4. BÖLÜM 1. Part

2.1K 192 68
                                    


Pamuk parmaklar tuşlara gençlik. Oy ve yorumları unutmayın :)

Kapı açıldı. Yaşlıca bir kadın gülümseyerek bakıyordu üçüne.

"Hoş geldiniz."

Ahu hemen her şeyi unutmuştu şuanda. Acaba bu kadın mıydı benim annem diye düşünürken Demir'in:

"Hoş bulduk Ayşe abla" demesiyle beyin arşivine bir uğradı ve tarayıcıları Ayşe ismindeki şahsı evin hizmetkarı ile eşleştirince annesi olmadığını anladı.

Kadın içeri girmeleri için kapıyı iyice açtığında Serkan ve Demir girdiler içeri. Ama Ahu'da tereddüt söz konusuydu. Neticede hayatı boyunca ilk defa görüyordu bu evi. Her ne kadar içeridekiler onu bu evin parçası kabul etseler de yabancı hissedecekti kendini ki zaten öyleydi de.

Demir'in başıyla içeri girmesini işaret ettiğini görünce çekimser bir şekilde girdi içeri.  Ayşe Hanım, Ahu'ya dönüp:

"Açıkçası geleceğinizi sanmıyordum Emir Bey. Gelerek bizi çok mutlu ettiniz. Özellikle de dedenizi" dedi gülümseyerek.

İki adam da Ayşe Hanım'ın böyle konuşmasından Ahu'yu, Emir zannettiğini anlamışlardı. Bu da planlarının iyi işlediğini gösteriyordu. 

Haldun Bey gelip Ahu'ya "oğlum" diye sarıldı. Öyle çok aşırı duygu yüklü olmayan bu sarılma anı bitince genç kız diğerlerine baktı. Ayşe Hanım'ı zaten görmüştü. Babasıyla da tanışmıştı. Serkan yanına gelip fısıltılı biçimde:

"Annene sarılsana" dedi.

O da Serkan'a fısıltılı biçimde sordu.

"Hangisi annem?"

Demir konuşmalarını duyacak yakınlıktaydı. Henüz sekiz yaşında olan Derya'yı gösterip:

"O olamayacağına göre" dedi.

Genç kız, Derya'nın yanı başında duran ve kendisine sevgiyle bakan kadına çevirdi bakışlarını. Yüzüne yapmacık bir gülüş takıp, sesini de kalınlaştırarak:

"Anne" deyip yavaşça sarıldı kadına.

Oldukça soğuk bir sarılmaydı. Geri çekildiği vakit Serkan ve Demir yanına geldi.  Serkan mırıltılı ses tonuyla:

"Daha duygu yüklü sarılsana" dedi.

Ahu bunun üzerine Feride Hanım'a hızlıca gidip sarıldı.

"Anam benim! Anam! Canım anam! Garip anam! Çilekeş anam! Yıllarca yollarımı gözlemiş anam!"

Demir kolundan çekiştirerek onu annesinden uzaklaştırmaya çalıştı ama öyle bir vantuz gibi yapışmıştı ki annesine mümkün değildi ayırmak.  Demir:

"Bu kadar da abart demedik!"  Ahu:

"Karar verin ulan."

Biraz daha sarıldıktan sonra ayrıldı ondan. Feride Hanım ağlamamak için zor tutuyordu kendini.

"Hoş geldin oğlum" diyebildi sadece.

Daha fazla konuşmaya çalışsa hüngür hüngür ağlamaya başlardı. Bunun farkında olduğundan daha başka bir şey demedi.

Ahu karşısında duran küçük kıza baktı.

"Ay, ay, ay,"deyip kızın yanaklarını sıktı. "Evin bilgi denizi de buradaymış. Nasılsın Deniz'ciğim?"

Herkes şaşkınca ona bakıyordu. Serkan "dakika bir gol bir" dedi içinden. Demir durumu kurtarmak için gülümseyerek:

"Emir'ciğim. Benim Amerika'da kala kala hafızası ufalan kardeşim. O Deniz değil. Deniz'in kızı hani bizim yeğenimiz ya."

KARDEŞİM OLUR MUSUN? Watty2020Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin