Seni Seviyorum

569 23 6
                                    

Ayrıldığımızda şaşkınca bakıp tokat atmıştı.
Eylül:Beni Buraktan koruyup onun yaptığını bana yaptın. Allah senin de belanı versin.
Diyip gidince sınafa geri döndüm. Sırıtıyordum. Yanıma sınıftan Tuğçe gelmişti kolumu omzuna atıp yanıma oturmasını sağladım, sonra da Güneyleri gönderdim onlar da hemem Songülle Eylemin yanına gittler. Ben de Tuğçeyle konuşmaya başladım.
Ali:Ee Tuğçecim sen neler yapıyorsun? Mesela srvgilin var mı?
Tuğçe:Yok
Ali:O zaman seninle bu gece bara gidelim mi güzelim.
Tuğçe:Olur, bana uyar yani.
Ali:Tamam ben sana yazarım
Tuğçe:Tamam
Diyip dudağıma bir öpücük kondurup gitti. Eylülle uğraşmaktan çapkınlığa dönüş yapamamıştım. Bu gece dönücem.

EYLÜL
Gece evde otururken canım yiyecek bir şeyler isteyince dışarı markete gittim. Eve dönerken Ali ve sınıftaki Tuğçenin Alinin evinin kapısında olduğunu gördüm.
(Ali ve Eylülün evleri aynı mahallede)
Gülerek eve girdiler. Ali kapıyı kapatırken beni görmüştü, ben de hemen karşıya geçip eve girdim. Kapıyı kapatır kapatmaz bir damla yaş aktı gözümden, neden ağlamak gelmişti ki içimden? O benim hiçbir şeyimdi ben de onun. Bunları düşünmeden yukarı odama gittim ve aldıklarımı yemeye başladım. Birden odaya Eylem girdi.
Eylem:Kardeşim
Eylül:Ne istiyceksin yine
Eylem:Kendine daha çok özen göstermeni.
Eylül:Ne
Eylem:Bak şimdi, bugün konuşmalarınızdan Alinin aslında seni sevdiğini ama daha kendisinin de anlayamadığını fark ettim. Yarın da serbest gidicez, o yüzden yarına sana mükemmel bir kombin gğzel bir saç hafif de bir makyaj yaptık mı tamam bu iş.
Eylül:Diyorsun. İyi de ben Aliyi sevmiyorum
Eylem:Ona acı çektiricez işte. Sen de onun o halini izleyeceksin
Eylül:Tamam yapalım bunu
Eylem:Tamamdır ben halledicem.

 Sen de onun o halini izleyeceksinEylül:Tamam yapalım bunuEylem:Tamamdır ben halledicem

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kıyafet

Kıyafet

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Saç

Makyaj

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Makyaj

Sabah olunca Eylemin hazırladığı kombini giyindiö, gerçekten değişmiştim. Normalde kıyafetlerimin hepsi güzel hatta Eylem bile benden giyiniyor ama ben böyle yapamıyordum, bu eteği hiç giyinmemiştim bile. Çantamı alıp diğerlerinden önce çıktım, hiç aç değildim o yüzden elime bir elma alıp yürümeye başladım. O sırada Ali'nin de evden çıktığını görünce önüme bakıp yürümeye başladım, bir yandan da kulaklığımı taktım. O sırada Burak arayınca durup açıp açmamak konusunda kararsız kaldım, ve açmadım. Yoluma devam ederken Burak bir daha aradı hayır şarkı kesiliyordu ve ben müzik dinlemeye aşık bir insanım. En son kara verip açtım.
Eylül:Ne bar
Burak:Eylül konuşalım mı?
Eylül:Benim seninle konuşacak bir şeyim yok. Bir daha sakın arama beni
Kapattım ve numarayı engelledim normal bir şekilde yürürken yine telefonum çaldı. Bilmediğim numaraydı açtım ve duyduğum sesle kapatıp karşı kaldırıma baktım. Sonra önüme dönüp yürümye devam ettim. Bir anda kendimi duvara yaslanmış vaziyette buldum. Ve karşımda Ali vardı.
Ali:Niye kapattın telefonu
Eylül:Nefret ettiğim insanlarla konuşmuyorum.
Ali:Buraktan nefret etmiyorsun o zaman
Eylül:Çekil şuradan.
Ali:Böyle giyiniyorsun sonra neden sapıklar peşimi bırakmıyor.
Eylül:Senin gibi mi Ali Göktürk?
Ali:Beni zorlama
Eylül:Naparsın? Burak gibi odaya kilitleyip üstüme mi gelirsin, tokat mı atarsın. Yok pardon sen öpmeyi terci-
Yine dudaklarıma yapışmıştı. İttirmeye çalıştım ama olmuyordu, omuzlarından ittiriyordum ama kıpırdamıyordu bile ittirmemin bir işe yaramayacağını anlayınca bıraktım. Biraz sonra da geri çekildi.
Ali:Neden karşılık bermiyorsun güzelim.
Eylül:Allah be-
Durmamış ve yine öpmüştü. Bu sefer ittirmeye çalışmadım ve direkt bacak arasına vurdum. Kıvaranarak geriye giderken.
EylülbBana bir daha sakın yaklaşma, ben senin bildiğin kızlardan değilim
Diyip hızlıca uzaklaştım oradan. Bir daha asla abimler olmadan çıkmayacaktım.

Okula gidip sınıfa çıktım yerime oturup telefona bakmaya başladım 20 dakika sonra Eylem ve Ali artarda sınıfa girdi.
Eylem:Nee sen ciddi misin Ali?
Ali:Evet dedim ya kızım, Allah Allah git konuş şununla da ayarla bir şeyler.
Eylem:Tamam tamam hallederim ben güven bana
AlibSakın belli etme ama
Eylem:Ay tamam

Eylem yanıma gelip oturunca ne konuştuklarını sordum.
Eylem:Boşver aşkım boşver
Eylül:Hadi hayırlısı bakalım.

Ders başlamıştı ve 10 dakika sonra üst sınıflardan bir kız beni bir hocanın çağırdığını söylemişti bende aşağı kütüphaneye inmiştim. İndiğimde etrafta kimse yoktu, masaların birinde bir kutu gördüm ve ona doğru yaklaştım, üstümde Eylül'e yazıyordu açtığımda bir sürü fotoğraf ve bir not vardı. Fotoğraflar Ali ve bana aitti. Ormanda, revirde, okula gelirken ve daha bir sürü yerde. Ama kim çekmişti bunları. Notu elime aldığımda okumaya başladım.

Bunları kimin çektiğini merak ettiğini biliyorum veya bunları kimin hazırladığını, merak etme Ali değil. Ama kimin olduğunu öğrenmek istiyorsan yan masadaki kutuyu Aliye götür ve arkada yazan adrese gel...

Kim bu diye düşünürken zil çaldı, ben de diğer kutuyu da alıp sınıfa çıktım. Kutuyu alıp Alinin yanına gittim.
Eylül:Bu sanaymış.
Ali:Hoca mı gönderdi?
Eylül:Kimin gönderdiğini bilmiyorum ben gittiğimde hoca yoktu. Bunu yalnız bir yerde aç.
Yerime geçip fotoğrafları elime aldım. Fidan dikerken ve Alinin yüzüne çamur sürüp kaçtığım zamanki fotofraflar hariç bütün fotoğrafları yırtıp çöpe attım. O iki fotoğraf gerçekten çok güzeldi, yani ben çok güzel çıkmıştım. Aliye baktığımda yanında kimsenin olmadığını be kutunun içinden çıkan fotoğraflara baktığını gördüm. Çok ciddiydi. Ama bazen dudaklarının kenarları hafif bir şekilde kıvrılıyordu. Daha sonra notu okuyup kafasını bana çevirince gözgöze geldik. Hızlıca yanıma gelip
Ali:Sana da adres vermiş mi?
Eylül:Evet
Ali:Tamam sen gelmiyorsun
Eylül;Hayır gelicem.
Ali:Off seninle uğraşmıycam kendin bilirsin

Okul çıkışında Aliyle birlikte verilen adrese yani ormana gittik. Etrafta kimse yoktu, sonra elimde silahla Burak çıktı.
Eylül:S-Sen?
Ali:Eylül arkama geç
Eylül:Ali!
Ali:Eylül sana arkama geç dedim.
Burak:Dur Eylül sen gel buraya.
Ali:Gelmeyecek.
Burak:Eylül gelmezsen vururum bu sarıyı
Eylül:Tamam geliyorum.
Gittiğimde elindeki silahı bana verip Aliye doğrulttu.
Burak:Biliyor musun ben katil olmak istemiyorum o yğzden sen olsan bir şey olmaz.
Eylül:Yapamam ben yapamam! Ben kimseyi vuramam.

Ali adım adım yaklaşıp silahın önünde durdu. Burak arkasına dönüp etrafa bakarken bana yaklaşıp.
Ali:Seni seviyorum çimen gözlüm.
Dedi elini elimin üstüme koyup tetiğe bastı. Omzundan vurulmuştu. Silah sesini duyan Burak koşarak uzaklaştı. Ali dizlerinin üstüne düştü, zor nefes alıyordu. Önüne diz çöküp yüzünü avuçlarımın arasına aldım.
Eylül:Ali! Ali naptım ben? Naptım ben!
Ali:Şş ben iyiyim sıyırdı sadece. Elin titremese daha kötü olurdu.
Eylül:Özür dilerim çok özür dilerim.
Çeşmeleri açmıştım gözlerimden durmadan yaşlar akmaya başladı.
Ali:Eylül ağlama.
Zorlanarak konuşuyordu. Yavaş yavaş gözlerini kapatmaya hazırlanıyordu.
Eylül:Sakın kapatma gözlerini.
Ali:Eylül... Seni seviyorum.
Eylül:B-Bende, bende seni seviyorum Ali nolur kapatma gözlerini.
Yavaş yavaş gözlerini kapattı.
Eylül:Aliiii!
(Ambulansı aradı)
Ambulan gelince direkt hastaneye gittik elini tuttum ameliyata girene kadar bırakmadım.

Uuuu güzel bölüm oldu. Sizde yorumlarınızo yapın yahu. İyi okumalar canımsılar

Her yerde Sen-BİTTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin