Aç bana kollarını,
Sar yine öyle tut bırakma
Sev beni delicesine
Kimseye verme
Canımıda yakma
Çok severim güzelim
Ben deliyim sen kusuruma bakma
Ah yanıyor yüreğim
Ne olur beni anla...Geldiğimizde topluluk halinde girmiştik. Boş bir köşe bulup yerleştik. Kızlar direk kalkıp dans etmeye başladılar ben ise oturuyordum. Her zaman kıç büyütme taraftarıyız tabikide =).
Tam o anda barbarosu gördüm yanında biri vardı ve sıkıntı şu ki onlar kavgalılardı. Yani benim bildiğim kadarıyla kavgalılardı. Barbarosun yanındaki de barışdı. Barış iyi çocuktu bir şey olduğunda bana anlatırdı ama bayadır görüşemiyorduk. Barışla göz göze geldiğimde barbarosun omzuna hafifçe vurup kalktı. Sanırım bu ben gidiyorum az sonra gelirim demekti. Bizim masaya doğru geldiğini anladım. Başını hafif sağa yatırarak bana işaret etti kafa sallayıp masadan kalktım. Kalktığım gibi barış yanımdaydı. Koluna girmem için işaret ettiğinde hemen koluna girdim. Malum ne olcağı belli olmazdı. Beraber barın arkasına doğru ilerleyip acil çıkıştan çıktık.
Hmm merdivenler hoştu. Manzarasıda güzeldi. Merdivenlere oturup barışın omzuna yaslandım.
O da hafif kafasını benim kafama yasladı " Çok kızdın mı?" hiç bir şey anlamayarak ona baktım. Bana çok kötü bir şey yapmış gibi bakıyordu "Neye?" gözlerime bakmayı bıraktı ve manzarada göz gezdirdi " Hani o zamandan beri görüşmüyoruz ya. Yoktum ya ben. Gelemedim yanına." kafa salladım ama bunda özür dilemesi gerekmezdi "hayır barış. Bunda özür dilenecek bir şey yok. Bu senin suçun değil." Barış bana döndü kafasını evet anlamında salladı "Evet. Evet bu benim suçum. Anlamadığın şeyler var deniz." Gözlerine baktım. Gözlerinde pişmanlık duygusu vardı. Kendinden nefret eder gibi bakıyordu. Bir şey yapmış olamazdı değil mi? Yapmamalıydı. En azından onun arkamdan iş çevirmemesi gerekti " Anlat o zaman barış! Anlıyım seni." Kafasını salladı "olmaz deniz yapamam!" neden böyle konuşuyordu "neden?...Bak ben.. Barış anlat lütfen!" bana baktı kararasız gibiydi tereddüt ediyordu ama neden? En sonunda konuşmaya karar vermiş olcak ki " Hiç düşündün mü, ben neden o kazadan sonra gittim?" hiç durmadan direk cevap verdim "Ç-çünkü annenler yurt dışına gitmişdi. Sende onlarla gitmen gerekdi. Şirketteki işler karışıkdı. Ve sende varisi olduğun için sen olmazsan batardı.. Barış.." o kadar hızlı ve telaşlı konuşuyordum ki. Barış bir şey yapmazdı bana zarar vermezdi. Gözlerim hafif dolmuştu " Deniz ben. Ben. Beni affeder misin?" barışa baktım. Bana ne zararı olmuş olabilirdi ki? "Affederim tabiki barış. O nasıl soru öyle!" bir an ona destek vermek için ellerini tuttum ve hafif sıktım. Derin bir nefes aldı "tamam.. tamam her şeyi söyliycem." kafa salladım. Merakla gözlerine bakıyordum belki içinde ufak bir kıpırtı görebilirim diye.
Tam o sırada kapı açıldı.
Rüzgar telaşlı ve biraz da sinirli bir şekilde içeri girmiş bize bakıyordu. Refleksle bizde ayağa kalktık rüzgar durmadan konuşmaya başladı " ya deniz sen nerdesin ya. Berke kavga çıkardı hem de bil bakalım kimle?" ona anlamayan gözlerle bakarken gözlerini barışa çevirdi ve öfkeyle "barbarosla" dedi. Barbaros kelimesini duyduğum gibi rüzgarın yanından geçtim ve içeri doğru hızlı adımlarla gittim. Barbaros bir köşede berke ise diğer köşedeydi onları tutan olmasa birbirlerine gireceklerinden o kadar emindim ki! Bir anlığına gözlerim barbarosa kaydı. Ama ben direk berkenin yanına doğru gittim tutan kişilerin hepsi tanıdıkdı berkenin yanına geldiğimde onu inceleme fırsatı buldum kaşı kanamıştı ama fazla hasarı yoktu.
Yanına çöküp yüzünü tuttum "Berke!" bana sözü vardı ve o bunu çiğnemişti ki bu sözü barbarosda biliyordu. Berke gözlerimin içine baktı pişmandı bunu görebiliyordum ama bu saatten sonra pişmalığının bir şey ifade edeceğini zannetmiyorum. Dönüp barbarosa baktım o da dalgındı, benim ona baktığımı fark ettiğinde bana bakıp sırıttı. Bilerek mi yapmıştı ! Benim berkeyle aramın bozulacağını bilerek. Ayağa kalkıp berkeye elimi uzattım. O da hafif sıktı ve sonra elimi tutarak kalktı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tuzak!
Teen FictionHer şey korkunç bir kazadan ibaret miydi? Yoksa kaza süsü verilmiş cinayetler mi vardı? Hiç bir düşmanları yokken ikizlerin ölmesi saçma değil miydi? Belki de düşman olduğu kişiler vardı? Peki ya aileleri işlemişse bu cinayeti? O zaman inanır mısı...