Küçük Bey bana kendi yiyeceklerin listesini yapmıştı. Onlara uygun bir şekilde yapmamı istemişti. Şöyle listeye bir baktımda gercekten iyi besleniyordu.
İlk gün yemeği,pilav,salata ve domates çorbasıydı. Ne yani bu kadarcık mıydı ? Gercekten ilginç. Zeynepten hemen pirincin yerini öğrendim ve yemekleri yapmaya başladım.
Tam o sırada Deniz Beyden ses geldi,"oo yemek yapmaya başlamışız. Aferin aferin. İnşallah güzel yaparsın."diyerek gülüyordu.
Ben ise "merak etmeyin küçük bey inşallah güzel yapıcam"diyip işime devam ettim. Tam o sırada kapının zili çalmıştı. Ben gidicektim ama Deniz Bey "ben bakarım kapıya sen devam et " diyip kendi gitmişti.
Kapının açılmasıyla "ooo canım abim nerelerdesiniz yaa ? Sizi çok özledim "diyordu. Ardından başka bir adam sesi geldi. "Yaa Deniz bende seni özledim. Ee ev halkı nerde ? İçerideler. "Yengem hoşgeldin" "hoşbuldum Deniz. Ayy Deniz ben çok yoruldum hemen odama çıkıyorum kusura bakma " diye bir ses geldi.
Ardından Zeynep kulağıma eğilip" o gelenler Deniz Beyin abisi ve yengesi. Tatildelerdi de şimdi geldiler. Daha 1 senelik evliler. Kızı bir görsen bir güzel bir güzel anlatamam. Bide moda tasarımcısı. Harika giyim yapıyor bi gör Hâyâl "diyip beni dürtüyordu bi yandanda.
Bende "vallaha mı kız vay be demek zenginlik buymuş ha ? " dedim. "Kız Hâyâl gel gidelim yanlarına hadi" diyip beni zorla salona getirdi. "Hoşgeldiniz Murat Bey, hoşgeldiniz Rengin Hanım " diyince hepsi bi anda bize döndü. "Hoşbulduk Zeynep de bu güzel kızımız kim ? " diyince benden bahsedildiğini anlamiştım.
Bir anda kızarıp Deniz Beye baktım oda bana bakıyordu. Sonra Deniz Bey dayanamayıp "şeyy abi ben size sonra anlatırım "diyip ortamı geçiştirdi. O sırada aşağıya Büyük hanım indi. "Hoşgeldin oğlum ve güzel gelinim. Nasılsınız bakalım ? "" iyiyiz annem sen nasılsın ?" " bende iyiyim çok şükür. Neyse siz yorulmuşsunuzdur hadi odanıza geçin " derken yine o bakışlarını üzerime dikmişti.
Allahım ben ne yapmıştım bu kadına ? O sırada Deniz Bey beni bu utanç verici durumdan kurtarmıştı "ee şey Hâyâl az sen bi odamı toplasana yemekleri sonra yaparsın. Odam biraz dağınıkta"diyince tam hayır derken Zeynep " hadi sen git ben yemekleri yaparım "demişti.
Bende çaresiz bir şekilde Deniz Beyi takip ettim. Büyük Hanım ise bana hâlâ nefretle bakıyordu.
Deniz Beyin odasına girdiğimizde Deniz Bey hemen kapıyı kapatıp beni duvara sıkıştırdı. "Sana tek bişe sorucam. Hazır mısın ? " diyince utanarak ve çekinerek olumlu anlamda kafamı salladım.
"Neden bu bu kadar güzelsin ?" Dediğinde resmen şok olmuştum. "Deniz Bey siz siz neler söylüyorsunuz ?" Diyince tatlı bir gülümseme çaktı.
Ben tam kenardan çıkıcakken kollarıyla duvarı bileştirdi ve beni kollarının arasına aldı. Kulağima eyilip "seni seviyorum " diyince gözlerim kocaman açılmıştı.
Ve bana daha da yakınlaştı ve daha da... sonra yanağıma kısa bir öpücük kondurdu. "Neler çektiğini anlayabiliyorum. Annemin baskısı altındasın ve şunuda bil benim kötü bir niyetim yok " diyip kollarını belime dolayıp sıkıca sarıldı.
Ben ise olayın şokunu yaşıyordum hala. Tamam bende birazcık hoşlanmiş olabilirdim ama buda neydi böyle ? Utançtan kıpkırmızı olmuştum.
"Hadi çıkabilirsin şimdi sadece bunları söylemek için seni çağırdım buraya" diyip benden kollarını yavaşça çekti. Ve gitmem için izin verdi. Bende o panikle hemen kendimi dışarı attım.
Allahım neler oluyordu bana böyle. Hayır hayır o koskoca Hanım ağanın oğluydu. Ben ona nasıl göz koyarım. Hayır bu olamazdı. Ondan biraz daha uzaklaşmam gerek. Diyip mutfağa doğru yol aldım.
Mutfağa geldiğimde Zeynep herşeyi hazırlamıştı.Benim yanıma gelip " güzelim kötü birşey yok dimi " deyince hayır anlamında kafamı salladım.
Oda peki diyip onayladı. Herkes yemek masasına gelmeye başlamıştı. En son Büyük Hanım gelmişti. Bana minnet eyleyip yüzüme bile bakmıyordu. Allahım bu kadında neydi böyle. Ben ona ne yaptımda o bana böyle davranıyordu.
Sonra bir anda Deniz Beyle göz göze geldik. Çok utanıyordum. Ona baktığımda hâlâ bana bakıyordu ve ben hâlâ utanıyordum...
Herkes yemeğini yiyeli 1 saat geçmişti. Bizde masayı toplayıp yatıcaktık. Tam biz odamıza giderken. Deniz Beyin mutfakta bana ödünç olarak verdiği kalemi gördüm. "Zeynep sen odaya geç ben şu kalemi Deniz Beye verim hemen geliyorum " diyince olumlu anlamda kafasını salladı.
Bende hızlı hızlı merdivenlerden çıktım. Bi dakika Deniz Beyin odası nerdeydi. Bi şu odasını öğrenememiştim. Ee ilk günümdü sonuçtu.
Şaka maka cidden kariştırıyordum. Artık ilk odaya girerek şansımı denemek istedim. Tam kapıyı açtım " şey Deniz Be-" dememle dona kalmam bir olmuştu.
Burası Murat Beylerin odasıydı ve çok kötü bir pozisyoda yakalamıştım onları. Murat beyin altında şort üstünde de atlet vardı. Rengin Hanimın üzerin dede kırmızı gecelik vardı.
Sarılmışlardı. Benim gözlerim kocaman olmuştu. Tek elimle gözümü kapayıp arkamı döndüm hemen. "Ben çok özür dilerim. Deniz Beye kalemini vericektim ama yanlış odaya girdim çok pardon. Ben görmedim sayın. Ben çıkıyorum devam edin. Şey yanii.. bişe yok iyi geceler " diyip odadan çıktım.
Allahım buda neydi böyle. Ben bu evde daha nelerle karşılaşıcaktım. Sonra onun hemen yanındaki odaya girdim. Kapıyı tıklatıp. Allahtan burası doğru odaydı. Ama Deniz Bey odada yoktu.
Bende sessizce içeri girip kapıyı kapattım. Çalışma masasına yaklaştım tam üzerine kalemi koyarken arkadan biri ellerini belime dolayip " noldu bana iyi geceler demeye mi geldin " demesiyle kücük bir çığlıka attım.
O korkuyla kurtulim derken ayağım takılıp yatağa düştük birlikte. Sonra " korkma yaa benim Deniz sjsjs " diyince bir oh çektim. " ayy çok korktum Deniz Be- bi dakka ben şuan sizin yatağinızdayım. Aaaaaaaa !! "Diye çığlık atıp yataktan kalktim.
"Kizım ne bağrıyosun alt tarafı bi yatak. İlk defa yatağa yatıyomuşsun gibi niye davranıyosun " "şeyy ben ama burası sizin yatağınız yani ondan dolayı " diyince kızarmıştım. " ee nolmuş yani benim yatağımsa. Hem belli mi olur belki ileride birlikte bu yatakta uyuruz " diyince çok utanmıştım. Oda utanarak eliyle ensesini karıştırırken bir havaya bir de yere bakıyordu. " Deniz Bey siz neler diyosunuz ? Hem bu ne demek oluyor canım ?! " evet biraz sinirlenmiştim ama hoşuma gitmedide değildi.
" demek şu oluyor ki seni başkasına yâr etmicem. Sen benim olucaksın. Kollarımin arasında sen olucaksın başkası değil anladın " dediğinde göz kırpmıştı. Bende tavırlı bir şekilde " siz öyle sanın. Neyse iyi geceler " diyip hızla odadan çıktım.
Kapıyı kapatmamla duvara yaslanmam bir olmuştu. Allahım hoşlandığım çocuk ama hislerimi ona açıklayamadığım kişi bana bunları diyordu. Bu hem güzel hemde çookk güzel birşeydi.
İçimden geçirirken içimdeki o minik kiz dans etmeye başladı. Bi daha koşarak Zeynebin yanına gittim korkarak.
" nerdesin sen Hâyâl " Zeynebin uykulu uykulu sesini duyunca neşeli bir sesle " bişe yok yolu bulamadımda evde kayboldum. Hadi iyi geceler " ahh benim yalanlarım. "İyi geceler Hâyâl "
Ben tam uykuya dalıcaktım ki o babam olucak şerefsiz aklima gelmişti yine. Günüm her ne kadar güzel geçsede illaki aklıma geliyordu hemde bana yaptıklarıyla.
Kafamdaki düşünceleri silip güzel bir uykuya daldım....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMKÂNSIZ UMUT
RomanceSevdiği çocuktan hâyâl bile edemeyeceği şekilde büyük bir ihanete uğramış kızın hikâyesi... Hikâyeden bir kesit; Bende ayakata hazırol şeklinde onu bekliyordum. İçeri adımını attı ve onla göz göze geldik. Ben masum gözlerimle ona bakıyorken oda bana...