"Tamam"
"Anlıyorum."
"Sağolun."doktorun uzattığı diyet listesi ve reçeteyi aldım. Ardından çıkışa doğru ilerledim ve doktorun odasından çıktım.
Yaklaşık iki aydır tedavi oluyordum ve sonunda artık yiyebilmeye başlamıştım.
Bu iki ay çok yorucu geçmişti çünkü her an, her yerde Jimin karşıma çıkıyordu ve doktorun bana dediklerini yaptırıyordu.
Kaçamaklar yapmama bile izin vermiyordu!
Çok şükür ki artık iyileşmiştim ve altı ayda bir kontrole gidecektim. Bu demekti ki artık Jimin baş ucumda bitmeyecekti.
Yaşasın!
Odadan çıktım ve elimdeki reçeteyi inceleyerek, beni kapının önünde bekleyen Jimin'in yanına gittim.
"Nasıl geçti?"
"Buraya kadar civciv çocuk. İyileşmişim! Artık peşimde dolanmana gerek kalmadı."
Jimin ile geçirdiğim iki ay boyunca hayatımda pek yeni bir şey olmamıştı. Sadece artık babam eve çok nadir gelmeye başlamıştı. Açıkçası bu benim için daha güzeldi. Daha özgürdüm ve babamın eşya kırma seslerine maruz kalmıyordum.
Fakat, içimde bir yerler onu özlüyordu.
Onun dışında Jimin hakkında pek bir bilgi edinmemiştim. Sadece bizim okulda okumadağını ve bana yalan söylediğini öğrenmiştim. Bana neden yalan söylediğini ise öğrenememiştim.
Onun hakkında sorduğum sorulara "Zamanı gelince öğreneceksin" diyordu.
Verdiğim reçeteye bakarak gülümsedi ve ardından bileğimden tutarak ilerlemeye başladı.
"Benim sayemde yaşıyorsun!"yüzünde büyük bir gülümseme vardı.
"Aman ne güzel!"diyerek göz devirdim fakat beni duymazlıktan geldi.
Hastaneden çıktık ve bizimkilerin yanına gittik. Benim isteğim üzerine hiçbirinin hastalığmdan haberi yoktu. Jimin'i söylememesi konusunda uyarmıştım.
Bir kafeye gelmiştik. İçeri girerken Jimin elimden tutuyordu fakat ben elimi çekmiştim. Bu yaptığıma bozulmuştu fakat pek umrumda değildi.
Belki de umrumdaydı, bilemiyorum.
"Geldiniz mi?" Chaeyoung bize doğru yaklaştı ve ardından bana sarıldı. Ben de onun sarılmasına karşılık vermiştim.
Chaeyoung ile aramız düzelmişti. Hatta nedense benim için artık Jisoo kadar değerli biri olmuştu.
Masaya doğru ilerlerken Jimin arkamızda kalmıştı ona kaçamak bakışlar attım fakat beni farketmemişti. Ben de umursamamaya çalışmıştım.
İki koca ayımı Jimin ile geçirmiştim ve ona daha çok bağlanmıştım. Onun da bana karşı boş olmadığını hissetsem de güvenemiyordum.
Sevgili miydik? Hayır.
Flört müydük? Hayır.
Arkadaş mıydık? Koca bir hayır.
Neydik biz, hiçbir fikrim yoktu.Masanın yanına geldiğimizde sandalyemi çektim ve oturdum. Masada beş kişiydik. Jisoo, Jin, Chaeyoung, Jungkook ve ben.
Derin bir sohbette gibiydiler. Ya da tartışıyorlardı. Jisoo ve Jungkook sürekli kavga ediyorlardı ve birbirlerine sırf Jin'in hatrına katlandıkları belliydi.
Chaeyoung ile birbirimize bakıp güldük. Halleri çok komikti.
Jimin de masaya geldi ve karşımdaki sandalyeye oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
solo ❦ JenMin
Fanfiction"Hani o çok sevdiğin yalnızlığın varya, seni ondan bile kıskanıyorum." -bir civciv ile bir kedi- Park Jimin X Kim Jennie