Lucy: Evet Jellal ilk olarak nasıl buradayım onu merak ediyorsun değil mi?
Ben: Evet
Lucy her şeyi anlatır.
Lucy: İşte böyle ben sana kart yollayacağım sen de o zaman benim o prenses adımı ve benim gemimin ismini söyledim mi gelirsin. işte bu bizim konuşmamız için.
Elime madalyon gibi bir şey verdi ben de onun kapağını açtığım anda bana 'PRENSES SERENTY' aranıyor dedi. Ben de bekledim ve Lucy'nin şuan ki hali hologram olarak yansıdı. Bir de onun eline baktım onda ki madalyonda da benim o an ki halim hologram şeklinde vardı. Ben konuşma aletini incelerken Lucy konuşmaya başladı.
Lucy: Evet şimdi sana bunu ve bunu veriyorum bak şimdi bu aylı olan benim gemime gelebilmen için ve bu güneşli ise istediğin zaman yer diyara gelebilmen için ha bir de bu pelerini al. Yer diyara geldiğinde bunu giy ve beni ara öyle loncaya gir. o zaman ben seni pelerin olsa bile görebilirim ve sana yardımcı olabilirim.Şimdi bu haplar gelişmiş başka büyüsüz dünyalar var biliyor musun? Evet hayatlarında büyü nedir bilmiyor bütün dünya burada sadece gene bir kısmında büyü var ve biliniyor. Ama diğer ki dünyalarda ise büyü onlar için çizgi film gibi aynı şimdi ki senin dünyan gibi ve insanlar orada beyinlerini kullanarak teknolojiyi geliştirmişler. Ve bu haplarda onların neler yaptığı ve nasıl yaptığını gösterir bir tane içersen. İşte bu kadar şimdi gitmeliyim eğer loncayı görmek istersen beni ara sana gösteririm haa bir de bu teknoloji paylaştığım için arada sırada buraya geleceğim ona göre tamam mı? Şimdi gitmem gerek görüşürüz.
Lucy kendi dünyasına geçen portal açabilmesi için şehrin ortasına gitmesi gerekiyormuş ve şansıma buradan şehrin ortası çok net görülüyor ve duyuluyordu. ben de pür dikkat ona baktım ve dinledim.
Lucy şehrin ortasına geldi ve durdu. Herkes ona bakmaya başladı. Lucy asasını kaldırıp konuşmaya başladı.
Lucy: Umarım güzel ve barış sever bir şekilde teknolojinizi geliştirirsiniz.
Dediği anda bana ve herkese baktı ve gülümsedi. Daha sonra arkasında dört kız belirdi bir şeyle fısıldadı. Ve etrafından ışık çıktı. Sonrada yani ışık kaybolunca gitmişti. Ben de onun arkasından gülümseyerek lonca işaretini yaptım.
*FLASHBACK SON*
Herkes anlattıklarım üzerine şaşkınca bana bakıyorlardı. Ben de onların bu halini görünce gülmeye başladım.
YAZARIN AĞZINDAN
O sırada karanlıktan çıkan kişiler içindekilere hiç kimse inanamadı. ve hep bir ağızdan konuşmaya başladılar.
Fairy Tail Loncasındakiler: Bİrinci , Ultuer ve sende Ul olmalısın ama siz ölmüş olmalıydınız na-
Onların sözünü Lucy kesti ve konuşmaya başladı.
Lucy: Evet onları ben dirilttim tek tek biraz zor olsa da diriltme-
Sözünü bitiremeden başı döndü ve yere diz çöktü bunu göre Luna ve Nash hemen annelerinin yanına gidip iyi olup olmadığını sordular fakat Lucy onları ittirip şöyle konuşmaya başladı nefes almakta zorlandığı için kısık bir sesle konuşmaya başladı.
Lucy: Benim yanıma yaklaşmayın şuan da çok tehlikeli. Natsu çocukları al ve eğer saldıracak olursam hemen beni öldür tamam mı?
Lucy bunları dedikten sonra nesefleri hızlandı ve başka bir forma dönüştü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(İŞTE BÖYLE OLDU)
Dönüştükten sonra kendini tutmaya çalıştı fakat olmadı ve konuştu.
Lucy: Hayır olmuyor ne yapacağım ben Natsu herkesi koru olmuyor...... ABİİİİ
Lucy abi diye bağırınca karşısında bir adam belirdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(BU İŞTE ONUN ABİSİ)
Abisi önüne gelerek boynunu açtı. Lucy'nin gözleri kıpkırmızı oldu ve 'KAAAN' diye bağırarak abisinin kanını içti ve eski haline geri dönebildi. Herkes onlara bakarken Lucy abisine teşekkür etti. Ve abisi gitti. Herkes Lucy'den bir açıklama bekliyordu.
Lucy: Hey o şekilde bakmayın hala daha benliklerimi kontrol edemiyorum o yüzden de bazen oluyor ama hepsinde değil sadece iki tanesinde oluyor onları da şatoda bir ay içerisinde kontrol ederim merak etmeyin bir ay sonra bir daha böyle bir şey tekrarlanmaz.
