim niye öyle hızlı pompalıyorsun!?

Bay jeon kendine cidden iyi bakıyordu yaklaştığında yüzüne baktım yüzü kusursuzdu. 'Ne diyosun Jimin sanane salak' dedi iç sesim;
'Of be ses kesini' , 
'Bir kere o kes sesini canım'
'Ne haltsa işte'

Iç sesimle tartışmam bittikten sonra telefonumu açıp saate baktım saat 12:30'du,7:30 saat ne yapacağım ben ya of, dedim ve kafamı masaya koyup düşündüm annemi düşündüm ya da annem sandığım kişiyi,çocuğunu seven,ona bakan,ona sevgi gösterenlere anne deniyor dimi ama? O zaman benim annem hiç olmamış.
Annem beni çok küçükken bir evin kapısına bırakıp gitmiş. Bana o evde oturan Eun woo amca ve karısı Eun ji teyze bakmışlar, şuan 65 yaşındalar haftada 1 gün onlara gider yemek hazırlar ve yedirirdim.

Hyunglarımla da onlar sayesinde tanıştık,onların aile dostlarının çocuklarıydı onlarda,bir gün hepimiz dışarı çıkıp oyun oynamıştık sonra sık sık buluştuk ve en yakın arkadaşlar olduk,kendi evimize çıktık evde herkes çalışıyordu Suga hyung bile ama şuan 1 aylık tatile girdi onun için hep yatıyor.
Bende eve bir katkı sağlamak için çalışmaya başladım.

Birden kapı hızlı bir şekilde açıldı ve hemen kafamı kaldırdım. Gelen Daniel'di;

"Daniel sakin ol ne oluyor"dedim

RUTHLESS BOSS |JİKOOK|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin