ANLAT | Texting

Anlat -19-

Bilgisayara geçince ithaf yapacağım şimdi bölümü atıp uyumaya gidiyorum çünkü hiç uyumadım hchfjch

Tuğkan - Git

Gözlerimi yavaşça aralayıp etrafıma uyku mahmurluğuyla bakarken kafamı Beliz'in omzundan kaldırmış, gözlerimi ona çevirmiştim. O ise suratıma bakmıyordu. Elinde telefonumu tutuyor, karşısına bakıyordu.

Telefonumu elinden alıp saate bakarken nihayet Beliz'in bakışları bana dönmüştü. Sordum. "Bir şey mi oldu?"

"Kutay, sence ben kendimi sevmeli miyim?"

"Bu soru da nereden çıktı şimdi?"

"Sadece cevap ver."

"Evet, sevmelisin."

Beliz, yeniden bakışlarını önüne çevirip gülümsedi. "O zaman kendini seven biri gibi davranmalıyım. Ve kendini seven biri onu sevmeyecek biriyle vakit harcamaz."

"Ne demek şimdi bu?"

"Bence ne demek olduğunu bir süredir biliyorsun."

"Ne söyleyeceksen açık açık söyle, Beliz. Çünkü hiçbir bok anlamıyorum."

Beliz, eliyle yüzünü sıvazlayıp bir süre sustu. Söyleyeceklerini toparlamaya çalışıyor gibiydi. Doğum gününden sonra onda bir farklılık olduğunu fark etmiştim, bunun Ekin'in itirafıyla alakası olduğunu da görebiliyordum. Beliz'in aklını karıştırmıştı. Muhtemelen Ekin'le beni kıyaslıyordu.

"Bugüne kadar kendime ne kadar zarar verdiğimi görememiştim. Sanırım içten içe kimsenin beni sevmeyeceğini düşünüyordum bu yüzden beni sevmeyen biriyle olmakta bir zarar görmüyordum ama şimdi bakıyorum da... Çok yıprandım, Kutay. Yanlış anlama, seni suçlamıyorum ancak ben çok yorgunum. Beni sevmeyen biriyle 2 yılımı geçirmekten yoruldum."

Ardından elini saçlarından geçirmiş, konuşmasına kaldığı yerden devam etmişti. "Şu halime bir bak. Ne düşünüyordum ki? Beni hiçbir zaman sevmeyeceğinden emin olduğum bir adamla sevgilicilik oynarken ne düşünüyordum? Benim de sevilmeye hakkım var. Beni çok sevecek, benim için deli olacak birinin hayatımda olmasına hakkım var. Bunu istiyorum."

"Ayrılalım mı yani? Buna mı getiriyorsun lafı?"

Beliz, kafasını onaylarcasına salladı. Gözleri dolu doluydu. Bunun diğer ayrılıklarımız gibi olmadığının farkındaydım. Muhtemelen şu an Beliz'i gördüğüm son andı. Temelli ayrılıyorduk.

"Nasıl istiyorsan öyle olsun."

"Hayır, daha söyleyeceklerim bitmedi. Bir daha benim gibi birini bulamayacaksın, Kutay. Bununla söylemek istediğim... Bazı şeylere göz yuman, senden ilgi ve şefkat beklemeyen bir kız bulamayacaksın. Ben her şeyden haberim olmasına rağmen seninle 2 yılımı geçirdim."

Beliz, duraksayıp akan gözyaşlarını sildi. Şu an neye ağladığını az çok anlayabiliyordum. 2 yılını heba ettiğine yanıyordu, onu bir dakika bile sevmemiş biriyle sevgili olduğuna yanıyordu.

"Ona aşık olduğunu biliyordum, onu unutmak için benimle olduğunu biliyordum. Ve onu unutamadığını da biliyordum ama bunların hepsine göz yumdum çünkü benim de kaçtığım şeyler vardı. Ben artık kaçtığım şeylerle savaşmanın başka yolunu bulacağım. Senin de aynısını yapmanı istiyorum. Benden sonra hayatına girecek kızlar benim gibi bir şeylere göz yummayacaklardır."

"Beliz..."

"Kutay, lütfen. Hala ona aşık olduğunu inkar etmeyeceksin, değil mi? Hani senden bana başkasının ismiyle seslendiğin için ayrılmıştım ya... Bana onun ismiyle seslenmiştin. Fark etmiyorsun belki ama bunu birkaç kere yaptın. Deli gibi seviyorsun onu, bunu inkar etme artık."