9. BÖLÜM

1.4K 88 44
                                    


Sınavdan çıkan tüm arkadaşlarımıza geçmiş olsun. İnşAllah iyi yerleri kazanırsınız.

Bu bölüm size moral olarak gelsin :)

Bu bölüm ki sorumuz en nefret ettiğiniz karakter kim?

Oy ve yorumları unutmayın :))

Ahu kapının çalınmasıyla gazeteden kaldırdı başını.

"Ama ciddi bir iş yapıyorum şuanda ya."

Tekrar çalınca Ayşe Hanım'ın yokluğuna içerledi.

"Neyse sonra çözerim bulmacayı."

Koltuktan kalkarak ağır adımlarla kapıda aldı soluğu. Açtığında Derya ve onun yaşlarındaki Efe ile karşılaştı.  Derya:

"Merhaba küçük dayı."

"Merhaba küçük yeğen. Bitti mi okulunuz?"  Efe:

"Sonunda."   Derya:

"Maalesef."

Bir sevinen bir de üzülen iki çocuğa bakıp Derya'ya döndü.

"Derya'cığım ne güzel işte bak. Dinlenirsin tüm koca tatil boyunca."

"Ama ben dinlenmek istemiyorum. Okumak istiyorum okumak."

"Evladım ananla baban senin göbek bağını okula mı gömdüler acaba? Bu ne okuma aşkıdır böyle yahu?!"  Efe:

"Manyak işte."   Ahu:

"Öyle demeyelim de."  Derya:

"Bu hayatta okumak kadar güzel bir şey olamaz."

"Evet manyak."

İki çocuk içeri geçerken arkalarından baktı.

"Ispanak ve brokoli sevdiğini söylediğinde anormal olduğunu anlamalıydım." Peşlerinden içeri gittiğinde:

"Eee ne yapacaksınız bakalım" diye sordu.  Derya:

"Keman kursuna yazıldım. Okullar açılıncaya kadar kendimi böyle oyalayacağım. Yoksa bu üç ay geçmez." İki çocuk da yukarı çıktıklarında şaşkınca Derya'nın ardından:

"Bu kızı doktora götürmek lazım" dedi.

Koltuğa oturup bulmacaya baktı lakin hiç çözesi kalmamıştı. Yeniden koltuğa bırakıp dışarı çıktı biraz dolaşıp hava almak için.



2 saat sonra...

Demir kapının çalmasıyla gazeteden başını kaldırdı.

"Şurada gazetemle eğlenemeyecek miyim?"

Kapının tekrar çalmasıyla gazeteyi yanına bıraktı.

"Neyse ekonomiyi sonra okurum."

Kapıya yöneldi. Açmasıyla kaçıp koltuğa çıkması bir oldu.

"O ne öyle ya! At şu pis şeyi elinden!"

Ahu salonun ortasında, kucağındaki köpeği yere koyup gözlerini devirdi genç adama.

"Demir senin korkmadığın bir şey var mı merak ediyorum doğrusu."

"At o şeyi elinden."

"O şey dediğin şey bir canlı hatırlatırım. Hem" (gülümseyerek kucağındaki köpeğe baktı.) "ne kadar tatlı baksana. Şunun suratına bak. Şunun kulaklarına. Ay şunun tipine. Demir bu bizim olsun mu?"

KARDEŞİM OLUR MUSUN? Watty2020Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin