Merhaba arkadaşlar bu benim ilk romanım ve çok mutluyum . Yeni şeylere adım atmanın heyecanındayım.
Hayat insana herzaman birşeyler öğretir kimine acı çektirerek kimine mucizeler vererek
Hayat Buse'den sevdiklerini aldı Buse'ye acı sancılar çektird...
O taşın üzerinde ağlaya ağlaya saatlerce oturduktan sonra kalkmaya çalıştım ama yapamadım. Sonra annemi aradım olduğum yeri yarım yamalak tarif ettim annem gelip beni aldı.
Yaklaşık beş saattir evdeyim soğuk bir duş aldım kalbimdeki acı soğsun diye ama olmadı olmayacakta annem sokakta gördüğü zavvalı insanlara bakıyormuş gibi bakıyordu ama yanılıyordu ben o insanlardan daha acizim daha zavvalı...
Bir yandanda söyleniyordu
"Evladım ne olacak senin bu halin"
Dünyada cevabını veremeyeceğim tek soruydu belkide şuan sadece uyumak istiyorum ve unutmak bugünkü o iğrenç manzaraları o kızı yüzünün her milimini unutmak istiyorum
Birden titremeye başladım çeneme hakim olamıyorum delicesine titriyordum. İlaç almış bağımlılardan daha kötü bir haldeyim titrek bir halde uyuyakalmışım.
Uyandığımda saat on birdi bugün cumartesi olduğu için annem uyandırmamıştı. Tüm haftanın yorgunluğunu atmış gibiydim. Yatağımdan kalktım odama bir göz gezdirdim gerçekten felaket derecede dağılmıştı. Elimi yüzümü yıkadım hafif bir kahvaltı yaptım
Ortalığı toplamaya başladım. Öncelikle kitaplığımı düzelttim sonra kıyafetlerimi yere yığdım ve en baştan tek tek düzenleyip yerleştirdim ortalığı elektrikli süpürge ile iyice çektirdim sonra yerleri paspasladım.
Vakit o kadar hızlı geçmişti saat dörde geliyordu ama epey yorulmuştum.
Salona geçtim televizyonu açtım koltuğa iyice yayıldım kanalları gezinirken kapının çaldığını duydum annem henüz gelmezdi acaba kimdi yavaş yavaş kapıya yöneldim mercekten baktım Ekin gelmişti.
Hemen kapıyı açtım
"Hoşgeldin Ekin birşey mi oldu"
"Anlatırım içeriye girebilir miyim?"
"Tabiki gel"
Ekin benim odama geçti morali çok bozuk görünüyordu birşey istediğini sordum su istedi mutfağa su almaya giderken neden moralinin bozuk olduğunu düşünüyordum acaba Dolunay'la ayrıldılar mı?
Elimdeki bardakla odaya geçtim Ekin'e suyu uzattım suyu içtikten sonra bardağı masamın üzerine koydum
"Noldu Ekin ? Neden moralin bozuk"
Derin bir nefes aldı ve anlatmaya başladı
İki saat sonra
Sevgilsiyle basit bir sebepten tartıştığını ve kesinlikle sebebini ona sormam gerektiğini söyledi bende hiçbirşey sormadım. Biraz sohbet ettik
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ekin şuan dizlerimde uyuyor o kadar yorgundu ki uyuyalkaldı. Bende gözümü ayırmadan onu izliyorum nefes alışverişini saçlarını , sakalarını her ayrıntısını işte ezberlemek istermiş gibi izliyorum kokusunu içime çeke çeke izliyorum...
