SMERALDO +18

0:7/ BİP DAMLA SU İÇİN BİR GÖZYAŞI

Yalanlara inandık biz, en iyi çözüm yolunu bu siyah, lekeli yalanlarda bulduk. Ama gerçeği hep unuttuk. Bir gün tüm çıplaklığıyla karşımızda bize hesap soracağını unuttuk..
G. P.

DÜZENLENDİ 🕯

"Biraz su !" Diye tekrarladı soluk soluğa kalan Quasimodo.

Yanında boynuzları yaldızlı beyaz bir keçi bulunan kızın elinde bir tef vardı.

Quasimodo' nun gözleri parladı. Bu, dün gece kaçırmaya çalıştığı Çingene kızıydı, şu anda çektiği cezaların nedeninin o kargaşa olduğunu belli belirsiz sezebiliyordu; aslında yanılıyordu ,aslında sağır olması ve bir sağır tarafından yargılanmasından dolayı cezalandırılmıştı. Onun da intikamını almaya geldiğinden , diğerleri gibi kendisine bir darbe indireceğinden emindi.

Onun hızla merdiveni çıktığını gördü. Öfke ve sıkıntıdan tüm soluğu kesiliyordu. Teşhir direğini devirebilecek güce sahip olmayı istedi ; gözlerindeki şimşek yıldırıma dönüşse Çingene kızı sahanlığa çıkamadan toz haline gelebilirdi.

Kız hiçbir şey söylemeden kendisinden kurtulmak için boşuna bir çabayla kıvranan mahkuma yaklaştı ve belinden çıkarttığı matarayı yavaşça sefilin kurumuş dudaklarına uzattı.

O anda ,şu ana kadar hep kuru kalmış ve alevler saçan bu gözlerden iri bir damlanın şekilsiz ve uzun süre umutsuzlukla kasılmış bu yüzün üzerinde yavaşça süzüldüğü görüldü. Belki de bu, bahtsızın döktüğü ilk gözyaşıydı..."

İnsanlar budala varlıklardır. Bir yardımı neden çok görürler ki? Muhtaçların haline neden katıla katıla gülerler? Belki bir gün kendileri de o duruma düşecekler. Ama anlık eğlence der geçerler. Başkalarının acısı nasıl oluyor da bizim eğlencemiz oluyor aklım almıyor?

Verdiğim sözü tutmak için başlamıştım kitabı okumaya ama beni çekti içine. Resmen mahkum etti. Derin bir iz bıraktı ruhumda. Beni yaraladı adeta...

Kitabı kapattım ve yatağıma yattım. Uykum gelmişti. Bu günü düşünerek uykuya daldım. Okuldan çıkınca ilk işim bir kitapçıya girmek oldu. Aldım kitabı ve babamın şoförünü beklemeye başladım ve birlikte eve geldik. Kitabı okumaya başladım saatler sürdü ama değdi. Tamamını okumadım ama bu kadarı bile beni derinden etkilemişti. Sonunu merak ediyordum. Nasıl bir son yakışırdı böyle bir kitaba tahmin bile edemiyordum...

*********

Sabah uyandığımda usulca yatağımdan kalktım. Uykumu almıştım ve dinçtim bu sabah. Okul kıyafetlerimi hazırladım ve duş almak için banyoya gittim. Uzun bir duşun ardından banyodan çıktım ve okul kıyafetlerimi giydim. Saçlarımı iyice kuruladım ve balık sırtı ördüm. Son olarak alt kata annem ve babamın yanına kahvaltı için gittim.

"Günaydın tatlı meleğim."

Diye şakıdı. Tabi annem de babamı kıskanarak,

"O benim tatlı meleğim! Değil mi bebeğim?"