Be a Girl.

BAG*The second enemy.

Sa psikopatlarim :D

Dogum gunumu kutlayan herkese tesekkur ederim :)

Bolumu elinden geldigince uzun yazdim umarim begenirsiniz

İyi okumalar

yorum ve oy pls

¥

Hatıralar beynimi mesgul ederken vücudumda soğuk titremeler olusuyordu. Onu yeniden görmek karmasık duygularla savasmaya zorluyordu. Kokusu, gülüsü, konusma sekli, sesi... Her seyi eskisi gibiydi. İnsanlar degisirdi aslında. Ben bile değisip bir kız gibi davranıyordum. İstemediğim hareketler sergiliyor, bana ait olmayan sözler söylüyordum. Hatta erkeklerden nefret eden ben, planım icin Jay'i kendime asık etmeye calısıyordum. Değismistim. Ama o, hala aynıydı. Tek değiskiliği saclarıydı. Kahverengi yerine sarı bukleleri vardı. O değismemisti ama yaslanmıstı. Beni bıraktığı zaman en fazla 22 yaslarındaydı. Aradan 13 sene gecmisti. Onu en son gördüğüm zamanın üzerinden 13 yıl gecmisti.Koskoca 13 yıl.

LANET OLSUN!

"Grace sen iyi misin?" diye sordu Ted bir elini omzuma koyarken. Bakıslarımı o'ndan cektim ve Ted'e döndüm.

"Ah, evet. İyiyim. Sadece bir tanıdığıma benzettim." dedim ve sahte bir sekilde güldüm.

"Bu abim Daren. " dedi ve abisini eliyle gösterdi. Ona gerizekalı gibi baktım. Sanki abisini eliyle göstermeseydi ben anlamayacaktım.

"Daren bu da Grace, sana bahsettiğim öğrencim. "

Sahte gülümsememi yüzümden silmeden Ted'in abisi Daren'ın elini sıktım. Adam en fazla 40 yaslarındaydı ama hâlâ yakısıklı sayılabilirdi.

"Memnun oldum Grace. Ted bana senden bahsetti." dedi Daren ve elini o'nun beline attı. Gözlerim belinde sabitlenen eline takılırken yüzümdeki gülümseme soldu.

O'na baktığımda bana gülümseyen gözlerle baktı. Ona öldürücü bakıslarımı yolladım. Babamdan baska birinin ona dokunmasına dayanamıyordum.

"Bende tanıstığıma memnun oldum Grace. Yukarı cıkana kadar Ted sürekli senden bahsetti." dedi gülerek. Elini uzattığında tıpkı Jay'le ilk tanıstığımda yaptığım gibi eline bir salak gibi baktım. O elini tam cekecekken yaptığımın cok kaba bir hareket olduğunu anladım ve hemen elini sıktım.

Hala yumusaktı. Ona dokunmak, sarılmak ve bir daha bırakmamak istiyordum. Onu özlemistim.

"Bende memnun oldum." dedim ve hala el sıkıstığımızı fark ettiğimde hemen bıraktım.

"Benim gitmem gerek. Size iyi eğlenceler." dedim.

Onların cevap vermesini beklemeden ordan uzaklastım ve yurtta ki oturma bölümüne hızla gectim.

Madem o mutluydu, bende mutlu olurdum. Madem o beni düsünmüyordu, bende onu düsünmezdim.

Oturma bölümüne mutlu bir sekilde geldiğimde -tekrar ediyorum, mutlu bir sekilde- Jay'lerin oturduğunu gördüm ve onların yanına gittim. Sonucta sonsuza kadar onlarla konusmadan duramazdım ya.

"Hey Grace! Yanıma gelsene!" Sam koltukta kayarak bana yer actı ve koltuğa eliyle 2 kere vurdu. Sabah sabah sarhos mu oldu bu?

Gösterdiği yere oturduğumda Jay'in delici bakıslarıyla resmen koltuğa gömülmüstüm.

Kimse gecen gece olanlardan bahsetmiyordu. Bu iyiydi.

"Jay, bebeğim."

Hepimiz gelen sesle kafamızı Jay'e cevirdik. Gördüğüm görüntüyü sindirmem birkac dakikamı almıstı. Hayır, sasırdığım sey bir kızın Jay'in dudaklarına yapısmıs olması değildi. Hadi ama, bu iğrenc! Asıl sasırdığım Jay'i öpen kızın dün kurtardığım kız olmasıydı. Saka mı bu? Hangi kameraya el sallıyoruz?

"İğrenc!" diye mıraldığımda Sam koluma vurdu. Ona baktığımda bana dudaklarını uzattı ve birkac kez öpücük yolladı. Ona güldüm ve dudaklarına vurdum. Gülümseyerek kısa saclarımı karıstırdığında tepkisiz bir sekilde bu cocukca hareketinin bitmesini bekledim. Sacımdaki elleri birden durdu.

"Aman Tanrım!" dedi dehset icinde.

Ne, kepek mi var?

"Sacını karıstırdığımda bağırmayan tek kızsın" dediğinde sırtımı koluna yasladım.

"Senin bildiğin kızlardan değilim ben." Ah, evet. Hep bunu söylemek istemisimdir.

"Sen!" Daha demin Jay'e bağıran kız bu sefer bana bağırıyordu.

"Selam" dedim ve elimi havaya kaldırarak havalı bir selam verdim. Ah Tanrım, cok havalıyım.

"Siz tanısıyor musunuz?" diye sordu Jay, kızı kolunun altına alırken.

"Dün hayatımı kurtaran o'ydu." dediğinde gözlerimi devirdim. Cocuk zaten sarhostu. Üflesen yere düserdi.

"Abartmaya gerek yok" dedim ve ayaklarımı koltuğun üzerine cektim. Suan Destiny'nin kuralları aklıma gelmisti ama kısaca... Umrumda değil.

"Bana bahsettiğin kız o mu?" diye sordu Jay. Saskınlığı 1 kilometre öteden bile belli oluyordu.

"Biri bizede olayı anlatabilir mi?" diye bağırdı Alli ortaya. Diğerleri de onaylayan sesler cıkarırken, onun deyimi ile 'hayatını kurtardığım' kız sanki cok önemli birsey anlatacakmıs gibi diklesti ve boğazını temizledi.