ÇL BÖLÜM 7 : ZİHİN ÇARKLARI

300 36 57
                                    

 Arkamdan esen soğuk rüzgar, önümden ilerleyen insanlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


 Arkamdan esen soğuk rüzgar, önümden ilerleyen insanlar. Saat çok geç değildi ama güneş batmış, sokak lambaları etrafı aydınlatmaya başlamıştı. Önünden geçtiğim evleri incelerken perdelerinden görebildiğim kadarıyla evlerin içine şeytan hiç uğramamış gibiydi. Hepsinin yüzlerinde tebessümler. Şakadan kavga eden kardeşleri görebilmiştim. Yemek masaları toplanmış çay sofrası yerini almıştı. İçimde yükselen kıskançlık lavlarını söndürmek zor gelince ayağımdan ikide bir çıkıp yürümemi zorlaştıran terliklere odaklansam da evlerin duvarları ses geçirmez değildi. Görmesem bile neşeli sesleri kulaklarımı doldurabiliyordu. 

 Haince fikirler kurduğum duvarları yıkmaya çalışıyordu. Yaşadıklarımı, yaşayacaklarımı aklımda yer edinmesini bile istemiyordum. Zihnimde çark dönmeye başlarsa bu sefer durdurabilecek gücüm yoktu. Ne Efil ile olan tartışmayı ne de Ata ile geçen zamanımı. Sadece mesaja odaklıydım. Nerede olduğunu bilmediğim mahallenin orta noktasını bulacak, neyle karşılaşırsam karşılaşayım sessizce kabul edecektim. 

 Rüzgar arkamdan sertçe estiğinde üstümde ki uzun kollu kazağa sarıldım. Yanağıma düşen saç tutamını nefesim yardımıyla yüzümden uzaklaştırmaya çalıştığım vakit mahallenin içini bir müzik doldurdu. Hiç yaşamadığım zamanlara ait olsa da şarkıyı söyleyen kişinin Kayahan olduğunu biliyordum. Etrafımda 360° dönüp sesin geldiğini yönü bulmaya çalıştım. Kapalı bir fanusunun ortasına gibiydik çünkü ses her yerdeydi. Çıkış noktasını tam olarak bilmek, imkansız gelince omuzlarımı düşürüp yürümeye devam ettim. 

 "Kaç gündür hasretinle alevlenirken düşünceler, 

Ben çılgın ben yine gözlerini hapsindeyim

Kaç gündür hasretinle alevlenirken düşünceler, 

Ben çılgın ben yine gözlerini hapsindeyim. …"

 İçimden tekrar ederken rastgele bir araya dönünce birkaç ev sonra kare şeklinde boş bir arazi gözlerimin önünde belirdi. Mesajda denilen mahallenin orta kısmı burası olmalıydın, ne de olsa ev ya da iş yeri yoktu. Boş bir araziden ibaretti. Şarkı "Ayy lala lalayyy" kısmına geliverdi. Sonra ise yavaşça yok olup gitti. 

 Yanından geçtiğim insanların bakışları üzerindeyken bu sefer Candan Erçetin'in: 'Onlar Yanlış Biliyor' şarkısı sessizliği ele geçirdi. İçimden sözleri tekrar ederken kare şeklindeki arazinin merkez noktasında adımlarımı kestim. 

 Etrafımda küçük adımlarla döndüğüm de dikkatimi çeken bir kusur, ayrıntı yoktu. Toplam 7 tane ara sokak vardı. Benim çıktığım arada bulunan evlerden biri soluk sarı renkle boyanmış, diğerinde ise açık yeşil renk can bulmuştu. Güneşin ışınlarının onlara zarar vermesinden dolayı iki evin rengi canlı durmuyor olabilirdi. Etrafta daha çok çocuklar vardı. Yaşlılar tercihini ara sokaklarda, evlerinin önündeki kaldırım basamağında oturmakta kullanmışlardı. 

ÇAMUR LEKESİ. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin