Yorucu ama bir o kadar da mutlu bir akşam geçirmiştim. İki aile arasındaki buzlar eriyordu tabi buz dağı olan Baranı saymazsak. Merdivenleri çıkarken arabada söylediği cümle aklımda dolanıyordu , içinden geçeni mi söylemişti yoksa sinir anında bir anda mı ağzından çıkmıştı?-Uyumamışsın?
-Seni bekledim, aklındaki yanlış düşünceden sei kurtarmam lazım sadece sinir anında ağzımdan çıkan cümleyi büyütmrni istemiyorum.
-Tamam
-Bu kadar mı ? cırlamayacak mısın?
-Hayır cırlamamı bağırmamı mı istiyorsun?
-Yani o zamanlarda ayrı bi çekici oluyorsun.
-Uykum var Baran hem yarın önemli bir ameliyata gireceğim. diyerek yatakta kafamı Baranın gögsüne yaslamıştım.
-Bana napıyorsun Yağmur? dengemden şaşıyorum
-Bence dengesiz hallerinde daha iyisin Baran, bu akşam herkesi şaşırttın aslında şaşırmadım ben çünkü olması gereken buydu.
-Doktor seni seviyorum en çokta bu kokunu....
Su gibi akıp giden günlerin ardından sadece bakıyordu insan..
-Hocam istediğiniz raporlar
-Teşekkür ederim Ayla .
Hasta raporlarını kontrol ettikten sonra sevgilisinden ayrılan ve 15 gündür depresyonda olan Senayı aramam ve telefonda biraz azarlayıp kızmam gerekiyordu..
-Allllooooovvvv
-Yağmur
-İnsan bi alo der hiç yakıştıramadım avukat
-Yağmur aradığın iyi oldu aslında senle konuşmam gereken bir konu var
-Ciddileştin bir sorun mu var Sena ?
-Aslında biraz ciddi yurtdışına gidiyorum bir süreliğine
-Nasıl yani?
-Ayarladım her şeyi bir süreliğine uzaklaşmam lazım İstanbuldan
-Mardine gel ,stediğin kadar kalabilirsin
-Ayarladım hem sınıftan Derin vardı hatırlıyor musun onun yanına gidicem
-Hatırlıyorum kuzum peki ne diyim kafana koymuşsun zaten. Ama her ne olursa olsun burda olduğumu bilmeni isterim.
-Biliyim dohtor hanım.
-Kendini topla bir an önce herkez yer ama aklındakileri ben yutmam.
-Biliyorum seni öpüyorum dostum.
Belkide böyle olması Sena için daha iyiydi daha çabuk toparlanırdı. Bu konu üzerinde fazla düşünmeden telefonumu ve çantamı alıp odamdan çıkmıştım. Bugün Baranla akşam yemeğini dışarıda yiyecektik ama Baranın şirketteki işi uzun sürmüştü onun yanına ben gidecektim. Hastaneden çıkarken taksi çağırmıştım ama kapının önünde beni bekleyen Baranın gönderdiği şoförü görünce gerek olmadığını anladım. Baranın gönderdiği adamda taksi şoförüne gidip para verip taksiyi göndermişti. Şık bir restoranta gideceğimizi düşünerek lacivert pantolon çeket takımımı giyinmiştim. Aksesuar olarak altın küpelerimi tercih edip saçlarımı kendime en çok yakıştırdığım at kuyruğu yapmıştım. Altın saat ve ona uygun bileklikler takmıştım. Arabanın durmasıyla geldiğimizi anlayıp şirkete girmiştim. Danışma için ayrılan alanda dedikodu yapan çalışanların olması her şirket için gereksiz önem arz ediyor olmalıydı... Bilgisayardan kafalarını kaldırmış beni inceleyen çalışanları söylemiyorum bile.. Bakır rengi stilettolarımın üzerinde özgüvenli hissetmeme sebep olmuştu bu bakışlar. Ne kadar çok kadın çalışan vardı öyle bir ara konuşulacak konular listesine yazdım bu olayı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MARDİN MASALI🔱
Romanzi rosa / ChickLitSert karizmatik bir o kadarda sinirbozucu Baran Ağa ve İnatcı yardımsever doktor Yağmurun hikayesi..🎈🎈 Başlangıç tarihi: 1 Ağustos 2018