PRENSES KAKYUU'NUN AĞZINDAN
Aaah, hava bugün o kadar güzel değil sanki üzüntülü olaylar olacakmış ta onun habercisiymiş gibi. Her neyse üç ışık ile birlikte kırlarda piknik yapmak istiyorum.
BİR VAKİT SONRA/YAZARIN AĞZINDAN
Akşama doğru Prenses Kakyuu ve üç ışık eve gitmek için eşyaları topluyorlardı ki gökyüzü değişmeye başladı. Bunu gören Prenses Kakyuu ve üç ışık şaşkınlıktan gökyüzüne baktılar. Gökyüzünde Ay ile Güneş birlikteydiler. İki dakika sonra da Prenses Kakyuu'nun önüne gürültülü bir şekilde bir şey düştü. Üç ışık hemen Prenses Kakyuu'nun önünde savaş pozisyonunda toz bulutunun geçmesini bekliyorlardı fakat toz bulutu kalkınca gördükleri şeye daha doğrusu kişiye şaşkınlıkla baka kaldılar. Önlerinde kraliçe halindeki Lucy duruyordu. Ama bir tuhaflık vardı. O da Lucy hiç mutlu değildi daha doğrusu hıçkırarak ağlıyordu. Prenses Kakyuu endişelenip Lucy'nin önünde diz çöktü ve konuşmaya başladı.
Prenses Kakyuu: Serenty ne oldu lütfen bana anlat ama dur ilk önce saraya gidelim. Seiya, Taiki ve Yaten hemen arabayı hazırlayın.
Seiya, Taiki ve Yaten ne yapacaklarını bilmeden ve şaşkınca hemen arabayı hazırladılar. Serenty'i zor da olsa bir şekilde arabaya bindirdiler. Piknik yaptıkları yer saraya çok uzak olduğu için Serenty yolda ağlayarak yorgunluktan uyuya kaldı.
O SIRADA AY KRALLIĞINDA
Kraliçe Selenty ve diğerleri konuşurken acele ile koruyucu savaşçılar kokuyla odaya dalıp konuşmaya başladılar.
Sailor Venüs: Kraliçem kabalığımızı bağışlayın fakat çok acil bir şey oldu.
Kraliçe Selenty: Ne oldu Venüs?
Sailor Venüs şaşkınlıktan ve korkudan titrerken konuşamadı ve onun yerine Sailor Uranüs konuşmaya başladı.
Sailor Uranüs: Kraliçe Prenese Serenty AY'ın kutsal kılıcını almış ve ortadan kaybolmuş ne zaman nasıl gittiğini bilmiyoruz her zaman yanındaydık sadece kutsal kılıcı yerine tekrar kutsallaşması için koymuştuk başka bir şey yok. Sizden çok özür dileriz.
Tüm savaşçılar Kraliçe Selenty'nin önünde eğildi ve tepkisini beklediler. Kraliçe Selenty ve diğerleri ise şaşkınlıktan ne diyeceklerini bilemediler. Daha sonra ise Kraliçe Serenty çok olmasa da biraz sinirli ve düşünceli bir şekilde konuşmaya başladı.
Kraliçe Selenty: Çabuk olun ve galaksinin her yerine askerleri yollayın. Savaşçılar siz onu iyi tanıyorsunuz nereye gitmiş olabileceği ihtimallerinin yüksek olduğu yere gidin. Çabuk olun büyük ihtimal bizim konuşmamızı duydu ve yaptığı şeye bakacak olursak kendini öldürmek istiyor olabilir.
Bunları duyan kişiler şaşkınlıktan ve korkudan titremeye başladı. Luna ve Nash ise ağlamaya başladı. Bu sırada Mastem Makarov konuşmaya başladı.
Master Makarov: Nasıl duymuş olabilir ki duysa bile neden kendini öldürsün bunda bir gariplik yok hafızası daha tamamen gelmedi Natsu'nun bu kendini öldürmesi için gerekli bir sebep bile değil ki.
Dedi Master Makarov herkes ona hak verirmiş gibi kafalarını salladı. Kraliçe Selenty de bu soru beklermiş gibi direk konuşmaya başladı.
Kraliçe Selnty: O herşeyi duyup hissedebilir çünkü bu Galaksi onun bir parçası bir yere birşey olsun direk vücüdü ve zihni de hasar alıyor....
Herkes Kraliçe Selenty'nin dediklerini şaşkınlıkla ve pişmanlıkla dinliyorlardı. Çünkü.......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Fiore Krallığı
RomantikFiore Krallığı büyüsüz bir krallığa yenilmişti... NOT: LÜTFEN YORUM YAPMAYI UNUTMAYINIZ OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM... (ASKIYA ALIYORUM AMA YİNEDE OKUYUP BANA BU VE DİĞER BAŞLADIĞIM HİKAYE İLE İLGİLİ YORUMLARINIZI AÇIKLAMALARIMIN ALTINA YAZMANIZ...