-Geri adım atmadan önce kılıcın sapının bel hizanızda olduğundan emin olun.Kılıcı fazla sıkmayın ki bileğiniz yorulmasın.
General Ortla, teğmenlerin acemi köylülere verdiği eğitimi kışla balkonundan izliyordu.1 haftada beklediğinden daha fazla ilerleme kaydetmişlerdi.Şaşkındı ama gururluydu.Gün batımına doğru eğitim sonlandırılmak üzereyken kışlanın dış kapısı açıldı ve Hektor içeri girdi.Balkona baktı ve el salladı. Ortla onu görünce bulunduğu yerden kalktı ve aşağıya indi.
-Hoş geldin Hektor.
-Hoş buldum.Kral kışladaki durum hakkında bilgi almak istiyor.
-Gidişat şuan için iyi. Tabi ki daha çok zamanımız var.Neden sordu biliyor musun?
Hektor, bu sorunun sorulmasını istemiyormuş gibiydi. Ancak cevapsız'da bırakmak istemedi.Derin bir iç çekti ve devam etti;
-Kral, Hergovalyon'daki kasabalardan paralı asker tutmak için bugün yola çıkacak.2 haftaya döner ve döndüğü zaman Ark ordusunun hazır olmasını istiyor.
Ortla şaşırmıştı Hergovalyon uzak diyarlardaki elf bölgesiydi.
-Kralı sorgulamak bana düşmez ancak neden elflere güvenmeyi seçecek anlamıyorum.
-Başka şansı olduğunu sanmıyorum.Yunanistan zaten karışık.Civar köy ve kasabaların hepsi asi kamplarını destekliyor. Atina bile Serbianı karşısına almak istemezken küçük devletler görüşme bile yapmak istemiyorlar.
-Ancak bu köylüleri 2 haftada asker yapamam.
-Elinden gelenin en iyisine mecburuz Ortla.
Bu sırada Polonius saraydaki hazırlıklarını tamamlamış,en iyi askerlerinden 50 tanesini'de yanına alarak yola çıkmaya hazırlanıyordu.Ailesiyle biraz zaman geçirdikten sonra yola çıkmaya hazırdı.Saraydan çıkarken Artemis büyük kapının önünde onu bekliyordu.
-Demek elf paralı askerler.
-Son zamanlarda daha az alçak olduklarını duydum.Hem elimde ki en iyi seçenekte bu.
-Polonius,seni severim bilirsin.Senden ricam sana söylediklerimi tekrar düşünmen.En azından Serbian ile bir görüşme yapsan?
Polonius, Artemis'in gözlerinin içerisine baktı ve hiç bir şey söylemeden sadece ona sarılarak atına doğru ilerledi.Bu cevap Artemis'e yetmişti.
-Bütün hazırlıklar tamam mı teğmen?
-Evet kralım.Askerler,hazine ve gerekli erzak hazır.Emrinizi bekliyoruz.
Artemis ve Victorya da sarayın bahçesindeki avluya geçti.Giderken Poloniusu izliyorlardı.Kral,orduyu harekete geçirmeden önce,bilenmiş kılıcını kılıfından çekti ve havaya kaldırdı.Askerlerine ve orada onların gidişini seyretmeye gelen halkına seslendi.
-Atina ve Ark halkı dinleyin.Bana ve halkıma yapılmış bu hakaret için bir krala yakışmayacak bir biçimde paralı askerler ile anlaşmaya gidiyorum.Kralınız size rica ediyor,lütfen bana kızmayın.Bu ayıp bize yapılanın yanında hiçbir şey.Söyleyin!Babanızı,oğlunuzu ve niceleri katledenler ile masada mı uzlaşmalıydım!
Ark halkı Atinalıların arasından kendilerini belli ettiler.
-Hayır!Hayır!Hayır!
Polonius,avluda onu izlemekte olan Artemis'e dönerek devam etti.
-Unutmayın!Kalbi buz tutmuşlar için güneş bile soğuktur!
Atını çevirerek hali hazırda açık olan Atina kapısına doğru sürmeye başladı. Hektor'da kışladan atıyla dönmüş ve krala yetişmişti.Birlik elf diyarlarına doğru olan yolculuğuna başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asiler Ve Asiller
Fantasíaİki sınıf birbirine asla denk görülmemiştir. Belkide bu bir hataydı... Asil bir kral olan Polonius ve asi bir asker olan Mel,ortak kader uğruna neleri göze alabilirler? Sürükleyici bir fantastik maceraya hazır olun! Hikaye gidişatı:Bir asi bir asil...