Be a Girl.

BAG*New School.

Selam kücük psikopatlarım :D Nasılsınız? Valla ben cok iyiyim. Aklıma bir kurgu geldi yeni bir hikayeye baslamayı düsünüyorum. Henüz yayınlamadım ama yayınladığımda size söylerim. Bir baksanız hic fena olmaz yani :D

Neyse biz hikayeye geri dönelim. Size iyi okumalar. Yine uzun -hatta cok fazla uzun- bir bölüm oldu yorumlarınızı cok görmeyin bana. Hayatımda ilk defa bu kadar uzun bolum yazıyorum kiyamet kopacak hwnkemkkr  Sizi seviyorum.

Lütfen su yıldız seysine bakıp oy verin genkdnd

1K olmusuz herkese tesekkurler

İyi okumalar psikopatlar.

¥

Planım su ana kadar gayet güzel bir sekilde ilerliyordu. Jay, arkadas grubuyla takılmamı pek sevinmis gibi görünmüyordu. Arkadaslarıyla konusup dururken o bana bakıp somurtmakla cok mesguldu. Galiba bu halim ona garip gelmisti. Destiny'nin yarattığı tarzdan cok uzak bir tarzdaydım su an.

Uzun, ucları kahverengi olan saclarımın aksine artık kısa siyah saclarım vardı. Mini, cicekli elbiseler yerine kotlar ve sortlar giyiyordum. Renkli makyajlardan cok koyu makyajları tercih ediyordum. Hem bir kız gibi görünüyordum hemde kendim gibiydim. Seksi olmanın yanı sıra artık vahsiydim de. Vahsi olmak gercekten daha güzel bir histi. Tatlı olmaktansa vahsi olmayı tercih ederdim zaten. Kim tatlı olmak isterdi ki? Ben olmadığım kesin.

Belki de Jay'in sasırması normaldi. Farklıydım. Ama farklı olmak güzeldi. Herkes bana bakıyordu. İlk baslarda bu rahatsız ediciydi ama artık alısmıstım. Nedense Jay'in bakıslarına hala alısamamıstım. Bana gercekten tuhaf bir sekilde bakıyordu. Bu güzel birseydi, planımın ise yaradığını gösteriyordu.

Jay elindeki icki bardağını dudaklarını götürdü ve tek dikiste bitirdi. Tekrardan. Yaklasık 2 saattir Jay'in yurt odasında oturmus sohbet ediyorduk. Evet doğru, Jay'in yurt odasında. Yeni birsey öğrenmistim bugün. Jay meğersem Destiny'le kalmıyormus, o da bizim gibi bu yurtta kalıyormus.

"Pekala gencler, benden bugünlük bu kadar! Birazda yarına kalsın" dedi ve ayaklandı isminin Sam olduğunu öğrendiğim cocuk. Uzun bir boyu vardı o yüzden kalktığında kafamı kaldırarak bakmak zorunda kalmıstım. Sam ayağa kalktığında sendeledi ama dengesini hemen toparladı. Ellerini siyah saclarından gecirdi ve herkese bir göz gezdirdi. Gözleri benim gözlerimle bulustuğunda bana sarhosluğun etkisiyle göz kırptı ve gülümsedi.  Ona yarım yamalak bir gülümseme yolladım ve gözlerimi kacırdım.

Jay o kadar icmesine rağmen hic birsey icmemis gibi ayağa kalktı.

"Hadi millet bence bugünlük bu kadar yeter. Yani kısaca def olun!" dedi ve kendini yatağa attı.

Herkes Jay'in bu dediğinin üzerine gözlerini devirdi ve yerlerinden kıpırdamadılar. Galiba hepsi bugün burda kalıcaktı. Kimseye birsey demeden ayağa kalktım ve dısarı cıktım. Sam denen su uzun cocukda cümlesinden sonra yere yığılıp kalmıstı. Hepsi cok az icmesine rağmen sarhos olmuslardı. Galiba icki icmeye alısık değillerdi. Onların hicbirini umursamadan koridorda ilerlemeye devam ettim. Odama geldiğimde arka cebimden anahatarımı cıkarıp kapıyı actım.

Su an tek istediğim güzel bir uykuydu. Üzerimi değistirmeden kendimi yataklardan birine attım. kimim yatağı olduğu umrumda değildi. Zaten ickiden dolayı beynim bunu düsünemeyecek gibiydi. İcki icmeye bünyem alısık olduğu icin sarhos olmamıstım ama düsüncelerimin üzerine siyah bir örtü cekilmis gibiydi. Yani kısaca hic birsey umurumda değildi.

Kafam yumusak yastıkla temas ettiğinde gözlerim anında kapanmıstı ve kendimi buğulu bir uykunun icinde bulmustum.

*