Yazardan Başlangıç Notu:
Lütfen, Youtube'a Pepe Yüzmeyi Öğreniyora basıp ilk çıkanı dinleyin. İlerleyince anlayacaksınız. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Her ne kadar güzel bi bölüm veremesem de.
MULTIMEDIADA BERKEYİ GÖRECEĞİZ. ^^
CANA KASTEDEN 1 HAFTANIN SONUNDA;
Aboov ölüyom aneey. Deanle Sam'in gece vakti üşenmeden mezarları kazıp yaktığı o kalan kemik parçaları gibi hissediyorum. Böyle ağırdan ağırdan alıyo canımı. Olan varlığımda 'hadi benden eyvallah' diye gidiyor.
Şu geçen bir hafta biraz korku filmi, biraz da komedi filmi karışımı trajedik bi şeydi. Korku filmiydi çünkü babam psikopatlaşarak eve girememesi için burada -nereden bulabildi hiç bi fikrim yok ama babam bu- koruma tutmuştu. Ve Rüzgar enayisi, gece balkona çıkmaya çalışınca alt kattan kıçına bi tahta yiyince "Oyy anam" diyerek yere düşmüş, babamın çok sanatsal küfürlerine maruz kalmıştı. Babam telefonuma el koymuştu ve psikopat adam kim arasa, kendi sesiyle 'The person you have called cannot be reached at the moment. Please try again later!' diye konuşmuş, cevap verenlere de "Kapat lan amına koduğumun" diyerek zorla da olsa kapattırmıştı. Anlaşıldığı üzere, bu bir hafta şatoda sıkışıp kalmış Şrekin garısı Fiyona gibiydim. İşin kötüsü, Doruk babamla çok iyi anlaşmıştı ve buna hakketen çok şaşırmıştım. Bu bi hafta yapacak bi bok bulamadığımdan Ciguliyle Zehrayı alıp, Dorukla babam konuşurken merdivenlerde oturmaya başlamıştık. En son Ciguliye Doruğu 'enemy' olarak fark ettirdiğimde Doktoru görmüş Dalek gibi sisteminden hata vererek saldırıyordu. Nihahahah! Seni aldatmıyorum Rüzgar! Eks yarimsin!
Neyse ki bugün gitmişlerdi ve Berke eve geri dönebilmişti. Evet, Berke babam buradayken evde kalamıyordu. En son Zehradan öğrendiğimde 1 hafta boyunca gece barlarında uyuyup kalkmış.
"Sen mal mısın lan gerizekalı? Gidip otelde falan kalsaydın?"
Berke ağzına yemekleri tıkarken bana ters bi şekilde baktı.
"Heee birincisi para sıçıyodum bacım ama bi fantezi yaşayayım dedim, kusura bakmeycen artık. İkincisi de, barda açık büfe yoh okey? Beni rahat bırak!"
Ona gözlerimi kıstım.
"Para isteseydin vermeyecek miydik döl israfı?!"
Bana öyle acıklı baktı ki, yılların Küçük Emrahını iki saniyede harcayabilirdim.
"YARAAAĞĞM NEE GANAAĞR NE GABUUH BAĞLAAAR-Ya ama sen de iyi alıştın he bacım! Atma artık atma!"
Ciguli kuyruğunu sallayarak içeri girecekken bi arkasına baktı ve sonra şeytan görmüş gibi "Meeooowww" efektiyle koşmaya başladı. Kaşlarımı çatıp bi terminatörü kim bu hale sokabilir diye düşünürken, kapıdan koşan ultra insanlık hatasını gördüm. İnsan çakması, üretim hatası, ihracat fazlası; benim fazlasıyla gereksiz kardeşim Irmak!
Durun ben size Irmak nöronsuzunu da özetleyeyim; Benim tamamiyle aksim. Ben salaksam, o mantıklı. Ben seyahatlere tapıyorsam, onu siz nah dışarı çıkarabilirsiniz. Ben gülüyorsam, o somurtur. Ama daha beteri, özentinin önde gideni! Bi bok alayım mesela, tak tak gidip alıyo. Pis bi şey yapsam başkaları gülse beyninde 'klonlanacak!' yazısıyla kendine tak diye yenisini çıkarıp öne geçiyo. Ayrıca bencil de. İşte babamın kapıdan çıkmadan bana piç sımayl yaparak takdim ettiği o tek günlük ceza! Mallıktan Fabrikadan Halka çocuk. Kardeşim Irmak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAYAN SIÇTIM AKILLI
HumorMerhaba. Adım Deniz. Üşengeç. Deli dolu. Başkalarına göre orjinal fikirleri olan, ama kendine göre pratik zeka ürünleri bulunan bir kızım. Lakabım, "sıçtım akıllı." Bunu ailem, hangi mantık çerçevesine sığdırarak bana takma ad olarak verdi bilemesem...