KARANLIK KIZ

Bölüm 32

Keyifli okumalar

Ahmet'ten (kalas) devam;

Gece Kumru'nun yolladığı mesajları okuyup direk bu olayı araştırmaya başladım. Mesajları gönderen her kimse çok temkinliydi. Numarayı araştırdığımda hiç birşey bulamadım.
Mesajlarda onu her an takip ettiğini anlamıştım. Bu da demek oluyor ki Kumruyu yine takip edeceğimdi.

Patrona bundan bahsetmeli miyim tam karar veremiyordum. Ama eğer Kumruyu takip edeceksem bunu ona sormam lazım.
Bilgisayardan birkaç şeye daha baktım ama birşey bulamayınca kapatıp uyudum.

Sabah erkenden uyanıp çabuk bir duş alıp çıktım evden. Arabaya atlayıp Kumru'nun kaldığı eve sürdüm.
Telefonumu çıkarıp patronu aradım.

"Ahmet saatten haberin var mı?" diye açmıştı telefonu haklıydı da.

"Kusura bakma patron gece Kumru bazı mesajlar attı bana sanırım bir süredir biri tarafından takip ediliyor. Araştır bul dedi bana ama hiç bir şekilde bişey bulamadım. Şimdi evine gidiyorum mesajlardan anladığım kadarıyla kızı takip ediyolar belki o zaman bulurum o şerefsizi sana haber vermek için aradım" dedim.
Karşıdan gelen derin bir nesef sesi susmamı sağladı.

"Ahmet takip etme bara gel konuşucaz" dedi ve kapattı telefonu.
Arabayı durdurup öylece telefona baka kaldım. Normalde böyle birşey duysa deliye dönecek olan adam bara gel demişti. Bu hiç normal değildi.
Arabayı çalıştırıp bara sürdüm.

Bara geldiğimde saat erken olduğu için kuş uçmuyordu. Etrafı kolacan edip içeri geçtim.

"Hoşgeldin abi" diye karşıladı beni yeni koruma, başımla selam verip patronun odasına yol aldım.
Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Karşımda Saçı başı dağılmış bir Aydın beklemiyordum.

"Gel otur. Mesajlara bakayım" dedi elini uzatarak. Telefonumu verip oturdum. Mesajları okurken sertleşen yüz ifadesinden çok sinirlendiğini anlamıştım.

"Bu adam pes etmicek" dedi.
Kim?

"Patron sen tanıyor musun mesaj atanı" diye sordum. Başını olumlu anlamda sallayıp

"Tanıyorum Kumrunun babası" dedi.
Babası mı?
İyi de neden öyle mesajlar attı.
Mesaj atacağına neden karşısına çıkmıyordu.

"Babası neden" sözümü bitirmeden patronun söylediği şey kanımı dondurdu.

"O adam kendi kızına tecavüz edip öldürdü. Bu adam asla Kumru"nun karşısına çıkmıcak Ahmet" dedi.
Duyduklarımı hazmedemedim bu kız bunları öğrenirse yaşayamaz ki...

Kumrudan devam:

Baş ucumda çalan telefonumu alıp açtım.

"Efendim" dedim gözlerim kapalı hala uyuyordum.

"Aloo" dedim ses yoktu. Kimse konuşmayınca telefonu kapatıp bir yere fırlatıp uykuma devam ettim.
Tam uykumu derinleştiriyorken çalan kapının ziline ve ona basan parmağa..

Zar zor kalkıp kapıyı açtım. Şaç baş dağınık hiç umursamadım. Karşımda duran en fazla 55 yaşında olan adama baktım. Bir yerden görmüştüm ben bu adamı ama nerde..

"Kimsin ve ne istiyorsun" dedim uykulu sesimle. Önce beni baştan aşa süzüp yandan bir gülümseyle

"Ben Çetin Varlı" dedi kısaca. Gözlerim fal taşı gibi açılırken Emirin babasının burda oluşunu sorguladım bir an, yoksa Emire bişey mi olmuştu.

"Emire bişey mi oldu" diye soru verdim birden.

"Hayır Emir iyi ama beni içeri davet etmicek misin küçük hanım" dedi.
Yaptığım kabalığı fark edip çetin beyi içeri davet ettim.