bad choice

610 33 12
                                    

Bir seneden fazla bir süre... Belki bir çoğunuz unuttunuz veya artık burada değilsiniz. Ve bende bu hikayede yaşanmış olayları yaklaşık 3 sene önce yaşadım. Tekrardan anmak yaramı,pişmanlığımı ya da duygusal anlamda beni tekrardan kötü etkiler mi bilmiyorum. İçinde bulunduğumuz pandemi ve acaba ''wattpad'e noldu?'' merakımdan dolayı yeniden buradayım.Yarım bıraktığım bu hikayeleri tamamlamayı bir sorumluluk olarak görüyorum. Umarım her şey güzel olur. Hikaye ruhuna girmek için böyle bir bölüm yazdım. Bazı karakterlerin adını değiştirdim. İleride karışıklık olmasın diye bilgilendirmek istedim.

Grace.

Yaklaşık bir haftadır kendimi iyi hissetmiyordum. İçinde bulunduğum durum beni düşünceli,dalgın ve yorgun bir hale getirmişti. Hiç bir şeyden zevk almıyordum. Bu depresyon ya da aşk acısı değil biliyorum. Yanlış zaman yanlış ilişki ve yanlış kişiye bir şeyler hissetmenin vermiş olduğu duygu haliydi. Ne yazık ki insanlardan kaçtığım gibi iç dünyamdan kaçamıyordum.

Evet.

O günden sonra hayatındaki tüm insanlardan kaçıyordum. Bu kimi zaman fiziksel olmasa da duygularımı ve düşüncelerimi çevremdeki tüm insanlardan saklıyordum. Angel,Jess,Ashton...Zayn.

Bu çok alçakçaydı.Ashton. Karaktersiz sapık ruhlu pislik.Kahretsin.

"Burada olacağını tahmin etmemiştim."

Boş ve anlamsız bir şekilde baktığım kitabımdan kafamı kaldırıp karşıma oturan kişiye baktım. Jess.

"Kütüphaneyi sevmezdin."

Evet. Kitapları severdim hemde çok fakat kütüphanedeki gergin ve otoriter ortamdan çabuk sıkılırdım. Evde, parkta ya da daha rahat sessiz bir ortamda çalışmayı daha çok severdim.

"Biraz değişiklik olsun istedim."

Yalandı. Ashton'ı görmek istemiyordum. Ona göre en son ilişkimizi arkadaşça sonlandırmıştık fakat son öğrendiklerimden sonra bu imkansızdı. Bu yüzden onun okulda en son uğrayacağı -hatta uğramadığı- yerlerde yaşantıma devam ediyordum.

"Son bir haftadır değişiklik arıyorsun sanırım."

Sitemliydi. Haklıydı. Bir puşt yüzünden hayatım şekilleniyor ve değişiyordu.

"Belki sanırım."

Jess'in daha fazla soru sormamasını sağlamak için önümde hangi sayfada olduğumu bile bilmediğim kitabıma geri döndüm. Bir süre kimseyle konuşmak istemiyordum. Üç ay içinde yaşadığım olayları hazmetmem lazımdı.

"Yemek yedin mi? Halsiz ve şey biraz solgun görünüyorsun."

Öğlen yemek yememek için sabahları iyi beslemeye çalışıyordum.Protein ağırlıklı bir kahvaltı beni son derse kadar tok tutuyordu. Acıktığımda ise atıştırmalıklarla geçiştiriyordum, fakat son zamanlarda iştahım olduğu söylenemezdi.

"Yiyorum. Yani yemek yedim. Sadece hava değişikliği olmalı."

Aslında biraz da beslenme sorunum vardı. Bu zamana kadar hiç bir arkadaşım kilom hakkında olumsuz bir şey söylememişken bile hayatımda diyet ya da söylerken daha iyi hissettiğim sağlıklı beslenme kavramı vardı. Ashton hayatıma girdiğinden beri daha çok dikkat etmeye başlamıştım.. Aslında kilom gerçekten normaldi fakat biri kilonuz hakkında yorum yaptığında ister istemez bir takıntı haline gelebiliyor, sorunum buydu. Tanrım. Ashton gerçekten beni her anlamda kötü etkiliyordu. Neden bu kadar devam etmesine izin vermiştim ki?

other boy • zmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin