4. İtiraflar

33 3 0
                                    

Eve adım attığım andan itibaren duvarlar üstüme üstüme gelmeye başlamıştı, kendimi çok büyük stres altında hissediyordum. Hayatımda ilk defa böyle ciddi bir şeye şahit olmuştum ve ne yapacağımı ne edeceğimi bilemez haldeydim. Blaine bunu hakedecek hiçbir şey yapmamıştı, bunu kimse hiçbir koşulda haketmezdi zaten. Aldatmak korkakların işiydi ve Dane tüm kötü sıfatların vücut bulmuş haliydi gözümde. Aslında Blaine ona karşı fazla bile iyiydi, bize davrandığından çok daha sakin ve ılımlı yaklaşırdı ona, yanında başka biri olurdu resmen ama biz hiç ona karışmadık ve istediği şeyi istediği şekilde yaşayışına saygı duyduk. İlişkilerinin çok da köklü ya da uzun süreli olduğu söylenemez açıkçası, birinci yılımızın sonlarına doğru Blaine'in Modern Danslar'daki partnerinin bacağı kırıldığı için eş bulması gerekti ve bireysel çalışan Dane için bu fırsat doğmuştu ve her şey bu şekilde başladı yani yaklaşık 5-6 ay olmuştu en fazla. Ne olup bittiğini biz daha anlayamadan Blaine kendini kaptırmıştı, her zaman çok tatlı dilli biri olduğunu ve onun kanına girdiği söylerdi, şimdi neden bu şekilde düşündüğünü daha iyi anlıyordum, tam bir şeytandı. Ama bize karşı hiçbir samimiyeti olmamıştı çocuğun, bizi görmezden geldiği bile söylenebilirdi. Blaine bizim yanımızdayken asla yanımıza gelmezdi, bizi tanıştırmak için güç bela kafeteryada hepimizi oturtmuşluğu vardı ama bu buluşma Blaine'in çabalarına rağmen hiç iç açıcı geçmemişti, bizim eve gelmişliği de sayılıydı ve zorla verdiği selamından fazlasını görmemiştik ondan, asıl soğuk olan oydu, aptal! Hakkında fikir yürütebilecek kadar şey bile bilmiyordum aslında, hatta daha dün tanıştığım Matty'i bile daha iyi tanıyordum, ta ki düne kadar. Elbette beni ya da Ann'i sevmek zorunda değildi, Blaine bizim en yakınımız olsa bile bizimle arkadaş olma zorunluluğu yoktu, ama onun resmen kaba ve aşağılayıcı tavırlarına rağmen Blaine onun yaptıklarında hiçbir zaman kusur görmezdi, hep yanlış anlaşıldığını düşünürdü ya da utandığını söylerdi, utanmak öyle olmazdı bunu benden biliyor olması gerekirdi. Yine de hiçbir zaman ağzımızdan bir tanecik kötü cümle çıkmamıştı, benim de Ann'in de; onu asla yargılamadık, her zaman onun mutluluğuydu bizim için önemli olan, kararlarına da her zaman saygı duyduk. Zaman zaman o gelmek istemediği için Blaine onun evine giderdi, onlar için yemek yaptığım, tatlı yapıp gönderdiğim çok olmuştu, Blaine'in mutluluğu bozulmasın diye uğraştım sadece, arkadaşlarının köstek olduğunu düşünmesinden korkuyordum çünkü konu o olunca Blaine bir garipti. Hepsinin sonucunu gördük işte, hepimizin topluca çabalarının sonucu neydi? İhanet, aldatma, kandırma, adi pislik.

Kafamda binlerce düşünceyle kendimi banyoya attım, hareket ettikçe oluşturduğum rüzgarla birlikte titremem daha da artıyordu, hayatımda hiç bu kadar üşüdüğümü hatırlamıyordum. Yol boyunca aklım başımda olmadığı için ıslaklığı, soğuğu hep görmezden geldim, ama şimdi acısı fena halde çıkıyordu. Ayaklarım artık hissizleşmişti, botlarım su içinde kalmış olmalıydı ama farketmemiştim, ellerim de buz kesmişti ve titriyordu, küveti doldurmak için sıcak suyu sonuna kadar açıp hızla üzerimi çıkardım ve sonunda kendimi sıcacık suyun kollarına bıraktım. İşte o an öyle bir rahatladım ki üzerimdeki yükün yarısı hafiflemiş gibi hissettim. Sıcak suyu her zaman çok sevmişimdir, hele o kadar da üşümüşken içime yayılan huzur tarif edilemezdi. Titremekten kasılan tüm kaslarımın yavaş yavaş gevşemesine, rahatlamasına izin verdim ve keyfini çıkardım. İşte şimdi sağlıklı kafayla düşünebilirdim her şeyi. Matty'nin dedikleri aklıma geldi ne yapacağımı düşünürken, çok haklıydı, Blaine'i iş işten geçmeden kurtaracaktım ve bu çok büyük bir şanstı, hiçbirimiz hiçbir şey bilmiyor olsaydık neler olacaktı? Blaine kandırılmaya devam edecekti ve çok daha fazla üzülecekti, ben bunu ortaya çıkarabildiğim için mutlu bile olmalıydım. Hem o çocuğu asla sevmemiştim zaten, Blaine'in ondan kurtulması hepimizin işine gelirdi, ama canının yanmasını istiyordum, yaptığı pisliğin cezasını çekmesini istiyordum, Blaine'e hesap vermeliydi, rezil olmalıydı.

Utançla DansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin