Siyah Resim +18

3. Bölüm

Sellllaaaamm

Satır arası yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum papatyalarım 🌼

Bölüm şarkısı•

Gece| Derbeder

Kendimden Hallice|Sakince Yoruldum

Haydi başlıyoruuuz!

*

Övünçle yaşadığımız uzun bir tartışmadan sonra Bora gelmiş ve bizi çıkarmıştı. Saat dördü gösterdiğinde Ataşehirdeki rezidansa gelmiştik. Yol boyunca Boranın sorgusu rezidansa girdiğimiz de gecesini mahvettiğimize dair yakınmalara dönüşmüş ve yerini elinden kaçırdığı kızın işini ne kadar iyi yaptığına dair mest dolu cümlelere bırakmıştı.

Kızgın ses tonunun altında yatan haylaz çocuk karakterine samimi bir şekilde oturmuştu.

Bora, İdilin ülkeyi terk etme sebebiydi. Çocukluktan bu güne gelen sonsuz bir arkadaşlıkları vardı. Hem aileleri hemde kendileri dosttu. İdilin babası Rauf Ecmel yıllar önce ünü duyulan Ecmel inşaat sektörünün başındaki 3 varisten birisiydi fakat yönetim tamamen onun elindeydi. İdilin annesinin kumar hayatı ailede iç kargaşaya yol açmış ve Ecmelleri batağa sürüklemişti. Durumdan kurtulmak için ise iki ailenin tek çocuğu olan Bora ve İdilin evlenmesi uygun görülmüştü. Onlarca itiraza rağmen kimse onların sesine kulak vermeyince İdil ülkeden kaçmıştı ve yollarımız kesişmişti.

İdil bana kıyasla daha pozitif bir kız olduğu için bu durumundan kısa bir süre sonra şikayet etmeyi bırakıp kader olduğunu söylemişti. Birbirimizi bulmuştuk ve aramızda hatrı sayılır bir dostluk kurulmuş, yol arkadaşı olmuştuk.

Bende ailem yüzünden kaçmıştım ya tüm gerçeklerden...

Anlıyordum İdili...

Boranın yakınmaları bittiğinde kalacağımız odaları gösterip yanımızdan ayrılmıştı. İdil daha önce Bora'yla çok kez kaldığı için kendisine ait bir odası ve dolabı vardı. Beden ölçülerimiz hemen hemen aynı olduğu için iki tane pijama çıkartıp üzerini değiştirdi ve sargımı değiştirip pijamayı giymeme yardım etti.

İki kişilik yatakta İdil belime sarılıp kafasını göbeğime koydu. Sağ elimle olağanca sarılıp kendimi uykunun huzurlu kollarına bıraktım.

*

Göz kapaklarımın üstündeki ağırlık gözlerimi açmamı engellerken kulaklarımı sağır eden bağırışmalarla yüzümü buruşturup sağ elimle yüzümü ovaladım. İdilin çirkefliği sınır tanımazken Boranın kahkahasıda odayı dolduruyordu. Elimi kafama bastırıp hatrı sayılır bir şekilde inledim.

"Hastaya saygınız olsun be hastaya "

Bora kahkaha atmaya devam ederken İdil kısa bir an sustuktan sonra 'al işte uyandı ' gibicesine yakınmalara başlamıştı.

"İdil yalvarırım sus artık!" Davullu zurnalı düğün yapan başımı bırakıp sağ elimle yataktan destek aldım. İdil yakınmayı bırakmış ıslak kıyafetleriyle doğrulmama yardım ediyordu. Bora da en nihayetinde susmuş, bir elinde boş sürahi diğerinde beyzbol sopasıyla bize bakıyordu. Tekrar İdilin üstüne baktığımda yatağın sağ tarafında ki ıslaklığı farkettim.

"Uyanamadın herhalde bir sürahide sen ister misin?" Sesindeki haylaz tınıya göz devirdim.

"Seni öldürürüm."

"Dur sen dur ben öldüreceğim onu" İdilin sinirli çıkmasına çalıştığı ses tonunda özlemde barındırıyordu. Bora elindeki cam sürahiyi pufun üstüne atıp kaçtığın da İdil tatlı tatlı söylenmeye devam etti.