-FLASBACKGenç kız o gece hiç uyumamıştı, acısı içine sığmıyordu elinde olsa şuracıkta alırdı kendi canını. Ama ileriyi düşünüyordu bu böyle bitmezdi, bitemezdi. Sahi kabullenmek bu kadar zor muydu? Hangi ara bu kadar güçsüz kalmıştı. Sağlıklı düşünmeye çalışıyordu aklıyla mı yoksa kalbiyle mi hareket edecekti tam olarak kestiremiyordu, tek bildiği azıcıkta olsa seviyordu düşüncesi yok olup gitmişti.
Artık emindi Melikşah onu sevmemişti ardından hemen atladı iç sesi 'ama söz vermişti?' iç sesi haklıydı, ne kadar kabullenmek istemese de söz vermişti sadece söz değildi sözler, yeminler vermişti.
Melikşah onun 17 yaşıydı çocukluğunu öldürmek zorunda bırakılmıştı. Sevdiği adam tarafından.
Baştan sona bütün yaşadıkları göz önüne geldi genç kızın ağlamaktan kızarmış ve şişmiş gözleri tekrar dolmuştu, o kadar yorulmuştu ki artık ağlamaya bile hali kalmamıştı, ama yine de o günleri hatırlayınca hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı Efsa. Yatağın içinde kıvranışlarını kim görse içi acırdı. Haketmiyordu belki çocuktu o kadar da güzel değildi ama çok iyi bir kızdı. Yüreğinin büyüklüğü sevdiği adama yetmemiş kıymeti bilinmemişti. Elini yumruk yapıp sol göğsüne defalarca vurdu sanki acısı dinecekmiş gibi ilk tanışmaları acıdan bir haber günleri dün gibiydi..
2012
Genç kız okuldan çıktıktan sonra eve gidiyordu, her zaman yürüyerek gitmeyi tercih ederdi yürümek ona iyi geliyordu, yaşı küçüktü evet ama arkadaşlarına ve kendi yaşıtlarına göre daha olgundu. Kocaman bir yüreği vardı onun. Ailesi onu önemsemezdi kendi sorunlarından Efsa ile hiç ilgilenmezlerdi. Yinede onlar Efsa'nın canıydı severdi ailesini ama ailesi Efsa'ya nasıl ilgisiz davranıyorsa o da aynı şekilde davranıyordu. İçlerinden birine bir şey olsa şüphesiz ki ilk koşacak kişi Efsa'ydı.
Eve vardığı an kavga seslerini duymaya başladı. Genç kız "Her zaman ki gibi" diye içinden söylendi. Kimsenin yüzüne dahi bakmak istemediği için koşar adım odasına çıktı ve kapıyı kilitledi. Üzerini değiştirip yatağına uzandı, bir an hoca ödev vermiş miydi diye sorguladı kendini olmadığı aklına gelince hafif bir gülümseme oluştu yüzünde. İnek bir kız değildi ama tembel de değildi, kendi halindeydi.
Eline telefonunu alıp biraz bakınmak istedi, çevrimiçi internet sitesine girdiğinde bir resim gördü tanımadığı birisi paylaşmıştı resimde Cem Adrian vardı ve Efsa bu adamı çok severek dinlerdi, yorumları okumak istedi. Çoğu kişi yorumlarında beğendiklerini yazıyordu. Yorumları tek tek okurken bir profil gözüne çarptı 'Melikşah Eginsoy'.
O kadar kişi arasında bir tek bu profil gözüne çarpmıştı çünkü genç adamın kendine ait olan resmi göz alıcıydı. Mavinin en güzel tonunda ki gözleri ve sarı kumral karışımı mükemmel saçları vardı. İlk defa bir erkeği bu kadar çok beğenmişti yaşı küçüktü zaten öyle çok kişiyi tanımazdı. Bir an içinde ki ses 'Sende yorum yap belki seni fark eder' diye usulca fısıldadı. Öyle de oldu herkesten biraz daha farklı bir yorum yaptı, çok hoş şeyler yazmıştı. Beklemeye başladı genç kız, acaba fark edecek miydi?
Aradan 10-15 dakika geçti, Efsa umudunu kaybediyordu kendi ekleyebilirdi evet ama genç adam "Neden ekledin?" diye sorduğunda verecek cevabı yoktu, "Çok hoşuma gittiniz beni size doğru çeken bişey var" diyemezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MESAFE'M
Teen FictionMESAFELER AŞKA ENGEL OLMAMALI DİYORDU GENÇ KADIN, O YEMİNLERİNİ TUTACAKTI. PEKİ YA GENÇ ADAM VERDİĞİ YEMİNLERİ UNUTACAK MIYDI? "Sanki seni çok eskiden tanıyorum." Ağır ağır başını salladı, "O yüzden şu anda birlikteyiz." Her insanı korkutacak bakışl...