Don't Bite Me | Minjoon

7. You

_______

2700 kelime ile hepinize selamlar efendim, saygılar 💫

Umarım kimse unutmamıştır bu hikayeyi. Zaten hepi topu 4-5 kişiyiz onlar da unutursa ben de Namjoon gibi uluyacağım ağlayarak hfhdjkshddhsj

Her ay bir bölüm atmaya başladım affedersiniz. Hep okul yüzünden. Neyse bitiyor zaten o da 🎉🎊🎉🎊🎉🎊🎉🎊

Sizi temin ederim ki yazın artık daha aktif olacağım. Hepinizi öpüyorum ve yorumlarınızı bekliuorum baysss😗😗

_______

"Senin canın yansın istemiyorum."

Jimin soğanları doğramaya başladı.

"Anlaştık 3 hafta bekleyeceğiz."

Biberlere sıra gelmişti.

"Sürekli dip dibe olamazlar ama."

Dolaptan tavayı aldı.

"Zaten hukukla iletişimin binaları yakın sorun olmaz. Önemli olan okuldan sonraları."

Kettle çalışıyordu.

Uzak dur Jimin. Geri çekil. Sen başkasına aşıksın.

Çekmecedeki mutfak maşasını çıkardı.

"Aynı odada kalamazlar. İnsanlar birlikte olduklarını düşünür."

"Birlikteymiş gibi hareket etmekten başka çareleri yok."

"Belki işin sonunda o da olur."

Kettle'ın sesi yükseliyordu.

"Gerekli olan şeyleri bulmak uzun sürecek."

"Bana bir şans versen."

"Bence numaralarınızı alın."

Kettle kaynıyordu.

"Ben yine ilaç hazırlayayım."

"Namjoon, ben yapamam."

"Neden?"

Kettle fokurduyordu.

"Bana bir şans versen?"

"Senin canın yansın istemiyorum."

"AAGHH!"

Kettle durdu.

Jimin elindeki bıçağı kesme tahtasına bıraktı.

Ellerini tezgâha dayadı ve öne eğdi kafasını. Kafasındaki düşüncelerin bağırınca korkup kaçacağını düşünmüştü. Galiba başarmıştı da. Mutfakta hiçbir ses yoktu. Kettle bile sadece buhar çıkarıyordu.

Belki de kaynayana kadar her şey bu denli çok ses çıkarırdı. Dayanılmaz geldiğinde her şey sessizlikte kalsın diye.

*******

Namjoon için, bazı şeyleri attığınız zaman tabi, Jimin ile yan yana olmak ona verilmiş en güzel hediyelerden biri olabilirdi. Sabahları uyanır uyanmaz -ağrısından dolayı olsa da- onu hissediyordu. Yurtlardan -ders programlarını birbirleriyle paylaştıkları için- aynı anda çıkıyorlardı. Aynı otobüse biniyor, aynı anda kampüse giriyorlardı. Jimin - aralarındaki mesafe arttığı zaman- onu merak ediyor, bu yüzden sürekli onu arıyor, mesaj atıyordu. Şu geçirdikleri 4 gün rüya gibiydi. Bazı şeyleri attığınız zaman tabi.