-10-
Uyandığımda kendimi diğer günlere göre daha dinç ama daha kırgın,üzgün hissediyordum.Nedenini bilmediğim bir acı vardı kalbimin taa derinliklerinde .Sonra hatırladım gönlüme koyup unutmaya çalıştığım o acıyı,babamı...
Derin bir nefes aldıp göz yaşlarımı serbest bıraktım.1,2,3,20 gözyaşlarım ve acım yavaş yavaş hıçkırıklara dönüşmüştü.Güçsüz çıkacağını bildiğim sesimle "Sus artık,herşey düzelicek.Belki de böylesi daha iyidir."diyordum,kendimi avutmak istercesine.Elimden gelen tek avutma yöntemiyle...
Hıçkırıklarımın şiddetlenmesi gelen ayak sesleriyle durdu.Gözlerimi silip "Sen güçlü bi kızsın Güneş.Sen babanın kızısın."dedim kendime ilk defa doğruları söyliyerek.Ama sonlara doğru susup derin bir nefes çekmiştim içime.Çünkü cümleler ağzımdan kesik kesik çıkmıştı.Sanki kalbimin kırık parçalarını hatırlatır gibi.
"Günaydın kuzum."Düşüncelerimin içinde o kadar boğulmuştum ki kapının açıldığını bile fark etmemiştim.
"Sanada günaydın babaannecim."acı gülümsememle beynimdekileri kovdum.
"Tatlım bugün babanın cenazesi var.Ama istersen gitme he ne dersin?"cümlenin bitmesiyle sinirlenmem bir oldu.Ben babamın cenazesine gitmiycektim yok yaaaa.
"Hayır babaanne gidicem.O benim babam.Ama Rüzgar gelmesin o daha çok küçük."derin bir nefes alıp
"İşte bizde sana bu yüzden gitme dedik sende çok küçüksün."
"Hayır babaanne.Babamı son kez görücem."sözümü bitirmemle ayağa kalkıp teyzemin evimden getirdiği kıyafetlerimi giymeye başladım.
Babamı son kez görmeye gidicektim.Aman ne güzel(!)
Bölüm diğerlerine göre biraz daha uzun oldu.Bu bir affettirme bölümü diyelim.Sizi seviyorum.Vote ve yorum yapmayı ihamal etmeyin :))görüşmek üzere şanssız ailesi!