|A.Ö| ∆§∆ 1.1 ∆§∆ [O Geri Döndü]

2.1K 567 413
                                    

Sağıma soluma döndüm her yer zifiri karanlıktı, nefes alamıyordum. Nefes almak için ağzımı açtığımda suyla dolmuştu. Kurtulmak için çırpınsamda nafileydi her çırpınışımda daha da derine batıyordum. Canım yanıyordu nefes alamadığım için bütün organlarım benden hıncını çıkarırcasına vücudumu yakıyorlardı, işte o zaman yaşam savaşını kaybettiğimi anlamıştım. Çırpınmayı bırakıp yavaş yavaş suyun keşfedilmemiş derinliğine gömülürken gökyüzünde parlayan dolunayı ilk defa görmüşcesine uzandım. Aniden ciğerlerimde ki büyük acıyla bağırarak suyun derinliklerine gömüldüm...

"Arya uyan, kendine gel..." hıçkırık ve ağlayışlara birlikte nefes nefese gözlerimi açtım. Her aldığım nefes sanki bir daha almayacakmışcasına sıkça ve derindi.

"Geçti güzelim." başımı okşayan Sarp'a dönüp sıkıca sarıldım. Başımı boynuna gömüp tekrar hıçkırıklara boğulmuştum. "Tamam bak ben burdayım." kollarımı beline daha sıkı bağladığımda beni kucağına çekip başımı okşamaya devam etti.

Hıçkırıklarım bir süre sonra kesilince Sarp yüzümdeki yaşları sildi. "Daha iyi misin ?" başımı sallayıp iyi olduğumu belirttim. "Ben su getireyim." ayağa kalkıp odadan ayrılmasını izledim.

Sarp'ın gelmesini beklerken odayı inceliyordum. Uzun zaman sonra o korkunç rüyaları yeniden görmüştüm ama bu sefer ki kendi ölümümdü. Sanki hiç görmemişim gibi aklımı dağıtmak için etrafa ayrıntılı bakıyordum. Sarp bir türlü gelmemişti ve ben daha fazla yalnız kalmak istemiyordum. Yavaş adımlarla yatak odasından mutfağa doğru ilerledim.

Mutfakdan gelen Sarp'ın konuşması üzerine mutfağın kirişinde durup dinlemeye başladım.

"Evet yine ilaçlarını almayı bıraktı.... Tamam yarın geliriz... Gece gece rahatsız ettiğim için kusura bakma kardeşim Arya'yı öyle görünce panik oldum... Çok sağol sen de olamasan.. İyi geceler." telefonu kapadı. İddiasına girerim Sarp yine beni Murat'a ispiyonluyordu. Yaklaşan ayak sesleriyle telaşa kapılıp parmak ucumda hızla yatak odasına ilerken ayağıma takılan topla yere çarptım.

"En sevdiğim burnum!!" arkamdan gelen gülüşmeden bir kaç saniye sonra gözümü alan aranın ışıkları açıldı.

"Arkamdan geldin değil mi ?" dedi Sarp gülümseyerek.

"Biraz öyle oldu ama sen de iki saate bir su getirmeyince merak ettim." dedim burnumu tutarak.

"Hmm öyle mi ?" yanıma eğilip iki hamleyle kucağına aldı. "Bu arada senin kaç tane burnun var ?" dedi gülerek. Suratımı ekşiterek ona bakarken beni yatak odasındaki yatağa yavaşça bırakıyordu. Yastığımı düzelttikten sonra ayaklarımın altındaki pikeyi boynuma kadar çekti daha sonra saçlarımın arasına küçük bir buse bıraktı. "Ben birazdan geliyorum sen uyu." dedi Sarp ama gitmesini istemiyordum. Uzaklaşırken bileğinden tutunca bana doğru döndü.

"Nereye ?"dediğimde gülümseyip burnumu sıktı.

"İlaçlarını almaya gidiyorum bir saate gelirim." bileğini tutan elimi gevşetip tebessüm ettiğimde dolabından montunu çıkardığı gibi odadan çıktı.

Gözlerimi açtığım an hâlâ hilal tepede bana göz kırparcasına gözümü alıyordu. Sarp'ın tarafı boştu demek ki daha gelmemişti. Sarp gelene kadar oyalanma kararı almıştım. Yataktan kalkıp terasa çıktım derin bir nefes aldım. Gökyüzünü izlerken ayağımda hissettiğim ıslaklık dikkatimi dağıtmıştı. Sarp banyodan mı çıkmıştı ? Haylaz gülümsememle ıslak zemini karanlıkta takip ediyordum. Sarp'ı korkutmak için harika bir fırsattı. Zeminde ki ıslaklık oturma odasında bitmişti. Elimi lambayı açmak için yönelttim.

"Boo...." lambayı açtığım an siyah çerçeveli aynada ölü bir adamın yansıması ile kaskatı kesilmiştim. Çığlık atmamak için ellerimle ağzımı sıkıca kapattım. Gözlerimden yaşlar istemsizce akıyordu. Ayağıma bulaşan ıslak sıvı ise kandı. İçimden o olmaması için yalvarıyordum. Cesaretimi toplayıp yerde kanlar içinde yatan adamın yanına eğildim. Adam'ı çevirecekken kolunda Sarp'ın dövmesini görmüştüm.

AYNALARIN ÖTESİNDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin