Ne? Bana bunu mu söyleyecekti? Yoksa.... Tanrım lütfen aklımdan geçen şey olmasın lütfen..
Hızla yerimden kalkıp merdivenlerden yeni iniyormuşçasına ayaklarımı vurarak bulunduğum kattan inip yanlarına gittim.
-Yataklarınız hazır çıkabilirsiniz."
Bana gülümseyerek başlarını sallarken o hala yüzüme bakmıyordu.
Hepsi ayağa kalkıp merdivenlere yöneldiğinde Jimin in kolundan tutarak onu durdurdum.-Biraz konuşabilir miyiz?"
Önce koluna çevirdiği bakışlarını sonra yüzüme sabitleyip kolunu ellerimin arasından aldı.
-Hayır."
Çocuklar yukarı çoktan çıkmışlardı ve onunla ikimiz vardık sadece. Merdivenlere yönelirken bu sefer seslenerek gitmesini engelledim.
-Hayatımın geri kalanını neden sensiz geçireceğim Jimin?"
Söylediğimle bulunduğu yerden geri dönmesi bir olmuştu. Bana anlatmak zorundaydı. Dilinin altında ne varsa bana söylemek zorunda.
-Sen bizi mi dinledin." Dedi sert ifadesiyle dibimde durarak.
Bakışlarımı dudaklarından zar zor çevirip bir adım geri giderek karşılık verdim.
-Kulak misafiri oldum diyelim. Bana anlatman gereken birşey olduğunu biliyorum Jimin. Ve bu herneyse ikimizi ilgilendiriyor."
Bana histerik bir gülüşle ellerini cebine sokarak karşılık verdi.
-İkimiz? Ikimizi ilgilendirdigini kim söyledi?"
Kırılmıştım. Beni görmezden geldiği yetmiyormuş gibi birde birlikte hiç olmamışız gibi konuşuyordu.
-Az önce öyle demiyordun ama? Bana söylemekte zorlandığın şey herneyse, o yüzden mi böyle davranıyorsun?"
Ellerini cebinden çıkarıp göz temasını kesmişti benden. Rahatsız olmuştu. Haklıydım çünkü. Bana bu şekilde davranmasının bir nedeni vardı. Ve o her neyse söylediği cümlenin altında yatıyordu.
-Yok öyle birşey. Uydurmayı kes."
Yüzüme bakmadan giderken hızla kolundan tutup önüne geçerek gitmesini engelledim. O ise benimle göz teması kurmamak için fazlasıyla direniyordu.
-Yüzüme bak Jimin."
Sessizdi ve göz ucuyla bakıyordu. Hayır bana tamamen bakmalıydı.
-Yüzüme tam bak."
-Ne var." Sesini yükselterek sert bakışlarını dikti gözlerime.
-Bana nedenini sonra değil şimdi söylemeni istiyorum."
-Sana birşey söylemeyecegim. Şimdi bırak beni!"
Hızla tuttuğum kolunu beni kenara iterek bıraktırmasiyla kendimi yerde bulmuştum. Ağıran kolumun üzerine düştüğümü sancılanmasıyla fark etmiştim. Zaten ağrıyordu birde üzerine düşmemle ağrıyı daha da çok şiddetlendirmişti. Yerimden doğrulup kolumu ovuştururken ağzımdan çıkan inlemelere engel olamamıştım.
-Jennie? Iyi misin?"
Endişeli sesinin kulaklarıma dolmasıyla afallayarak suratına baktım. Gitmemişti...
Ona birşey söylemeden kolumdan tutarak ayağa kaldırmıştı beni. Bana kötü davranıyordu ama birsey olunca dibimden ayrılmıyordu. Bu durum iyi mi kötü mü anlayamıyorum.
-Kolunun üzerine mı düştün?"
-Evet ama önceden beri ağrıyordu. Ve şimdi dokununca şiddetli ağrı oluyor.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY ÇOCUĞU |Jennie&Jimin| [Tamamlandı]
Novela Juvenil"..Söz veriyorum kendi zehrimi sana bulaştırmayacağım Ayın Kızı.."