GERÇEKTEN SEVİYORSAN "Kendinden Geçeceksin"

Evleneceğin Adamı Tanımıyorsun..#35

 

Yeni kapak için caddy çok teşekkür ederim :)

(medyadan son denediği gelinlikleri görebilirsiniz)

Gözlerimi sımsıkı kapatıp olanları unutmayı diliyordum herşeyin düzelmesini.doğukanın kollarından çıktım ve merdivenlerden el ele aşşağı kata indik. defne yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirirken ona doğru koştum ve boynuna atladım doğukan arkadan "bir hafta içinde evleniyoruz " dediğinde kalakaldım hızla gözlerine baktığımda gülümsemesiyle karışık meydan okuma vardı ses tonunda " o kadar çabuk demedim" dedim gelip kolunu omzuma attı ve saçımı öpüp "beklemeye gerek yok" diye cevap verdi..

defne ve okan gittiğinde doğukan benimle kalmak istedi ve birlikte film izlemeye karar verdik aslında izlemiyor sadece boş boş bakıp düşünüyordum doğukan bunu farketmiş olmalı ki çenemden tutup gözlerime bakarak "iyi misin?" diye sordu başımı olumlu anlamda sallayıp "sadece bunu daha güzel yapacak birşey yok. unutturacak birşey yok. herşey düzelsin güzel olsun istiyorum" dedim tek tek seçerek cümleleri. güven vermek ister gibi belimden sardığı kolunu daha da sıkarak "herşey güzel olacak. söz veriyorum" dedi. başımı göğsüne yasladığımda günlerdir hatta haflardır hissetmedim güven ve huzuru hissettim. ağırlaşan göz kapaklarımı daha fazla tutmadan kendimi uykuya bıraktım.. 

sabah uyandığımda kendimi koltukta doğukanın üzerinde yatarken buldum bir süre yüzüne bakıp tekrar kafamı kalbinin üzerine koydum kalp atışlarını dinlemeye başladım bir anda kolları beni sarınca ürkmemek elde değildi.  gözleri hala kapalıydı ama dudakları yukarı doğru kıvrılmıştı uzanıp yanağına öpücük kondurdum ve kalkmak için yeltendim ama nafile beni altına alıp yüzümü incelemeye başladı.. burnuma dokunup kalkarken "birşeyler ye gelinlik bakmaya gideceğiz" diyerek tamamen üzerimden kalktı ve banyoya girdi, arkasında hızla kalkıp bende banyoya girdim ve "nasıl yani, bugün mü?" dedim yüzünü yıkarken olumlu anlamda birşeyler geveleyince "ama bu kadar erken nasıl olur, ayrıca bir hafta demi..." cümlemi tamamlayamadan gözlerime baktı ve "ne farkeder? bir hafta da yetmeyecek. o yüzden beklemeyeceğiz. hadi" dedi ve banyodan çıktı. şaşkın şaşkın aynada kendime bakarken hala kendime gelemediğimi farkettim. soğuk suyla yüzümü yıkayıp tekrar salona girdim doğukanı bulamayınca mutfağa gittim doğukan dolaptaki sandviçleri çıkarmış yanına meyve suyu dolduruyordu. direk konuya girmek için lafı dolandırmadan "seninle gidemem gelinlik almaya defneyi ararım birazdan." dedim. aniden gözlerini gözlerime  dikip keskin bir şekilde "olmaz." dedi bunun üzerine açıkcası karşı çıkamadım çünkü sesi kesin çıkmıştı meyve suyu bardağımı alıp sandalyeye oturduğumda "defne..." daha ne diyeceğimi dinlemeden "bak eğer istiyorsan defne de gelir, üçümüz gideriz." dedi gözlerimi devirip "olmaz" dedim. "tamam o zaman defne gelmiyor" dediğinde bir kez daha göz devirmemek için kendimi zor tuttum bir yudum aldığım bardağımı masaya bırakırken "defne gelecek ve sen kendine başka bir yerde damatlık bakacaksın. bizde gelinlik" dedim ve cevap vermesine fırsat bırakmadan masadan kalkıp odama çıktım hızla hazırlanıp saçlarımı at kuyruğu yaptım ve aşşağıya indim doğukanın yanına gittiğimde salonda öylece oturuyordu. yanına oturduğumda "ayrıca nikahımda sakallı damat istemiyorum" dedim elimi sakalına sürterken, gülümsediğinde "hoşuma gitmiyor değil böyle gayet hoş ama nikahta olmaz." dedim "düğün"dediğinde şaşkınlıkla ona baktım "düğün yağmur. bunu istediğini biliyorum ve olacak" dediğinde burnum sızlamaya başlamıştı bile "olmaz" derken sert çıkmıştı sesim aslında bundan neden vazgeçtiğimi ben bile bilmiyorum,emin değilim..  aniden koltuktan kalkıp "gidelim" dedim ve kapıya yöneldim. ayakkabılarımı giydiğimde doğukan yanındaki askıdan hırkamı çıkarıp bana uzattı "üşüyeceksin" dediğinde göz devirip elime aldım ama giymedim evden çıktığımızda ne kadar haklı olduğunu anladım artık kış gelmişti ve hava buz gibi olmasa da soğuktu. hızla arabaya ilerleyip ön koltuğa oturduğumda aklıma -o- gün gelmişti beynime serkanla konuşmalarımız süzülmeye başladığında doğukanın arabaya binmesiyle düşüncelerimden sıyrıldım. "iyi misin?" dediğinde başımı olumlu anlamda salladım ve kemerimi bağladım. yolda defneyi arayıp durumu anlattım kısaca ve gelmesini rica ettim..