16. Bölüm - Dünya

978 32 2
                                    

"Nefes.. Nefesim hadi kalk.." Nefes Tahir'in sesiyle irkilmiş, bebeklerin beşiklerine bakarken konuşmaya çalışıyordu; "Noldu Tahir? Bebekler mi uyandı? Hani nerdeler yoklar." Tahir nefesin bu hallerine gülerken nefes Tahir'in yüzünde ki sırıtışa karşılık verdi; "Ya Tahir ne gülüyosun?"
"Nefes bebekler iyi babanesi götürdü aşağıya, sağdığin sütü veriyo, yiğiti de ben okula götürdüm. E ama sen hala uyanacan ." Dedi gülerken. Nefes de gülüp yavrularının iyi oluşundan derin bir oh çekti.
"E hadi kalk süprizim var sana."
"Tahir az daha uyusam? Çok az. Gece uyutmadılar, uyuyamadım." Nefes esnerken birden tahire dikti gözlerini; "süpriz mi?"
Tahir kafasını sallayınca nefes hemen hazırlanmaya başladı.. Nefes hazırlanırken tahiri de çenesine mahrum ediyordu.

***

"Tahir neresi burası?"
"Burası.. bizim yeni evimiz.." Dedi Tahir, nefesle oldukça büyük evin önünde dururken.
"Nasıl yani.."
"Ne nasıl nefes, çocukları alıp buraya taşınacağız işte." Nefesin parıldayan gözleri tahire yöneldi.. fidan gibi olan kollarıyla kocaman çınarı sardı. Tahir nefesin elini tutup evi dolaştırmaya başladı. Evi gezindikten sonra, Tahir Murat'ı arayıp yiğiti okuldan almasını söyledikten sonra çarşıya doğru yol aldılar.
Multiyi açın

Bir bir oldukça büyük olan avm'yi geziyorlardı. Mobilya dükkanından, mutfak eşyalarına.. banyosundan, çocuk odasına kadar herşeyi hallettikten sonra, halıları da alıp avm'den ayrıldılar. Çarşıda biraz daha oyalandıktan sonra eve vardıklarında mobilyalar çoktan gelmişti. Bir bir hepsini döşemeye başladılar, kahkaha eşliğinde. Yeni bir evin, hatta yeni bir hayatın başlangıcıydı bu.. Tahir yerleştirdikleri koltuğun üzerine attı kendini. Nefes de sıcak çikolataları alıp Tahir'in yanına oturdu. Biraz dinlendikten sonra, Umut ve Dünyanın odasını hazırlamak için yukarı çıktılar. Tek tek uğraşıyorlar, odayı en güzel şekilde hazırlayabilmek için ellerinden geleni yapıyorlardı. Yiğit'in odasına da son kez göz gezdirdikten sonra Kaleli konağa gidip evlatlarını almak için yola koyuldular.

***

"Annem.."
"Anne.. siz nerdesiniz sabahtan beri.. kardeşlerimle ben sizi çok özledik.. hem söz vermiştin, parka gidecektik bugün."
Tahir; "Aslanım.. annenle sana bi süprizimiz var.. onları hallettik da!" Dedi Tahir, yiğit'in başından öperken. Yiğitin gözleri birden parlayınca daha fazla bekletmemek adına konaktakilerle vedalaşıp, kendilerine has olan evlerine doğru yol aldılar. Dünya hiç durmuyor sürekli ağlıyordu. Umut ona nazaran biraz daha uslu duruyordu. Tahir arabayı durdurup; "Bi hastaneye mi gitsek?" Dedi. Nefes çocuklara bakıp normal olduğunu hissettiği için; "Sabahtan beri emzirmedim, ondan yapıyordur. Daha fazla ağlarlarsa gideriz." Dedi. Eve vardıklarında yiğit heyecanla oldukça büyük olan eve gezdirdi gözlerini. "Baba.. burda mı yaşıycaz artık?" Dedi en masum sesiyle. Tahir; "Aynen öyle aslanım. Hem burda ki odan daha büyük." Dedi. Yiğit; "Heyyyooo yaşasııın." Diyerek Tahir'in kucağına atladı. Tahir ve yiğit içeri girerken Nefes de minicik olan Umut ve Dünyayı kollarıyla sarıp içer geçti.

***

Nefes ikizleri yatırdıktan sonra yiğitin odasına geçip, Yiğit'e masal anlatan Tahiri izliyordu. Artık gerçek aileydiler. Gerçekten, sevgi ve huzurun tam anlamıyla bulunduğu bir aile. Yanlarına varıp yiğitin alnını öpütkten sonra Tahir'in elini tutup odadan çıkmaları gerektiğini belli edercesine sürükledi. Tahir Yiğit'in üzerini iyice örtüp nefesin arkasından mutfağa doğru ilerledi. Tahir; "Noldu nefes?"
Nefes; "Tahir.. hiç bişey demeden Konak'tan öylece ayrıldık ya.. bana biraz dert oldu.." Dedi. Tahir iki ellerini nefesin yüzüne koyduktan sonra derin nefes alıp konuştu. "Nefes'im.. merak etme.. onlarla konuştum ben.. hem yarına kahvaltıya da çağırdım, ilk misafirlerimiz olurlar ha?" Dedi. Nefes tebessüm edip tahire sıkıca sarıldı. Mutfakta ki cam kapıdan dışarıyı seyrederken, aynı zamanda yağan yağmurun sesiyle huzur buluyorlardı.

***

"Tahir hadi kalk artık.. Asiye ablam aradı gelirler birazdan." Nefes aşağı mutfaktan tahire sesleniyordu. Merdivenlerden inen tahiri görünce gülümsedi.
"Geldum nefes geldum ." Demekle yetindi uyku mahurluğu olan Tahir. Nefes kocasının yanağına bir öpücük kondurduktan sonra, Tahir'in masada ki börekten bir parça almasıyla öptüğü yere vurması bir oldu. "Severim de döverim de diyisın."
"Aynen öyle diyirım. Misafirler gelmeden.. çok ayıp Tahir." Dedi. Nefes bardakları masaya yerleştirirken. Kapının çalmasıyla nefesin koşup açması bir oldu. Kaleli ailesi bir bir içeri girerken gelinler mutfağa, saniye hanım ve Kaleli erkekleri de masaya geçiyorlardı. Asiye nefes ve berrak çayları servisleri hazır ettikten sonra hep birlikte ağız tadıyla kahvaltılarını etmeye başladılar.
"Mirza ağlay ben bi bakayım." Dedi Asiye tam masadan kalkacakken. Nefes Asiye'yi tutup; "Ben de bizimkilere bakacaktım otur ablacım sen, ben bakarım." Dedi. Nefes, salonda ki pusetler de ki olan bebeklere baktı.. umut ve mirza iyi anlaşacak gibi duruyordu. Dünya.. en son dünyaya gelince gözleri kapalı hareketsiz olduğunu fark etti nefes. Kucağına alıp; "Annem.." Dedi. Neden sürekli uyuyordu bu çocuk? Nefes titreyen sesiyle tekrar konuştu dünyayı kucağına alıp; "Dünya'm hadi aç gözlerini bitanem.. hadi bebeğim.." diyordu. Ne ses var ne nefes.. "Dünya..! Nefes al bebeğim.. Dünya aç gözlerini annecim korkuyorum.. Dünyaaam!" Nefesin sesine bütün herkes gelmiş ne olup bittiğini anlayamamışlardı. Tahir; "N-nefes.. n'oluyo? Neden bağırıyosun?" Nefes ağlarken, zar zor nefes alırken konuşmaya çalıştı.; "Dünya.. uyanmıyo.. nefes almıyo Tahir.."
Saniye hanim birden nefesin elinde ki bebeği alıp ters çevirdi ve ayaklarından tutup salladı. Bir kaç saniyenin ardından dünyanın ağlama sesi gelince nefes, sanki eksi derecelere düşmüş olup da donmuş olan göz yaşlarını bir bir akıtıp yere çöktü. Tahir de onunla birlikte. "Çok korktum.. ona birşey olacak diye çok korktum."
Tahir sıkıca nefesi sararken, Asiye ve berrak da nefese teselli verircesine omuzundan sıvazlıyorlardı. Tahir; "Şşş geçti.. bak geçti.. dünya iyi.. şimdi bir de doktora gideriz.. gerekli ne varsa yaparız.. kızımız iyi, kızımız iyi olacak nefesim ağlama kurban olayım.." Dedi. Saniye hanım bebeği nefese uzatırken; "Tahir de böyle olduydu. Ne olduğunu anlamadan ben da sen gibi kalakaldımdı. Benim gaynana da ha böyle yapıp ağlattıydı bebeği. Korkma gelin Kızım bişey yoktur Allah'ın izniyle." Dedi. Nefes derin bir nefes alıp dünyayı kucağına alıp öpüp kokladı. Dünyasız kalmak.. nefessiz kalmaktan zormuş onu anladı..

-Bölüm sonu

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 15, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

"Nefesim Olur Musun?" Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin