Sabah yine sinir bozucu alarmım yüzünden 06.30 kalktım.Saçımı taradım formamı giyindim ve her zamanki gibi rimel ve çilekli dudak besleyicimi sürdüm. Çantamı alıp kahvaltıya indim. Evdekilerin yurt dışında olması çok iyiydi onlarla uğraşmak istemiyordum. Kahvaltımı yaptım ve arabaya binip okula geldim. Okul kapısının önünde Ada ve Derinle karşılaşmıştım. Beraber okula girdik. Sınıfta yerimize oturduk ve kızlar tatilde ne yaptıklarını anlatmaya başladılar. Ada halasının yanına İzmir'e gitmiş kuzenlerinin çoğuda ordaymış dediğine göre. Derin Ankara'ya ablasının yanına gitmiş, ablası evliymiş. Bana sorduklarında.
-Ben hiçbir yere gidemedim çünkü bu yaz annem öldü.
Gözlerim dolmuştu. Aradan 3 ay geçmişti ama ne zaman bahsetsem kötü oluyordum. Ada;
-Biz bilmiyorduk başın sağolsun tatlım.
Derin;
-Hey o gözündeki de ne sil bakayım çabuk yaşını.
Dedi hüzünlü bir gülümsemeyecek. Ada;
-Baban içinde zor olmuştur.
-Benim babamda yok.
-Ahh onun için de başın sağolsun çok üzüldüm.
Desi hüzünlü bir şekilde
-Babam ölmedi ben çok küçükken bizi terk etmiş.
Dedim. Ikisinin de gözleri büyüdü eminim acıyorlardır bana şu an. Derin;
-Peki bu okula nasıl geldin oldukça pahalı bir okul burası ?Ve nerede kalıyorsun?
Kızlara herşeyi baştan anlattım üzülmüşlerdi durumuma.
-Heyy bana acıyarak bakmayın.
Deim hüzünlü bir gülümsemeye. O sırada hoca geldi ve kızlar önüne döndü. Rüzgar yoktu. Neredeydi bu?Heyy banane ki...Gelmemesi benim için daha iyi olur. Dersin yarısında kapı çalınmadan açıldı ve Rüzgar hiçbir şey demeden gelip yanıma oturdu. Hoca tip tip baktı Rüzgara ama o aldırmadı hocada birşey diyemedi.kaşlarını çatıp dersi anlatmaya devam etti. Rüzgar her zamanki gibi kafasını sıraya koydu ve uyudu aslında uyumuyordu. Kim okul sıralarında uyuyakalırdı ki? Gözlerini dinlendiriyordu sadece. Gö ucuyla bakıyordum ona, baktığımı anlamasın diye. Hafif sakalları çıkmaya başlamıştı. Sert duruyordu her zamanki gibi. Ama yine de çok yakışıklıydı.
-Bana bakmayı kes sarı.
Heyy bu nerden anlamıştı ona baktığımı ?Göz ucuyla bakıyordum zaten gözleri kapalıydı Ahh nasıl ?
-B...ben sana bakmıyorum ki.
Yanaklarım kızarmıştı, iyiki gözleri kapalıydı da görmüyordu. Heyy birden gözlerini açtı ve çarpık gülüşüyle;
-Neden kızardın?
-Seni ilgilendirmiyor.
Dedim evet onun beni sinir ettiği gibi bende onu sinir etmiştim. Hiçbir şey demesine izin vermesen kafamı sıraya koydum ve bu sefer ben gözlerimi kapattım. Şu anda kaşlarının çatıldığını ve sinirlendiğini biliyorum ama umrunda değil açıkçası. Birden nefesini suratımda hissettim ve korkuyla gözlerimi açtım burunlarımız değiyordu oda kafasını tekrar sıraya koymuştu. Kaşları tahmin ettiğim gibi çatıktı ve sinirliydi. Saçlarım uUndu belime kadardı. Saçlarımı tuttu ve çekti. Heyy evet çekti. Acıdığı için ağzımdan küçük bir inleme kaçtı ve sırada dikleştim. Hoca;
-ne oluyor orda?
Dedi sert sert bakmaya başladı. Bayan hocaydı ve biraz yaşlıydı gözlükleri vardı ve gözlüklerinin altından bana öldürücü bakışlar atıyordu. Ne? küçük bir inleme için mi ?Hocaya 'ben masumum' bakışlarımı attım ve hocada önüne döndü. Ama sınıf hala bize bakıyordu. Rüzgara eğildim ve ;
-Ayının tekisin
Dedim halankafasını sıraya koymuş yatıyordu. Beni takmıyordu bile. Zil çalmıştı. Tam yerimden kalkacaktım ki Rüzgar geri oturttu ve sınıftakilere anırarak 'çıkın' dedi. Herkes lafını ikiletmeden saniyesinde çıktı. Gerçekten korkuyorlardı Rüzgardan. Heyy bir saniye şu anda benimde korkmam gerekli sınıfta ikimiz kalmıştık. Rüzgar da çok sinirliydi. Ne ?Ne yapacaktı?Heyy tamam bu da benim 'boku yedin su 'adlı dakikalarım...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Benim Ol
RomanceSıraya başını koymuş uyuyordu .Göz ucuyla bakıyordum anlamasın diye.. -Bana bakmayı kes sarı. Nerden anlamıştı ona baktığımı -B..b..ben sana bakmıyorum ki. -Yanaklarım kızarmıştı iyki gözleri kapalıydıda görmüyordu. -Neden kızardın? -Seni ilgilendir...