1. BÖLÜM

2.9K 262 433
                                    


Oy ve yorumları unutmayalım :)

Eveeeeeeeet şuraya bir kitaba başlama tarihinizi alalım bakalım :)


Kahvaltı masası son derece sessizdi. Sadece Fehmi Bey'in masaya vuran sağ orta ve işaret parmaklarının sesi duyuluyordu. Ve nihayet patladı.

"Ya nerede kaldı bu çocuk! Bilmiyor mu onu beklediğimizi?"  Derya:

"Dedeciğim, dayım her gün 08:00'da iner buraya."

Şu anki gerginlikte lafını esirgemeden bu ihtiyar adama rağmen konuşabilecek tek kişi işte bu 8 yaşındaki çocuktu. Ne Feride Hanım ne de Haldun Bey şuanda buna cesaret edemezdi.

Derya konuşmasına devam etti.

"Ne kadar dakik hatta saniyelik olduğunu bilirsiniz. İnmesine son on saniye kaldı. 10, 9, 8, 7, 6, 5, 4, 3, 2, 1."

Ve tam bir dediği anda Demir aşağı inmişti bile. Ama gayet soğuk ve rahattı. Ona kızgınca bakan o bir çift gözü umursamadan her zamanki yerine geçti ve:

"Herkese günaydın" dedi.  Derya:

"Gerilim başlıyor."   Fehmi Bey:

"Demir Beyefendi de nihayet teşrif ettiğine göre artık başlayabiliriz."  Demir:

"Kahvaltıya mı yoksa 'azara' mı?"

Fehmi Bey'in zaten olan siniri torunundan duyduğu bu lafla iki katına çıkmıştı.

"Edepsiz! Hem edepsiz hem de vicdansız! Hiç mi umursamıyorsun kardeşin elin ülkelerinde ne yapıyor ne ediyor diye?"

"Bu masada" (gözlerini masadakilerin üzerinde gezdirip yine dedesine çevirdi) "onu yeterince umursayanlar var zaten. En başta da siz. Malum o sizin göz bebeğiniz(!) Bir ben umursamamışım çok mu?"

Fehmi Bey tam bir şey söyleyecekken genç adam onu durdurdu.

"Ayrıca sizin onu umursadığınız kadar o sizi umursuyor mu acaba? Umursasaydı daha on altı yaşında amcamla beraber bu evden 'kaçarcasına' gidip Amerika'ya yerleşir miydi?"

Yaşlı adam sinirinden boğulacak gibiydi ki o sırada kapı çaldı. Derya saate baktı.

"Kesin Serkan abi geldi. Tam on beş saniye gecikti doğrusu."

Evin emektarı Ayşe Hanım kapıyı açtı. Gelen gerçekten de Serkan'dı.   Ayşe Hanım:

"Hoş geldiniz Serkan Bey."

"Hoş bulduk Ayşe abla."

Ceketini çıkarıp da Ayşe Hanım'a verirken salonu kokladı.

"Oooh, döktürmüşsün yine. Resmen o mis gibi omlet gel de beni ye diyor."

Yaşı elliye dayanmış kadın gülümseyerek

"Buyurun lütfen" deyip eliyle salonu gösterdi.

Serkan bu daveti asla reddedemezdi. Hemen içeri ve masada bulunanlara:

"Selam millet! Nasılsınız bakalım?"diye sordu.  Derya:

"Hoş geldin dostum. Tam zamanında geldin diyemem. Zira on beş saniye geciktin. Ama gerilimin tam ortasına düştüğünü söylemeliyim. Kılıçlar çekildi."

Genç adam karşısında 8 yaşında bir kız çocuğu değil de sanki 18'inde olgun biri duruyormuş gibi hissediyordu bazen.

"Seni çok bilmiş" diyerek yanağını sıktı kızın.

KARDEŞİM OLUR MUSUN? Watty2020Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin