Ne oldu? Nasıl oldu ? Hangi ara oldu? hiçbirinin cevabını bilmiyorum, birisi kolumdan çekerek beni motorun önünden kurtardı. Kokusu çok tanıdıktı. Şoktaydım. Kimdi beni ezmek isteyen o hayvan? Birisiyle yerde yatıyordum. Şokta olduğum için kim olduğunu bilmiyorum. Her şey durmuştu sanki. Kitaplarda olurdun ya da dizilerde, filmlerde izlerdim ama inanmazdım. Öyle bir şey olsa kaçarsın derdim hep kendi kendime , ama cidden öyle olmuyormuş. Ahh manyak herif! Yanımdaki kişi "Su! "İyimisin?" dedi. Cevap veremedim. Az önce olanları düşünüyordum. Bu sefer gerçekten öleceğimi düşünmüştüm. Tekrardan "Su" diye bağırdı yanımdaki kişi ve beni sarsmaya başladı. Zorlukla yere bakan kafamı yanımdaki kişiye çevirdim,Rüzgardı. İçerideydi kapı kapalıydı . nasıl çıktı oradan ? Herkes bize bakıyordu. Rüzgar onlara "dağılın" diye bağırdı. Elleri yanaklarımdaydı. Yine "Su iyi misin ?" dedi bu sefer zorlukla açtım ağzımı ve "değilim" dedim. Iyi falan değildim. Dün vuruldum ve bügünde az kalsın eziliyordum. Hiç iyi değildim. Rüzgar bana sarıldı ve "Geçecek hepsi , özür dilerim her şey benim yüzümden" dedi. Rüzgar hayatımda olmasaydı bunları yaşamayacaktım, evet. Ama Rüzgarı seviyordum ve bu yaşananlara onun için katlanırdım. Uzun bir süre birbirimize sarıldık, benim tek huzur bulduğum yer Rüzgarın kollarıydı. Bundan eminim.
-Çocuklar başka yerde sarılın ve kırdığınız bu camın parasını verin.
Dedi yerdeki camları göstererek görevli olduğunu sandığım genç adam. Cam kırılmıştı evet, Rüzgar sinirle görevliye döndü ve bağırmaya başladı.
-Nerede sarılacağımızı sana sormayacağız!
Dedi ve elini cebine sokup cüzdanını çıkardı, şirketin kartını aldı içinden ve adamın suratına salladı.Tekrar konuşmaya devam etti;
-Şirketimin kartı oraya git gerekli ödemeyi yapsınlar size!
Dedi ve burnundan soluyarak görevliye baktı. Cidden çok sinirlenmişti Rüzgar . Görevli yere eğilip karta baktı ve gözlerini büyütüp;
-Özür dilerim Rüzgar bey ben sizin olduğunuzu bilmiyordum. Ben aldıklarınızı arabaya koydurtayım, tekrar özür dilerim efendim.
Dedi ve arkasındaki bir görevliye Sarp diye bağırdı. Sarp adındaki görevli yanımıza geldi ve poşetleri alıp arabaya götürdü. Rüzgar görevliye
-Bundan sonra ben olduğumu unutma o zaman.
Dedi sakin olmaya çalışarak. Elimi tuttu ve beni arabaya kadar götürdü. Sersemlemiştim artık. Rüzgar bu kadar saygıdeğer birisimiydi? Adamın yüzü birden süt dökmüş kediye dönmüştü. Bu duruma içimden kahkahalar attım.
Yol boyunca konuşmaya çalıştığımda Rüzgar susmamı söyleyip evde konuşacağımızı söylemişti.
Evdeydik poşetleri Rüzgar taşıdı içeriye kadar , kolumdan sebep. Kıyafetlerinin olduğu poşeti alıp Rüzgarın odasına çıkıp bugün aldığım pembe eşofman takımını giydim. Saçlarını topuz yaptım ve rimelimi sildim. Ahh rahatlamıştım. Alt kata Rüzgarın yanına indiğimde poşetleri boşaltıyordu. Yanına gittim. Artık her şeyi sormam gerekiyordu meraktan ölebilirdim.
-Rüzgar?
-Hı?
Dedi bir yandan da poşetleri boşaltıyordu.
-Bugün ki motorsikletli çocuğu tanıyor muydun?
-Hayır.
-Neden benim üstü...
-Bilmiyorum Su!
Dedi. Bağırmıştı, salgın görünüyordu. Ne diye bağırıyordu ki merak ediyordum.
-Bana bağırm....
Lafımı bitirmeden yine dudaklarına yapışmıştı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Benim Ol
RomansaSıraya başını koymuş uyuyordu .Göz ucuyla bakıyordum anlamasın diye.. -Bana bakmayı kes sarı. Nerden anlamıştı ona baktığımı -B..b..ben sana bakmıyorum ki. -Yanaklarım kızarmıştı iyki gözleri kapalıydıda görmüyordu. -Neden kızardın? -Seni ilgilendir...