Bölüm sözü; Bir tarafınla yapayalnız kalabilirsin, kuyunun dibindeki taş gibi. Fakat öbür tarafın dünyanın kalabalığına öylesine karışmalı ki, sen ürpermelisin içeride.
Seval hanım gözlerinin önünde yavrusunun gün be gün eridiğini görüyor. Çok üzücü ama elimden üzülmek dışında başka bir şey gelmiyor.
Anne adayı olarak ne yaşadıklarını anlayabiliyorum.
Düşünmek bile yani benim oğlumun başına gelse ne yapardım fikri bile deli dönmeme yetiyor.
Helede şimdi bebeğimi hissettikçe ona kıymam mümkün değil. Elçin için bile olsa oğluma kıyıp onu kurtarmak elimden gelmiyor.
Her sabah uyanınca oğlumu karnımda hissetmek içimde minik minik kıpırdanışları o güçlü tekmeleri beni tamamlayan nefes almamı sağlayan hisler. Şimdi onlardan vazgeçmek nasıl yapabilirim bunu.
Mümkün değil bunu biliyorum. Dayan lütfen elçin az kaldı iki buçuk ay daha bu kadar zaman direndin şimdi aynısını yapmaya devam et.
Evet minik oğlumun doğmasına iki buçuk ay kaldı. Minik Mert'in doğmasına az zaman kaldı. Oğlumuzun adı belli oldu. Babasıyla ortak bir karara varabildik.
İsminin Mert olmasını istedim. Çünkü babası gibi mert cesur yürekli sağlam duruşlu bir adam olsun istiyorum. Eğer eşlerden biri diğerini daha çok severse bebekte o eşe benzermiş. Ben kocamı o kadar çok seviyorum ki kesin oğlumuz ona benzeyecek.
İçimden böyle geçiyor. Şimdiden kıskanmaya başladım. Ya babasını benden daha çok severse ya da Keremin gözü oğlumuzdan başkasını görmezse.
Hayatımda sadece böyle dertler olsun istiyorum. Böyle basit sadece şımarıkça dertlerim.
Ben ikisini de o kadar çok seviyorum ki onlar mutlu huzurlu olsun birde benim yanımda olsunlar yeter. Başka ne isteyebilirim ki benim için huzur bu mutluluk bu. Yıllarca istediğim hayal ettiğim aile bu. Ne çok acı yaşadım ne çok hayal kırıklığı yaşadım. Eğer sonunun böyle olacağını bilseydim yaşadıklarımın bin mislini yaşamaya razı olurdum.
Aylar ilerledikçe içimde bir huzursuzluk hissi var. Kereme anlatınca evham yapıyorsun diyor. Lakin kendime engel olamıyorum. Sanki kötü bir şey olacak gibi kendimi rahatsız hissediyorum.
Geceleri uykularım bölünüyor, nefesim daralıyor. Kerem ben yanındayım sakin ol dese de ne yapayım ya bir şey olursa diye diken üzerinde duruyorum.
Sağlıkla gel oğlum seni bekliyoruz babanla dedelerinle babaannenle bize katılacağım günü iple çekiyoruz. Teyzenin bize ihtiyacı var. Gel ki onu kurtaralım, bizi sevmese de belki bir daha hiç görüşmesek de onu bu dünyaya bağlayalım. Sırtımızda bir vicdan yükü olarak kalmasına izin vermeyelim.
Yardımcı olamazsak eğer bundan sonraki yaşamımızda sureti hep gözlerimizin önünde olmasın. Her gülüşümüz de ona el uzatmamızın burukluğunu yaşamayalım.
Günler hızla ilerliyor Elçinin durumunu Kerem aracılığıyla öğrenmeye devam ediyorum. Babam da Seval hanımın bizden uzak durması için özel bir çapa göstermeye devam ediyor. Keremin anlattığına göre kızının durumu kötüleştikçe o da kontrolünü kaybetmeye devam ediyormuş.
Sürekli ağzında benim adım varmış. Sadece Elçini kurtarmamak için oğlumu doğurmak konusunda ısrarcı olduğumu söylüyormuş. Ailenin nasıl olduğunu bilmeyen bir kız nasıl bir çocuk dünyaya getireceğim diye inat edermiş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Hayat Hikayesi (FİNAL)
Romanceİstenmemek nasıl bir duygu Hayat bunu dibine kadar tatmıştı, hiç tanımadığı annesi sevdiği adam kimse onu istememişti, bu dünya ya kendi istediğiyle gelmemişti belki ama onun varlığı hayatları değiştirmişti, tek suçu bir insanın doğmaksa çözümü ne o...