[24]

208 32 54
                                    

Yerim, hafif önünden yürüyen TaeYang'a biraz daha sokulduğunda dönüp yanındaki Jungkook'a baktı. Genç oğlan kafasındaki kapşonlusunun şapkasını ağzına kadar çekmiş, omuzlarını düşürmüş tedirgin bir şekilde yürüyordu.

Şapkasından yarısını görebildiği gözlerine baktığında Jungkook yerdeki bakışlarını kaldırıp gözlerinin buluşmasını sağladı.

Jungkook korku dolu gözlerle Yerim'in en derinlerine bakarken genç kız sanki bunu anlamış gibi dudaklarını oynattı.

"İyi olacağız, güven bana."

Jungkook genç kızın dudaklarını okuyup bakışlarını yeniden gözlerine çıkardığında kulaklarına duymak istediği en son ses doldu.

"Vay vay vay! Kimleri görüyoruz!"

Kafasını kaldırmadan bakışlarını önlerinde duran Taeil'e çevirdi. Namı diğer Irene'nin köpeği olan Taeil.

Karşısındaki oğlan aşağılar gözlerle Yerim ve Jungkook'u süzerek sözlerine devam etti. "Ne o yeni elemanlarmı getirdiniz bize? Yaa ne kadarda düşünceliler görüyor musun Irene?"

"Görmez miyim Taeil!"

Bir anda karşılarında beliren Irene ile Yerim hafifçe gerilerken TaeYang ve diğerlerinin kaşları çatıldı.

"Şu Irene denen şıllık sen misin?"

Joy kendinden beklenmedik bir şekilde ağzını bozarken TaeYang ve Daesung şaşırmadan Irene'nin sesi yankılandı etrafta. "Şıllık ha? Kimsin de bu şekilde konuşuyorsun benimle!"

Kendine diklenen Irene hafifçe gülümseyen Joy elini kaldırıp genç kıza uzattı. "Park Joy. Pek memnun olamadım."

Hafif alayla sırıtıp karşısında sinir küpüne dönen Irene'ye baktığında, Taeil sinirle Joy'un üzerine yürüdü.

"Düzgü-"

"Hop hop hop! Kimin üzerine yürüyorsun sen!" TaeYang elini Taeil'in göğsüne koyup hafifçe ittiğinde çoktan en öne geçip iki salağın karşısında dikilmişti.

"Kime çattığınıza dikkat edin!"

Taeil öfkeyle TaeYang'a bağırdığında büyük olan suratını buruşturdu. "Asıl siz dikkat edin! Ne bu çocukların hali!" Arkalarındaki Jungkook ve Yerim'i gösterip hiddetle bağırdı. "Cevap verin lan!!"

Irene kendini cevap vermeye hazırlarken, Mark ondan önce davrandı. "Bakıyorum da bazılarına yediği dayaklar yetmemiş." Mark Irene'ın sağına geçip devam etti. "Bize söyleseydin biz sizi tatmin edecek kadar zarar verirdik zaten. Uzatmaya ne gerek vardı? Ha Yerim?"

Yerim TaeYang'ın yanına geçip alay edercesine sırıttı. "Cidden senden korktuğumuzu mu düşünüyorsun Mark?" Yerim hafif gülerek, "Bu kadar mı salaksın?" dedi.

Mark kaşlarını sinirle çatarak direk olarak Yerim'e bakıyordu. "O yüzden mi adam getirdin Yerim? Korkmadığın oldukça belli oluyor." Yerim bakışlarını direk TaeHyung'a çevirdi. Onun böyle davranması Yerim'in hâlâ canını sıkıyordu.

"Belki de daha büyük bir oyun oynuyordur?" TaeYang Joy'a işaret yaparak devam etti. "Sizin olmayan zafer biraz kısa sürecek galiba."

DaeSung yanında getirdiği laptop'ı çantasından çıkartarak, bağdaş kurup yere oturdu. Ekranın açılmasını beklerken, Joy'un ona uzattığı Flash'ı yerine yerleştiriyordu. Joy, DaeSung'un yanına çökerek bir şeyler yapmaya başladı.

Yerim ve JungKook anlamayan bakışlarla onları izlerken, TaeYang söze girdi. "Düşündük ki Yerim ve JungKook buradan gidince okula yeni bir ezik gerekecek. Sonra size yardımcı olmak adına şimdi okulun bütün cihazlarında bir video yayımlayacağız."

JungRi//Texting✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin