26

1.3K 128 37
                                    

Valeria

Nefes nefeseydim, ellerim kucağımda korku dolu bakışlarım hastanenin beyaz fayansındaydı. Yanımda Zayn ve onun yanında ise Liam vardı. kalbimin ağrısı her dakika artıyor ve beni hayali bir uçuruma sürüklüyordu. Ne yapacağımı veya nasıl konuşacağımı bilmiyordum. Harry'nin kanı hala yüzümde ve ellerimdeydi. Onu orada yerde öylece yatarken görmek ve kafasının bir tarafının iğrenç bir şekilde parçalandığını görmek beni aptallaştırmıştı. Neyse ki Zayn ve Liam hemen imdadıma yetişti ve Harry'i vuran ve beni tutan adamların icabına bakmışlardı. İçim öfke ve nefretle yanıp tutuşuyordu. Kinimin içinde boğulmak üzereydim ve ne yapacağım hakkında en ufak fikrim yoktu. Harry yanımda olmayınca, bir kolumu kaybetmiş gibi hissediyordum. Öyle ki aciz ve çaresizdim.

''Val.'' Dedi Zayn ve ona bakmak için var olan gücümle başımı kaldırıp ona baktım. Uykusuzluktan mı yada ağlamaktan mı bilmem ama gözleri kan çanağına dönmüştü.

''Gidip yıkan ve dinlen.'' Dedi ve zorlukla yutkunduğunu gördüm. Bakışlarım ellerime kaydı ve kanlı parmaklarımı inceledim. Onun başını tuttuğum da bulaşmıştı tüm bu kan ve bana kinimi diri tutmam için bir işaret gibiydi.

''İyiyim ben.'' Diyebildim sadece. İyi olmak zorundaydım, Harry oradayken ve bizim için savaşırken, kötü olma gibi bir lükse sahip değildim.

''Harry uyanır da, seni bu şekilde görürse çok üzülecektir.'' Dedi Liam ve sesinde ki acıyı fark ettim.

İşler umduğumuz gibi gitmemişti. Bir çok kayıp vermiş ve bir çok adam yaralıydı. Judas ortalıkta yoktu ve tanrı bilir hangi cehenneme kaçmıştı. Onu bulursam ilk onun işini bitirecek, daha sonra diğer çetenin ele başına gelecekti sıra.

''Uyandığını görmeden, hiç bir yere gitmeyeceğim.'' Dedim ve onları kesin bir dille reddettim. İkisi de pes etmiş bir ses çıkardı ve tekrar bir şey demeden önlerine döndüler.

Ayağa kalktım ve yoğun bakım ünitesinin önüne ilerleyip, camın ardında olan ve tüm vücudu makinelere sarılı Harry'e baktım. Kafasının sağ tarafı bandajlanmış ve kafası tıraş edilmişti. Eğer saçlarının gittiğini bilseydi, muhtemelen hastanede ki tüm doktorları kurşuna dizerdi. Dudaklarımda hafif bir tebessüm oluşurken, kalbim acı ile ezildi ve bir damla göz yaşı yanağımdan düştü.

Birinin telefonun melodisi boş koridorda yankılandı ve kimin olduğunu görmek için, başımı o yöne çevirdim. Zayn dar paça kotunun cebinden telefonunu çıkardı ve kulağına götürdü. Kaşları çatılırken, bakışları beni buldu ve sonra bir şeyler mırıldandıktan sonra, telefonu kapatıp yanıma geldi.

''Judas'tı.'' Dedi ve adını duymamla birlikte, o öfke kıvılcımları alev aldı.

''Diyor ki, eğer Harry'nin intikamını istiyorsa; bu gece atacağı adrese gitmen gerekiyormuş.'' Derken, Zayn'ın endişeli bakışları üstümdeydi. kafam karışırken, intikam kelimesi beni tetiklemişti.

''Valeria, ne düşündüğünü biliyorum ama bu çok tehlikeli.'' Derken Zayn, kısık bakışlarımı ona yönlendirdim.

''Ne olduğu umurumda değil, Harry bunu hak etmedi.'' Dedim ve Zayn'ı itip, hastanenin koridorunda hızla yürümeye başladım. Zayn'ın arkamdan seslenmesini umursamadım, aklımda tek olan şey, Harry'nin intikamıydı.

Zayn da peşimden gelmişti ve bana göz kulak olacağını söylemişti. Onu geri çevirmemiştim, fazladan iki elin çok yardımı dokunabilirdi. Üstelik bu intikamı en az benim kadar istiyordu. harry onun kardeşi gibiydi ve her ne kadar duygularını belli etmese de, içten içe parçalandığını biliyordum. O yüzden onunda elinden intikam isteğini alamazdım.

Gangsta Zone/hsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin