3. Bölüm

887 33 5
                                    

"Çay mı?"

"Evet, şaşırarak ne var burada?"

"Mantıklı mı bu yani? Koskoca sözleşmenin karşılığı çay?"

"Aynen, ama isterseniz kahve de ola bilir.. ne bileyim americano, latte,...-"

"Başka bir şey isteyin."

"İstediğim bu küçük hanım. Kabul edin yada etmeyin. Siz bilirsiniz kararım değişmeyecek."

Bu sözlerden sonra, hiç bir şey söylemeden sadece bir birinin gözlerine bakıyordular.

***
Gou tarafından anlatılıyor.

Bu konuşmadan sonra, görüşmedik hiç. O, sözlerimde ne maksadım olduğunu biliyordu. Bu yüzden de daha çok uzaklaştırmış oldum onu kendimden.

Pencerenin önünde tekli koltuğumda oturmuş hâla onun benim olmama ihtimalini düşünüyorum. Bu zamana kadar doğru-dürüst sevdiğim biri hiç olmadı. Lise zamanında da hep kendime göre yaşardım. 'Kizlar sadece takılmak içindir' diye birde sloganım vardı.

Ama yıllar sonra Milena'nın hayatıma böyle girmesi beni benden aldı götürdü. Hayatımı tamamen değişti. Kalbimdeki bütün acı sanki duman oldu. Acı dediğim öyle büyük bir şey de değil Kalp ve pisikolojik rahatsızlıklarım vardı.

Uyumam lazımdı. Ama uyuyamıyordum. Dünya sanki bir müddetliğine durmuştu. Ne yapacağım- derken Fende geldi.

"Efendim müzik hala açık kalsın mı?"

Müzik mi? Haa burada şarkı gidiyordu değil mi?? Amaaan nasıl dalmissam artık.

Kendi kendime olayı açtıktan sonra Fende'ye döndüm.

"Harbi müzik.. saat kaç Fende?"

"02:30 efendim."

"Her neyse kapat müziği."

"Peki efendim."

Fende balkona doğru giderken ne yaptığına baktım. Bu adam terasa niye çıkıyor.

"İşiniz bitti ödemenizi alıp gide bilirsiniz!"

Bir dakika aşağıda kim var?

"Fende."

"Buyrun,"

"Ne oluyor?"

"Müzisyenleri gönderdim."

"Müzisyen derken?"

"Müzik istiyorum dediniz ya efendim."

"Eee,"

"Ee-si bende bir kemancı ve birde piyanist getirtdim."

"Ne yaptın??"

Gerçekten de Fende'nin benim için yaptıklarına pes diyordum artık. Bu soğukta, Şubat ayında, adamlar dışarıda müzik çalıyor. Bende hiç bir bok yokmuş gibi dinliyorum. Çok mantıklı.

"AAİSH! Her neyse ben gidiyorum."

"Nereye efendim?"

"Cehennem diye bir yer var ziyaret edib gelicem."

"Arkanızdan geliyim mi?"

"Bir zahmet gelme Fende. DİNLEN HATTA!"

Ve koyuldum yola. Bu sıkıntı dolu kalbimden nereye çıkarsa yolum oraya gidecektim. Derken, bir içki almak için aradaki yan çekmeceye baktım. Bira buldum ama yanında bir de adres buldum. Milena'nın adresini...

💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜 💜💜💜
Görüşmek üzere!
Oy vermeyi unutmayın lütfen.^_^
Birde kitabımı nası buldunuz? Yorumlarda belirtin lütfün. İyisiyle kötüsüyle razıyım. ;)

Fransız Piskopat | ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin