-Önemli değil. Ama neymiş bu diğerkilere söylemeniz gereken onu merak ettim doğrusu?
Aferin bana şimdi bu çocuğa ne diycektim hadi bir yalan attım diyelim ki diğerkilere söylese ne diycektim.
Berke'ye demiştim saklamayalım diye
- Ya hem sanane ki! Daha dün tanımışsın beni neyimi merak ediyosun? Berkeyle benim aramdaki bir konu sanane!
Evet saçmalamıştım ama başka çaremde yoktu. Ne deyecektim ikizim kaza geçirip öldüde onun kaza olduğuna ben inanmıyorum mu, daha yeni tanıştığım birine anlatamazdım değil mi bunları!
Kapıda berkenin belirmesiyle ben önüme döndüm oda işine devam etti.
-Deniz sabah telefonun çalıyodu. Bir şey mi var nolmuş?
-Hıhııı evet kemelcan aradı da.
-Şu bizim kemelcan!
-Hıhı o.
-Neden seni arıyomuş acaba!
-Ben bir şey sormuştumda o yüzden beni aradı. Ve sende beni onunla buluşmam için kafeye bırakıcaksın.
-He oldu bir de ona seni ellerimle teslim edeyim haa. Başka emriniz var mı?
-Sende başlama dol- sende başlama şimdi berke sen beni bırak giderken konuşmamız lazım. Hadii.
Elime yaptığım sandiviçi alıp yemeye başladım.
Berke bir süre bana baktı sonra rüzgara döndü.
-Senin işin yoksa sen bıraksana?
-Ya yuh ya ben senden istedim. Başkasına diyceksen ben giderim kendim.
-Önemli değil ya ben bırakırım. Nereye gidiceksin deniz?
Harbi ben nereye gidicektim ki. Telefonu açıp nereye gidiceğime baktım. "Duru kafede saat 11de" saate kaydı gözüm 10.30'du. Yarım saatim vardı yetişirdim.
-Duru kafeye gidicem. Yarım saatim var hanginiz bırakırsa bıraksın fark etmez.
Gözlerimi berke çevirerek devam ettim. " sonuç değişmiyecek ne de olsa. " sandiviçle beraber odama doğru yol almaya başladım.
Siyah kot üstüne beyaz tişört onun üstünede siyah hırka aldım. Saçlarımı üstten toplayıp kirpiklerimide rimel ile biraz belirginleştirip bıraktım. Aşşağı indiğimde rüzgarında hazır olduğunu gördüm.
Telefonumla çantamıda alıp dışarı çıktım.
Rüzgarda arkamdan gelip arabanın kapılarını açtı. Arabaya bindiğimizde sessizdik. Gerçi işime geliyordu sessiz olmamız. Şu an daha önemli şeyler vardı. Gerçekten tuzak mıydı? Yapılan kaza benim düşündüğüm gibi gerçekten tuzak olabilir miydi. Tuzaksa kim neden yapmış olabilirdi ki. Neden yani neden yapmışlardı. Kimseyle kavgalı değillerdi. Bu yüzden onların düşmanı olamazdı zaten kavga etselerdi berke ya da ben biliyo olurdum sonuçta hem ikiz , hem sevgili, bilirdik yani.
-Deniz dedim.
Rüzgarın sesiyle yerimden zıpladım.
-Ne var!
-Sen iyi misin? Bir anda sesi yumuşamıştı. Nedenini sormıycam çünkü büyük ihtimalle gözlerim dolmuştu.
-i-iyiyim sen ne diycektin?
-Geldik de o yüzden şey ettim...
Saate baktığımda beş dakika geçmiş olduğunu gördüm. Ama önemli değildi sonuçta beş dakikadan bişi olmazdı değil mi?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tuzak!
Teen FictionHer şey korkunç bir kazadan ibaret miydi? Yoksa kaza süsü verilmiş cinayetler mi vardı? Hiç bir düşmanları yokken ikizlerin ölmesi saçma değil miydi? Belki de düşman olduğu kişiler vardı? Peki ya aileleri işlemişse bu cinayeti? O zaman inanır mısı...