Kaçış

118 5 0
                                    

141. GÜN

Gün geçtikçe bu iğrenç yerde yaşamak daha da zorlaşıyordu. Günde sadece bir konserve yediğimiz yetmezmiş gibi bir de asit yağmurları başlamıştı. Bu yağmurlar öldürücü yağmurlar bundan korunmak için çadırın üstüne gemiden kalan demirleri koyduk ama Allison demirleri taşımamıza yardım ederken kül olmuştu. Burada insanlar azaldıkça erzak sorunu daha da hafifliyor gibi görünüyor fakat her hafta ya da her gün insanları, arkadaşlarımı kaybetmek yalnız kalma korkumu güçlendiriyordu. Burada en son istediğim şey yalnız kalmak.

Ertesi gün her zamankinden daha şiddetli asit yağmuru yağıyordu. Yağmur çadırımıza zarar vermiyordu çünkü önlemlerimizi almıştık. Fakat yağmurun bir damlası bile tenimize değerse tenimiz şişiyordu ve o şişik patlıyordu. Bunu Tyler'da görmüştüm. Asit yağmuru genelde gece yağıyordu ve yağdığında yaratıklar bizi ziyarete gelmiyordu.

149. GÜN

Erzağımız neredeyse tükenmişti ve hava sakin olduğu için oksijen maskelerimizi takıp binanın enkazına gidip yiyecek bulmaya karar verdik. 5 kişiydik ve olabildiğince hızlı davranmamız gerekiyordu çünkü her an yaratıklar yanımıza gelebilirdi. Yanımıza sadece işaret fişekleri alarak enkaza doğru gittik. Ben Aurora ve Ben'i yanıma almıştım. Max ile Dilemma da beraber hareket ediyordu. 

Benjamin, Aurora ve ben konserveleri toplarken birisi işaret fişeğini yaktı. Konserveleri bırakıp koşa koşa gittiğimizde Dilemma paramparça olmuş, Max de yaratıklarla boğuşuyordu. Fişeği alıp yaratıkların üzerine fırlattım. Yaratıkların yarısı kül olmuştu. Geri kalanlar da can çekişiyordu. Max ölmüştü. Çadıra koşarken ileride devasa şimşeklerin çaktığını gördüm. Bu şimşekleri ilk kez görüyordum. Çok ilerlemeden şimşekler bize yaklaştı ve birisi önümüze düştü ve hepimiz bir yere savrularak yaralandık. Aurora'nın daha önce yaralanan omzundan sürekli kan akıyordu. Ben'in bacağı kopmuştu. Ben ise hareket edemiyordum...

KOLONI PROJESIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin