Herkes arabadan indi, bizimkiler yan yana durmuş kalacakları yeri izliyordu. Weise ise gözlerini Sinan'ın üzerine dikmişti. Kendini zor tutuyordu, Sinan'a çok sinirlenmişti. İrem'le arasında bir şey yoktu, neden bu kadar sinirlendiğini bilmiyordu, aslında biliyordu ama korkuyordu, sevmekten... Sevdiğini söylemekten...
"Oha lan çok güzel mekanmış!"
"Evet ya gerçekten çok güzel."
Weise hiç tepki vermeden Sinan'ı izlediği için Cem'i duymaz.
"Weise, iyi misin? Weise?"
"Efendim?"
"Otel diyoruz çok güzel değil mi?"
"Aynen, çok güzelmiş"
"Bir sorun mu var?"
"Yoo, sorun yok."
"Tamam, geçelim mi?"
Hepsi birlikte Mert'in ekibinin yanına gittiler. Bütün ekip otele girdiler.
Mert Weise'e dönerek,
"Weise biz bütün odaları falan ayarladık abi. Şöyle vereyim ben anahtarları..."
Mert herkesi ikili üçlü gruplara ayırıp anahtarları verdi. Herkes anahtarını alınca Weise küçük bir bilgilendirme yaptı.
"Arkadaşlar hepiniz whatsapp grubunda varsınız akşam yazabilirim veya bireysel konular için yanınıza gelebilirim hepinize iyi dinlenmeler yarın için hazırlıklara başlayabiliriz."
Bu kısa bildiriden sonra herkes odasına çekilip eşyalarını yerleştirdi. Mert, Weise ve Cem aynı odada kalıyordu.
"Oh be, sonunda rahat bir yer buldum. Sabahtan beri otobüs, minibüs..."
"Hemen yayılma oğlum şu ekipmanları çıkar da yarın kullanacklarımızı seçip hazırlayalım."
"Off, Weise bi sal ya. Yaparız onları daha çok vakit var yarına. Ne bu iş sevdası?"
"Cem, yatmaya mı geldik abi?"
Weise sinirleri bozulduğu için Cem'e biraz fazla sert çıkışmıştı, tabi bunun farkında değildi...
"Oğlum tamam lan alt tarafı beş dakika dinlenelim dedik. N'oluyo oğlum sana geldiğimizden beri bir garipsin?"
"Yok bir şey tamam. Sen dinlen, ben aşağıya iniyorum hava alacağım biraz. Kusura bakma."
"Tamam önemli değil."
Weise bahçeye çıkıp bir köşeye oturdu, kafası çok doluydu film çekimini düşünmek istiyordu ama aklı hep o konudaydı...
(Kızların odasında)
İrem, Buse ve az önce tanıştıkları oyuncu kız... Üçü aynı odada kalıyordu. Buse mikrofonun ve ses kayıt cihazının son kontrollerini yapıyor, yarın için hazırlanıyordu. İrem yarın çekilecek sahneler için kostümleri belirliyordu. Diğer kız, bu arada kızın adı Naz, duştan çıkmış üzerinde bornozla içeriye girdi. İrem ve Buse Naz'la sohbete başladılar, geniş kapsamlı olarak birbirlerini tanıdılar.
Weise bahçede oturuyordu kendi kendine konuşmaya başladı.
"Off, ayıp ettim çocuğa ya."
Cem'in ona kızmayacağını biliyordu ama yine de az önceki tartışma keşke hiç yaşanmasaydı diye düşünüyordu. Biraz dinlendi, senaryoya göz gezdirdi ve yarın çekilecek sahnelerin planlarını son kez kontrol etti birkaç kişiyle yarınki çekim için konuşması gerekiyordu bu yüzden önündeki dosyaları toparlayıp çantasına attı ve otele doğru yürümeye başladı.
(Erkeklerin Odasında)
Mert Cem'e dönerek;
"Cem takma kafana Weise öyle demek istemedi. Üzerindeki sorumluluklar yüzünden biraz gergin sanırım."
"Yok oğlum ya ben çoktan unuttum, biz arada tartışırız böyle."
"Ha, sorun yok o zaman. Tamam."
"Aynen. Bu arada, ben birazdan kameraları hazırlayacağım gimbalin ayarını falan yapacağım, sen de Weise'i bul küçük bir keşif yapın. Yarın seti kuracağımız yeri bir önceden görmüş olursunuz."
"Doğru diyorsun, ben çıktım o zaman sana kolay gelsin."
"Eyvallah sağol."
Mert odadan çıkıp Weise'i arar.
"Alo Weise nerdesin?"
"Otele giriyorum şimdi bahçedeydim, n'oldu ki?"
"Bir şey olmadı, sen hiç girme otele ben aşağıya geliyorum şimdi."
"Tamam bekliyorum o zaman"
Weise telefonu kapatıp kapıdan geri döndü, Mert de merdivenlerden hızlı hızlı inip Weise'in yanına geldi.
