Tim'den
Uyandığımda odamın içindeydim.vücudum okadar sızlıyordu ki yataktan kalkamıyordum. Sanki o küp benim tüm enerjimi almış gibi...duvarda asılı olan saate baktım saat 06.12 di hava aydınlık ve güzeldi. yatak'dan zor da olsa doğruldum ve telefonumu almak için yatağım'ın yanındaki komidin e uzandım. komodin in üzerindeki gözüme çarpan çerçeveye baktım ve onu elime aldım. Kendi kendime konuşarak "hepsi benim suçumdu özür dilerim lütfen affet beni". Elimi kızın bulunduğu aile resminin üzerinde gezdirdim. Derin bir nefes alarak yatak dan çıktım ve resmi eski anıların bulunduğu kutunun içine koymak için gardırop a yöneldim. Dolabın kapağını açtım ve kutuyu içinden çıkarttım. Kutunun içini açıp eski eşyalara bakmaya başladım. Bunların hepsi sanki dün olmuşçasına hala aklımda. Kutunun içindeki eşyaları karıştırıp hepsini tek-tek elime aldım. Hepsinin anısı çok değerliydi benim için. İlk olarak elime yıldızlı bir saç tokası aldım. Bunu bana verdiği gün evden kaçmıştım. Sırf bana şans getirmesi için vermişti bunu. O zamanlar onunla aynı yaştaydık. Keşke artik yanımda olsa birbirimizi bırakmayacağımıza karşı söz vermiştik ama o gitti beni bırakıp gitti. Sonsuza dek.
İlk tanışma
Sıradan lodoslu bir akşamdı. Bruce devriye ye dick ile çıkmıştı beni de burda bıraktılar. Evde dolanmaktan ve kahve içmekten çok sıkılmıştım bu nedenle dışarı çıkmaya karar verdim sivil olarak. Alfred e haber vermeden sahile doğru gitmeye başladım. Yüzüme vuran lodoslu hava beni gerçekten de rahat hissettiriyordu. Uzun bir yürüyüşün ardından sonunda sahile varabildim. Yerde oturarak dalgaların sesini dinleyip yüzüme vuran rüzgar ile rahatlıyordum. Yarım saat sahilde oturduktan sonra ayağa kalkıp gitmeye hazırlandım. Son kez sahile baktığımda ise bir kızın kayalıklarda oturduğunu gördüm tek başına. Aslında onun orda neden tek başına olduğunu ve orda ne yaptığını merak etmiyor da değilim. Onun yanına gitmeye karar verdim. Kayalıklara çıkıp tam kızın omzuna elimi uzatacaktım ki kız elimi büküp beni anında yere serdi. Ben ona şaşkınlık içinde bakarken kız yüzündeki şaşkın ifadeyi bırakarak:
Kız: afedersin başkası sandım çok canın yanıyor mu?
Başımı hayır anlamında salladım ve kız tekrar söze girerek
Kız: emin misin? Çünkü sırtını direk kayalıklara çarptın
Tim: gayet iyiyim
Daha fazla Dayanamayıp neden burda tek başına durduğunu sordum
Tim: neden burda tek başınasın?
Kız: bilmiyorum
Saate baktım cidden geç olmaya başlamıştı eve gitmek için dönüyordum ki ayağım kayalıkta ki derin oyuğa takıldı ve dizlerimin üzerine düştüm.ayağa kalkmaya çalıştığım sırada kız bana elini uzattı ve bana gülerek:
Kız: çok sakarsın.
Kızın uzattığı eli tutup ayağa kalktım ve ona somurtarak:
Tim: sakar falan değilim bu sadece şanssızlık.
Kız gülmesini kesip saçındaki yıldızlı çıtçıtlı tokayı bana uzattı.
Kız: bunu al sana şans getirir.
Kızın elindeki toka yı istemsizce aldım. Kız saatine telaşlı bir şekilde bakarak:
Kız: üzgünüm gitmem gerekiyor hoşçakal.
Kız koşarak uzaklaşıyor du bende aceleyle kıza seslenerek
Tim: kimsin sen?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BatFamily Gölge Şehir Gotham
DobrodružnéBatfamily ve damian fanıysanız okuyun bence🤗 Ben Ben miyim yoksa Olmasını düşündüğüm kişimi uyandığımda sorduğum ilk şey bu oldu ailemden uzaktayım cidden nerdeyim ben bana doğru beyaz önlüklü bi adam geliyordu.....