HAYATIM MÜZİK

*15*

 

 Bu bölümü 14. Bölüm ile birlikte yazmıştım. Okul açıldığı zaman yazmakla zaman kaybetmeyeyim diye. Multimedia: Derin ve Çağrı olarak düşünün.  Playlist:5SOS/ She Looks So Perfect. Bu şarkı benim için çok özel çünkü bu şarkıyı dinleyip 5sosfam olmuştum :3

    Bölüm ithafı @Busrayurdagul 'a gelsin. Hunter gardaşım asdfghjk

     Ne yapacağız şimdi? Terden yüzüm ıslanırken Çağrı gözlerini kapatmıştı. Hızlı hızlı nefes alıyordu. O sürtük yüzünden imana gelmiş bizi görmemesi için dua ediyordum. En azından biriyle ilişkisi olduğunu artık biliyorduk. Bu bile Doğa’ya karşı oynayacağımız oyunda bizim için bir avantaj. Tabi buradan görünmeden çıkıp o avantajı kullanabilirsek. Doğa sesli bir şekilde gülerken açılan kapının sesini duymuştum. İçeri gelmişti. Göz kapaklarımı sert bir şekilde birbirine bastırırken buradan çıkmak için dua ediyordum.

‘Sonunda gelebildik.’ Ses tanıdık gelmişti. Evet bu Buğra’ydı. Çok eminim bu oydu. Çağrı’nın tezinin doğru olduğunu anlayınca sevindim ama aklıma hâlâ Doğa’nın odasında olduğumuz gelince sevincim kursağımda kaldı.

‘Gelsene buraya.’diyen Doğa’nın sesi yüzümü tiksintiyle buruşturmama neden oldu.

‘Beni fazla oyalama. Dayanamıyorum.’

‘Gel o zaman.’ Ahh iğrençlikte yeni bir çağ atlamış sadece bununla da kalmamış iğrençlikler ülkesinin yönetimini de ele almışlardı.

‘Ama bu sefer farklı olsun istiyorum. Şarkı açayım mı?’diyen Doğa’nın sesi ve cevap beklemeden müzik kategorisine girmesi için sağır olmak gerektiren kendileri gibi bir şarkı açtı.

‘Dur dur 5 Seconds of Summer aç. Derin’in en sevdiği grup.’ Buğra’nın delici bakışlı mavi gözlerini hayal edebiliyordum. En azından saklandığım yerde en sevdiğim gruptan bir şarkı dinleyebilecektim.

‘Tamam.’deyip şarkıyı açtı ve sesini biraz yükseltti.Luke’un huzur dolu sesi kulaklarıma dolarken bir gevşeme hissettim.

‘Derin’dedi Çağrı çaresiz bakışla atarak.

‘Efendim.’

‘Kollarını boynuma dola. Hemen.’ Emir verici ses tonunu umursamadım.

‘Neden?’

‘Burası çok küçük sığamıyorum. Kollarımın çürüdüğünü hissediyorum. Kollarını boynuma dola ve olabildiğince bana yapış. Sen zayıfsın diye bir şey olmuyor ama benim  gibi olsaydın o zaman sorun olurdu. Bana sarıl ki senden açılan yerle biraz rahatlayayım.’dedi arada sırada durup dinlenerek. Aynı zamanda yan durarak yerini genişletmeye çalışıyordu. Kaslı bir vücudu olduğu için sığamıyordu. Mecburen dediğini yapmak zorundaydım çünkü perişan görünüyordu. Kendini büzüyordu ve terden sırılsıklam olmuştu. Gözleri hâlâ kapalıydı. Kollarımı boynuna doladım ve ona olabildiğince yakınlaştım. En azından biraz yer açılmıştı ve Çağrı kollarını hareket ettirebiliyordu. Çok geçmeden o da ellerini belime doladı ve orada öylece sarılı bir şekilde durduk. Bu olduğundan fazla yakınlık beni rahatsız ediyordu. Çağrı’nın nefesi belirli bir düzene girdikten sonra :

‘Nasıl çıkıcaz buradan Çağrı?’dedim yüzümü boynuna gömdüğüm için çıkan fısıltı ve başka garip sesler karışımı bir şeyle.

‘Bilmiyorum.’diye fısıldadı bana. Şarkının sesi yüksek olmasına rağmen içeriden gelen iniltileri ve kıkırdamaları bastıramıyordu. İçimde iç organlarım bu iğrençlik yüzünde iflas ederken yüz kaslarım çoktan bunu yapmıştı bile.