Güneş, Ay, Kan

Sensiz ama Seninle..

Tchaikovsky - Serenade for strings kulaklarımda çınlarken Ian'a iyice sokuldum. Matt ise karşımda duruyordu. Biraz uzaktaydı ve yüzlerce kişi bizi bekliyordu..

"Hazır mısın?"

"Düşmeme sakın izin verme!"

"Tabii ki de izin vermem!"

Keşke evlenmene izin vermiyorum deyip kolumdan çekip götürsen..

Keşke evlenmene de izin vermiyorum diyebilsem.. Ama diyemem. Tanrım ne olur bugün olmasına izin verme! Bu gününü mahvetmek istemiyorum...

Ve işte yürümeye başlıyoruz.. Oraya ulaşmak istemediğim için küçük adımlar atıyordum. Ian'ın yüzüne baktım. Çok zayıftı. Sanki bir şeylere dayanacak gücü kalmamıştı. Bunun sebebi bendim, buna eminim. Dün benim için ağlamıştı.. Özür dilerim Ian, söylemediğim şeyler için özür dilerim...

Beni affet Abby, seni sevdiğimi söyleyemediğim için beni affet...

Çok mu geç herşey için? Bizim için?. Ian seninle gitmek istiyorum, onunla değil! Keşke şu an bunları söyleyebilsem.. Beni sevdiğini söyleseydi eğer 1 saniye bile durmazdım...

Bana öyle bakma.. Gözlerin o kadar derin ki.. Düşmekten korkuyorum ama aynı zamanda da çok istiyorum.. Tıpkı ölüm gibi.. Ölüm gibi... Sen benim ölümümsün Abby. Sen ölümün ta kendisinin....

Solumda 2 büyük ağırlık hissettim. Biri kalbime inen bir yumruk diğeri de Ian'ın yere yığılmasıydı... Kalbime inen yumruğun yarattığı acıyla Ian'ın yanına düştüm.

"Hayır!!!"

Şaşkınlığım, korkum ve titremem arasında onu kollarıma aldım. Gözlerinden ve ağzından kanlar geliyordu.. Bu yüzü çok iyi biliyordum. Ormandaydık. Üzerimize karanlığın çöktüğünü hissettim. Ian'ı göğsüme sıkıca bastırdım. Kulağına 'Ölmüyorsun!' diye fısıldadım. Ölmesine izin veremezdim. Onu kaldırmaya çalıştım ama yapamadım. Etrafıma bakındım sanki zaman durmuştu. Hiçkimse kımıldamıyordu. Tanıdığım, tanımadığım herkes öylece bakıyordu. Yalnızdık... Ian ile ben tek tek yalnızdık...

Kımıldandığını hissettim ve ona baktım.

"Sen benim ölümümsün..."

Son sözleri..

Son bakışı..

Son nefesi...

Rüzgâr tenimi tokatlarken iç organlarımı yumrukluyordu. Boğazım yırtılana kadar çığlık attım.

Kemiklerini kırarcasına sarıldım.

Ian...

Sonsuz aşkım...

Sonsuzluğa gitmişti...

***

Mozart - Requiem...

"Tanıdığım en temiz kalpli insandın. Keşke aramızda kalsaydın.. Keşke.."

Matt Devil. Son sözünü söyleyip gitti...

Liam Green, Sue Walker ve ben.. Üçümüz kalmıştık. Liam bir buket bırakıp gitti. Yavaş yavaş eksildik.. Sue elini omuzuma koymaya uzandı ama omzumu geri iterek ona engel oldum.

"Ben..ne demem gerek bilmiyorum. O yüzden sadece sana bunu vereceğim." diyerek bir zarf uzattı. Onu aldım ve Sue gitti. Son kez üçünün ardından baktım. Şimdi Ian ile başbaşaydık. Zarfı açtım.

Sürekli uçurumdan düşüyorum. Binlerce kez çarpıyorum.

Sınavdayım ve hep yanlış yapıyorum.

Konserdeyim, çok gürültü var.

Cehennemdeyim...

Beni ben yapan şey artık yanımda değil!.. ÖLDÜM.

Verdiğim sözleri tutamadım. ÖLDÜM.

Vahşi hayvanlar dedim hep yalan söyledim. Kanserim.. ÖLDÜM...

Şimdiye kadar söyleyemedim...

SENİ SEVİYORUM...

ABBY CHRISTINE WHITE..

Zarfı çantama attım. Bakışlarım donuklaşmıştı. Ne söyleyeceğimi bilemiyordum ya da nereden başlayacağımı... Ian'ın yanına uzandım.

Güneş gitmişti.. Yerini ay alıyordu..ve

. Kanlar içindeydik biz...

"Neden Ian? Neden geç kaldın? Geç kaldık? Bana kanser olduğunu söyleseydin hayatımın mahvolacağını mı düşündün? Şu an hayatım mahvolmadı Ian , yok oldu... Ama sen benden kaçtın.. Ve bende senden kaçtım. Mecburdum.. İkimizin bulunduğu yer şimdi kocaman bir boşluk.. Seni affetmeyeceğim Ian. Ama seni ölene dek seveceğim. 7 yıldır olduğu gibi... Her sabah uyandığımda seni yanımda görüyordum. Matt'e baktığımda senin yüzünü görüyordum, Ian.. Sen beni hiç terk etmedin aslında.. Hep yanımdaydın. Hala daha yanımdasın.. Hava karardı. Ama merak etme, korkmuyorum. Ay ve yıldızlar var, yıldızlar... Yıldızlar Ian... Ölümsüz gibiler.. Hep parıldıyorlar.. Tıpkı senin gibi. Tıpkı aşkımız gibi.. Ölümsüz ve sonsuz.. Senin varlığın sayesinde hayatta kalıyordum. Peki şimdi ne yapacağım? Ölmeli miyim? Ahh, hayır Ian, ölmeyeceğim. Çünkü eğer ölürsem seni tamamen kaybederim. Şu an yanımdasın. Bununla yıllarca yaşayabilirim. Hayatıma devam etmem gerek, değil mi? Devam edeceğim, Seninle birlikte Ian.. Seninle güçleneceğim.. Sensiz ama seninle... Yalnız ama birlikte..."

Artık ne yapacağımı biliyordum. Nereye gideceğimi, yolumu biliyordum.. Kim olduğumu artık biliyorum...