Weise'le Mert ormanın içine doğru yürüyordu.
"Mert nerye gidiyoruz?"
"Yarın çekim yapacağımız yere gidiyoruz, Cem önceden bir gidin bakın dedi."
"Tamam."
Beş dakika yürüdükten sonra filmi çekecekleri yere ulaştılar. Ormanın ortasında, nisbeten düz sayılabilecek güzel, dinlendirici bir yerdi. Yarım saat süren bir inceleme yaptılar senaryoya uygun şekilde bir yer belirleyip malzemelerin, dinlenme yerinin ve daha bir sürü şeyin nereye koyulacağını hesaplayıp not aldılar... Çekim için her şey neredeyse hazırdı sadece Weise'in bir kaç kişiyle daha görüşmesi gerekiyordu.
"Mert, akşam olmadan otele dönelim. Küçük bir toplantı yapmamız lazım."
*Elindeki kağıda bir şeyler yazarak cevap verdi.
"Tamam dönelim işimiz bitti zaten."
Hızlı adımlarla otele geri döndüler. Mert bu işi ilk kez yapmıyordu daha önceden deneyimliydi, bir kaç festivalden de ödül almıştı ama Weise ilk defa yönetmenlik yapıyordu. Daha önce birçok kez kısa film montajı yapmıştı ama bu onun ilk yönetmenlik deneyimiydi bu yüzden kendi kafasına göre davranmak yerine Mert'e, Cem'e ve ekipteki diğerlerine danışarak ilerliyordu herkesin fikrini değerlendiriyordu.
Sonunda otele varmışlardı,
"Nerede yapacağız toplantıyı?"
"Bahçede."
"Tamam, nasıl olacak?"
"Geç otur şöyle ben herkese mesaj attım gelirler şim..."
Weise sözünü bitirmeden gelmeye başladılar.
"Heh geldiyorlar."
İlk gelenler tahmin edeceğiniz üzere bizim ekipti arkalarından da diğerleri geliyordu. Biraz sonra herkes masalara oturmuş, toplantı başlıyordu.
Weise söze girdi,
"Arkadaşlar, biraz önce Mert'le yarın çekim yapacağımız yere gittik. Kroki tarzında küçük bir yerleşim planı yaptık hepinize gönderdim. Yarın 9'da yola çıkacağız, tahminimce 11 gibi başlarız. 11'de bir sahnemiz var diğerleri öğleden sonra 2 gibi başlayacak."
Saat 8'de uyanma istemeseler de herkes kabul etme anlamında başını salladı.
"İrem."
İrem Weise'e baktı,
"Yarın için kostümler hazır mı?"
"Hazır evet."
"Tamam siz devamlılığı tutacak arkadaşla konuşun ona da göster kostüm planını."
"Tamam."
"Buse sen de ses kayıt cihazını iyice kontrol et kartını falan unutma."
"Her şey hazır merak etme."
"Tamam. Son olarak tüm reji ekibi için konuşuyorum, arkadaşlar çadır ve katlanabilir sandalyeleri unutmayın yarın uzun sürecek, hepinize teşekkür ediyorum."
Herkes sandalyelerden kalkıp otele doğru gidiyordu Weise o sırada,
"Cem!"
Diye bağırdı. Cem arkasına dönüp tekrar Weise'in yanına oturdu.
"Bir şey mi oldu?"
"Yarın yapacağımız çekimleri konuşmak istedim, her şeyi planlayalım, yarın sorun çıkmasın."
"Tamam"
Cem ve Weise uzun süre, detaylıca tüm açıları konuştular, karar verdiler...
"Tamamdır Cem, çok iyi oldu bu. Yarına hazırız "
"Oğlum sen biraz fazla önemsiyorsun bu konuyu, en son bir şeye bu kadar taktığında matematikçiye kızdığın için sürekli ders çalışıp takdir almıştın. Bir sorun mu var?"
"Yok ya."
"Lan var işte anlatsana oğlum benden mi saklıyorsun?"
Weise biraz tereddüt etse de anlatınca rahatlayacağını düşünerek anlatmaya başladı.
"Ya, bilmiyorum belki fark etmişsindir bu Sinan diye bi çocuk var, İrem'le ilgileniyor."
Cem Weise'in İrem'e karşı bir şeyler hissettiğini biliyordu ama kendisinin itiraf etmesini bekliyordu
"Ee ne var bunda?"
"Benlik sıkıntı yok da İrem rahatsız oluyor."
"İrem mi söyledi rahatsız olduğunu?"
"Hayır ama anlaşılıyor yani söylemesine gerek yok."
"Sen biraz abartıyor olabilir misin?"
"Oğlum kimin tarafındasın lan sen?"
"Tabiki senin tarafındayım oğlum. Ee peki ne yapmayı düşünüyorsun?"
"Bilmiyorum, ama bir çözüm bulmam gerek."
"Buluruz buluruz, sen kendine hakim ol, bir olay çıkarma çözüm bulunur."
Weise uzun bir iç çekti ve önündeki içecekten bir yudum aldı...
