25.06.2019
İyi okumalar 🖤
Güneş tüm ihtişamı ile Mardin sokaklarını ısıtırken Dılda'nın tek bir dileği vardı bu güzel ve sıcak güneşin annesinin yüreğini Dıldaya karşı ısıtmaktı.
Onsekiz yıl tamı tamına onsekiz yıldır yaşıyordu onsekiz yıl boyunca annesi bir kere bile Dılda'ya sarımamiş saçlarını okşayıp güzel kızım bir derdin mi var diye sormamıştı babasınında annesinden aşağı kalır yanı yoktu Beritan aşiretinin koskoca ağası Devran Demirbağ o kadar insanın derdine çare olurken kendi kızının derdini unutmuştu birkere bile neyin var diye sormamıştı.
Dılda bu düşünceler ile ağlamaya devam ederken odanın kapısının açılması ile gözlerini kapıya dikmişti kimse onun odasına gelmezdi kapı açılınca içeri Ağabeyi girince Dılda yaşlı gözlerini silip yüzüne her zamanki gülümsemesini ekledi abisi içeri girip Dıldanin yanına oturdu kız içinden hayırdır inşallah diye geçirirken abisinin ona seslenmesi ile merakı artı.
- Xuşke ( kardeşim)
- Braymîn çî bu ( abi ne oldu)
- Dılda nasılsın kardeşim.
Dılda bu soruyu hiç beklemiyordu ağabeyi onun halini hatrını sormak için gelmemişti tabikide. Odasına ağabeyi Mirani çok severdi aralarında beş yaş vardı yani ağabeyi yirmiüç yaşındaydı düşüncelerinden sıyrılıp karşındaki ağabeyinin gözlerine baktı.
- iyiyim ağabey sen nasılsın?
- bende iyiyim kardeşim şimdi sen diyeceksin benim bu ağabeyim bayram degil seyran degil niye benim odama geldi.
Dılda abisinin yüzüne şaşkın şaşkın bakarken ağzından çıkacak cümleleride çok merak ediyordu ağabeyi buraya kolay kolay gelemezdi ne olmuştu acaba hala ağabeyinin gözlerinin içine bakıyordu Dılda ağabeyi tekrar konuşmaya başlayınca.
- bak kardeşim ben bunu kimseye söyleyemedim sana güvendiğim için gelip derdimi sana anlatmak istedim ben aşık oldum Dılda hemde ilk görüşte ben bu kızı üç aydır takip ediyorum dün kıza açıldım oda benden hoşlanıyormuş meğersem beni iki ay önce görmüş.
Dılda duydukları karşısında şoka uğramıştı resmen ağabeyi kardeşine aşkını anlatıyordu daha önce kimseyi sevmediği için nasil bir duygu olduğunu bilmiyordu ağabeyi cevap beklercesine baktı Dıldaya kız konuşmak için ağzını araladı ne diyeceğini bilmiyordu doğru kelimeleri aramaya başladı bulunca hemen ağabeyine sarıldı ilk şoku atlatmıştı.
- çok mutlu oldum ağabey kimmiş bu şanslı kız.
Ağabeyi nin yüzü düşünce Dılda korkmaya başladı kim olabilirki ağabeyini bu kadar üzecek olan kişi ağabeyi nihayet konuşmaya başlayınca Dılda küçük dilini yutmak üzereydi.
- Adar Miroğlu nun kızı Dilan Miroğlu
Dılda biraz düşünmeye başladı Miroğulari Mardine 10 yıl önce Elazığdan gelmistiler Elaziğin herkez tarafından bilinen Beritan aşiretinin Ağasının kızıydı Mardini seviyordu ama kendi memleketi gibi değildi buraya babasının İşleri yüzünden gelmişlerdi Elaziğdaki arkadaşlarını çok özlesede onlarla bazen telefondan konuşuyordu tabi annesine yakalanınca cezasını da çekiyordu.
Biraz daha düşününce ağabeyine cevap vermek için konuşmaya başladı.
- Şu Mardinin en büyük aşiretinin kızı Dilan Miroğlu mu ? hani şu geçen sene bize gelen Adar Miroğlu nun kızı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DILDA ( Töre)
Teen Fiction- Kelimelerin kelimelerin yanlızlık kokuyor. Dedi adam. Kadınsa tebehsüm edip gözlerine bakarak ekledi. - Yanlızllığıma eşlik ediyor kelimelerim. Kuşlara özenirdim hep uçtukları için mutlu ve özgür olduklarını düşünürdüm bir kuş olmak isterd...