Bilinmeyen Numara:Frida Kahlo'nun bir sözü vardır.
Bilinmeyen Numara:Bilir misin Demir?
Bilinmeyen Numara:"Sevgi basitti.Karmaşık olan bizlerdik"
Bilinmeyen Numara:O yüzden Sevdiğim,
Bilinmeyen Numara:Artık basitleş.
Bilinmeyen Numara:O karmaşık duy...
İnsanlardan nefret etmemde ki en büyük sebep,hayatlarından nefret ediyor oluşlarıydı.
Ben hayatımdan nefret etmiyordum. Edemezdim.
Dünyadan nefret ediyordum,üstünde ki insanlardan.
Kimsenin hayatını yoldan geçerken bacağınıza sürtünen bir dal, peşinizden ayrılmayan kediler, yabancı arabalara havlayan köpekler,evden çıkarken mutfakta masanın üzerinde duran sepetteki bir elma, size hayat veren bir su mahvetmemiştir.
Sizin hayatınız mahvedenler,insanlar.
Sevdiğinize çarpan arabayı insanlar sürüyor.
Tecavüzleri,tacizleri,şiddeti insanlar yapıyor.
Dünyanın üzerinde yürüyen 4-2 bacaklı konuşamayan canlılardansa, iki bacaklı akıllı(!) varlıklardan nefret etmeyi tercih ediyordum.
İnsanlardan nefret ediyordum. Ama ondan değil. Onun masmavi gözlerinden değil. Beyaz sıralı dişlerinden değil. Sarı saçlarından değil. Bakışlarından değil.
Sırf ona yararımın dokunması için aldığı bir nefes olabilirdim.
Gözleri mesela,betimlemelere yetmez.Masmavi,ama ağlayınca yeşil gözlerini anlatamazdım. Gülünce kısılan gözlerini,Gözlerimiz birbirine deyince gördüğüm bakışlarını..Hele ki o bakışlarını...
Hissettirdiklerini anlatamazdım.
Gülmezdi o hiç.Bir kere ağladığını görmüştüm. Gözlerinden bir ifade okunmazdı.Çok dikkat çekerdi bu yönüyle. Okula her zaman uyumamaktan göz altları morarmış bir şekilde gelirdi.Bazense kaşı dudağı patlak bir şekilde.
Siyah hırkasının şapkasını takar, kimseyle konuşmazdı.
Ama Kağan..O, Yağmurum'u değiştirmişti.Gülüyordu,kahkaha atıyordu.Gözlerinin altı hafif mor gelmiyordu okula.Gözlerinde anlamadığım ifadeler geçiyordu bazen bana karşı.
Ben değil,O Yağmur'u canlandırmıştı.
Olsun dedim hep,o mutlu olsun başka bir şey önemli değil.Ve hiçbir zaman da olmayacak.
Gözleri yine gözlerime değdi.Doluydu gözleri.Alt dudağını dişlerinin arasına almış,üst dudağını sarkıtıyordu.
Ağlarken bile güzeldi her şeyiyle.
Gözleri mavi ile yeşil arasında geliyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kafasını geriye attı.Omuzları hızla inip kalkıyordu. Kağan'ın geldiğini görünce hemen gözlerini sildi ve gülümsedi.
Kalbimin kırık parçaları,boğazıma saplandı.
Ben ağlıyordum onun yerine.Benim gözlerim doluydu. Boğazım düğümlüydü.
Son bir kez baktım sarı dalgalı saçlarına.Sonra yavaşça kalktım banktan. Yanıma yanaşan İris'i hafifçe ittirdim.