ÖRGÜLÜ

Bölüm 21

selam arkadaşlar lütfen vote ve yorumlarınızla destek olmaya,

kitabımı okuma listenize ekleyerek de daha çok insanla buluşmam da bana yardım edin.

herkese keyifli okumalar...

Misafirlerimizi yolladıktan sonra, kendimi odama atıp hemen üzerimi değiştirdim ve sigaramı alıp balkona çıktım. İki saate kadar dayımlar gelecekti ve benim annemin suratını düzeltmem lazımdı. Yaklaşık yarım saattir, yüzüme bile bakmadan ortalığı toplayıp duruyor. Bana denk gelen görümce de ancak bu kadar olur zaten. Bir insan nasıl bu kadar patavatsız olur anlamadım ki? Böyle kaçmakla olmaz en iyisi yüzleşmek. Kalkıp oturma odasına annemin yanına gittim. Kanepede oturmuş, televizyona bakınıyordu. Hemen karşısına geçip;

"Anne." Dedim. Ama yüzüme bile bakmadı.

"Anne."

"Ne var?" eyvah adımı bile söylemiyor. Hemen yanaştım dizlerinin dibine;

"Anne abartmıyor musun birazcık? Kadın patavatsızın teki işte, bak annesi bile söyledi."

"Bana ne o kızdan Leyla. Sen nasıl söylemezsin Bekir'in bu kadar rahat bir adam olduğunu? Adam eski karısı ile kaç sene aynı evde yaşamış, yetmemiş kız hamile kaldı diye evlenmiş, üstelik ailesine haber vermeden."

"Ama anne Bekir..."

"Sus Leyla hiç konuşma, bu kadar rahat adam, senden neler bekliyor kim bilir? Adam alışmış tabi rahat rahat takılmaya, şimdi sana rahat verir mi? Hadi verdi diyelim ben senin böyle bir adamla uzun uzun nişanlı kalmana müsaade edemem. Bir şeytana uysanız ne yapacağız? Ay rezil oluruz rezil."

"Anne hiç mi kızını tanımadın sen? Ben sınırlarımı aşmam sen merak etme. Hem Bekir rahat olabilir ama bana çok değer veriyor anne, gerçekten. Hem annesi demedi mi, ona kalsa bir haftaya düğün istiyor diye. Adamın niyeti başka olsa koşa koşa evlenmek ister mi?"

"Tamam işte bir aya kalmaz düğün var Leyla Hanım. Hazırla kendini."

"Ama anne bari yaz sonuna kadar bekleseydik, ben Bekir'i razı edemiyorum. Sen ara annesini vazgeçtim de ne olur? Yaz sonu olsun düğün de. Hem sınavlarda belli olur o zamana kadar."

"Olmaz efendim, son sözümü söyledim Leyla, daha fazla uzatma artık. Bir kere içime şüphe düştü zaten. Hem atamaların ne zaman olacağı bile belli değil, kaldı ki senin kazanacağın da şüpheli, sanki doğru dürüst çalıştın da."

"Of anne yapma böyle."

"Kız oflama bana vallahi yersin terliği, son sözümü söyledim. Kalk yemek sofrasını kur dayınlar eli kulağında gelirler. Dua et dayının kulağına gitmesin bunlar."

Bir tarafıma baka baka gerisin geri mutfağa gidip hazırlıklara başladım dayımlar için. Her şey Bekir efendinin istediğine göre yoluna giriyordu. Adam bildiğin ballı yahu. Yoksa bu kızı da o mu tembihledi? Yok canım yapmaz Bekir'im öyle şey.

Akşam saati önce Hasan geldi, daha sonrada sonunda Mehmet dayım ve Gülsüm yengem geldi. Ama asıl sürpriz Yavuz ve Selim abimin gelmesiydi. Onları görür görmez çığlık çığlığa üstlerine atladım.

"İnanmıyorum hani gelemiyordunuz siz?"

Yavuz ve Selim abim tek yumurta ikizleri ve yengemin tabiri ile evde kalmışlar. İkisi de bir seksen boyunda esmer ve otuz yaşında. Çanakkale'de spor salonları var işlettikleri. Onlarda beni görünce kollarını açıp sırayla sarıldılar.