BN: Bundan sonra numaranı sesli söylerken dikkat et öfkeli civciv
G: ne numarası ne söylemesi sen kimsin ya
BN: yaklaşık yarım saat önce kasada indirim kartını kullanmak için telefon numarası söyledin ben de az buçuk dinlemiş ve numaranı kaydetmiş...
Müthiş bir baş ağrısıyla gözlerimi aralamaya çalıştım.
Gece ne bok yemiştim de kafamı kaldıramıyordum acaba?
"Ne oluyor lan?"
Üstümde pijamalarım vardı. Saçım toplanmıştı. Muhtemelen Orkun üzerimi değiştirmişti.
Zor da olsa kalkıp banyoya gittim. Yüzümü yıkadıktan sonra odamdan çıkıp Orkuna seslendim. "Mutfaktayım canım!" dedi. Mutfağa girdiğimde sigara içiyordu. "Günaydın. Dün gece ne bok yedim ben?" diye sordum sandalyeye otururken. Orkun da yerinden kalkıp kahve yapmaya başladı. "Dün gece sen baya içtin. Sarhoş oldun. Sonra da Ömürün üstüne kustun."
Ömürün adını duyunca önce bi heyecandan kaldım. Şaşkınlığı biraz geç çöktü. "Ömür mü? Ömür ne alaka?" diye sordum.
O görsün diye mekanı kafam kadar konumlayıp story attın ya Gözde!
"Dün gece Ömür bara geldi Gözde."
Yerimden "Şaka yapıyorsun!" diye fırladım. Tamam o görsün diye yapmıştım ama gelmeye cesaret edeceğini düşünmemiştim. Kalbim ağzımda atıyordu. "Gerçekten hiçbir şey hatırlamıyor musun?"
"Orkun hatırlasam neden hatırlamama numarası yapayım! Anlatır mısın her şeyi!"
"Tamam kanka sakin ol. Anlatıyorum..."
Orkun gece olanları anlatınca kalbim heyecandan yerinden çıkacakmış gibi atıyordu utançtan yanaklarım kızarıyordu...
Hele aralarında geçen konuşma...
"Ne yani beni çok mu seviyormuş?"
Sorum çok saf ve içtendi. Gözlerim dolmuştu. Orkun gülümseyerek önümde diz çöktü ve yanağıma düşen gözyaşlarımı sildi.
"Gözümle görmesem tövbe inanmam. Bir de Ömür doktormuş."
"Onu biliyorum zaten."
"Gözde sen bayıldığında odada geveleyen doktormuş."
Gözlerim benden bağımsız ortaya atıldı. Ağzımdan şaşkın bir "Ne!?" çıktı. Bu o yüzden bana sordu o zaman yakışıklı mıydı falan diye...
Ve o yüzden dedi seni kendimden bile kıskanıyorum diye...
Ve o yüzden dedi uygun zaman değildi diye...
"O gün seni öyle görünce çok kötü olmuş o yüzden diyememiş sana benim diye..."
İçim bi tuhaf oldu. Ben hissetmiştim sanki o olduğunu ama değildir o olsa söylerdi diye de düşünmüştüm...
"Bana ağrı kesici verir misin?"
"Önce şu kahveni iç. Sonra kahvaltı et. Ancak öyle veririm."
Aklımda Ömür ve Orkunun anlattıklarıyla kafamı iyice toparladım ve kahvaltımı edip ilacı içtikten sonra Ömürün engelini kaldırdım.
"Orkun gerçekten beni çok mu seviyor?"
Orkun yanağımı sıkıp "Seni çok sevmezse ben izin verir miydim?" dedi. "Vermezsin değil mi?" "Vermem tabi canımın içi!"
Heyecanla Ömürden gelecek mesajı bekledim. Telefon titreyince heyecanla ekrana baktım.
Ö: günaydın
Ö: iyi misin
Orkun da ekrana bakıyordu. "Aç aç." dedi elini savurarak.
G: iyiyim
sen nasılsın
Ö: :')
çok özledim seni
Derin bir iç çektim.
G: Orkun anlattı her şeyi
galiba seni affettim
:')
Normalde bu kadar çabuk affetmezdim ama bir haftadır düşünecek tartacak çok vaktim olduğu için daha da muhasebesini yapacak halim kalmamıştı.
Orkunu inandırabildiyse beni sevdiğine gerçekten seviyordu.
Ö: özür dilerim Gözde
seni üzdüğüm için çok ama çok özür dilerim
G: bi daha olursa mangal şişini saplarım midene haberin olsun
Ö: hakkındır
yalnız yüzüne kusucam diye diye
kustun sonunda be helal olsun sana
Dmdjnsjsnsjdjsndjesjjekeoekeo
Gülmeden edemedim. Orkun "Ne o pek mutlusun?" dedi gülerek. "Deli bu çocuk!" dedim.
G: sen hemen cıvıdın ha
Ö: yok tövbe
G: ayağını denk al aslanım
Ö: eyvallah gülüm
civcivim
geleyim mi
Heyecanla yerimden zıpladım. "Orkun geleyim mi diyor?" "Sen bilirsin canım."
"Aaayyy bilemedim ben şimdi!"
Ben düşünene kadar parmaklarım gel yazıvermiş...
Kapı anında çalınca Orkunla far tutulmuş tavşan gibi kalakaldık. Sonra ben koltuktan zıpladığım gibi kapıya koştum.
Kapıyı açtığımda karşımda duruyordu.
Heyecandan ne yapacağımı bilemedim.
Heyecanlı ve temkinli bir kaç adım attı bana doğru.
Sonra birbirini aylardır görmeyen iki insanın özlemiyle sımsıkı sarıldık birbirimize.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Şimdi ise aradan yıllar geçti.
Beni hiç üzmedi. Onunlayken yüzüm hiç asılmadı.
Bana yemek yapacaksın dedi rüyanda görürsün dedim ve yaptım.
Bana tuzlu kahve yapacaksın dedi rüyanda görürsün dedim ve yaptım.
Çocuklarımız olacak dedi rüyanda görürsün dedim ve oldu.
Onunla ömrümüzün sonuna kadar birbirimizle yaşamaya yemin ettik ve sonsuza kadar mutlu yaşadık.
