Merhaba arkadaşlar. Yeni bölüm ile buradayım. Bölümleri elimden geldiği kadar bir hafta arayla yayınlamaya çalışacağım. Bu bölüm biraz hararetli. Sonda düşünceleriniz bekliyorum. İyi okumalar 🥀
"Hayır, benim anlamadığım neden yabancı istihbarattan sürekli kadın ve türk eleman geliyor. Bir kere de şöyle Henri'sinden Sebastiyan'ından falan gelemez mi?"
Bekir toplantı bittikten sonra söylenerek Oğuz'la birlikte odasına ilerliyordu. Aniden çıkan yeni görev ve kadın istihbaratçılar beynini kurcalıyordu. Aylar önce geçici görev için time katılan istihbaratçının yaptıklarını unutamamıştı hala. Kendini türk istihbaratçısı gibi takdim eden kızın Oğuz'la kısa süreliğine aşk yaşaması ve kadının bunu kullanarak tüm gizli görev sırlarını öğrenip, bağlı olduğu ülkeye satması uzun süreli kaos yaratmıştı. Hem en yakın arkadaşının kandırıp hem de ülkeyi zarara uğratmaya çalışan o kadın yüzünden yabancı istihbarat elemanlarına takıntılıydı Bekir. Oğuz bile neredeyse unutmuştu bu konuyu. O unutamıyordu.
"Bence türkler'le görev yapacakları için özellikle türk istihbaratçı yolluyorlar" dedi Oğuz odanın önüne vardıklarında. İçeri geçmesi için önce Oğuz'a yol verdi Bekir.
"Bence kesin bunlardan da bir iş çıkacak bak görürsün" dedi Bekir odaya girdikten sonra. "Güven olmaz bunlara"
Oğuz kendini sesli şekilde yatağa bırakıp gözlerini kapattı. Bu kadar derdin içinde bir kez kazık yemesine sebep olan olay ikinci kez tekrar ediyordu ve bu sinirlerinin iyice gerilmesine neden oluyordu. Fakat yine de her zamanki gibi içine atıp dışarı hiçbir şey yansıtmamakta kararlıydı.
"Ama Eylem denen kız baya hoş" dedi Bekir aklına Eylemin gülümseyen tatlı halleri gelince.
"Hani güven olmazdı onlara?" dedi Oğuz gözlerini açıp imayla yan taraftaki yatakta uzanan Bekir'e bakıp. "Aşık mı oldun hemen?"
"Ne aşkı ya" dedi Bekir umursamazca. "Aşık olacak yaşı geçtik biz oğlum. Öylesine dedim. Güzel kız yani. Ama diğeri de güzeldi. Hani şu Alman istihbaratından gelen"
"Ben dikkat etmedim" dedi Oğuz gözlerini yeniden kapayarak. "Ayrıca geçici bir görev için buradalar. Yakında Köse denen şerefsizi de yakalayınca ülkelerine dönecek ikisi de. Kendini kaptırma yani"
"O değil de, tim de bir kaç tane kadın asker olursa var ya gözümüz gönlümüz açılır" dedi Bekir gözlerini tavana dikip, kurduğu hayalle keyiflenirken. "Ya da bakarsın kısa süreliğine de olsa bir ilişki yaşarız bunlarla. Yaz aşkı gibi mesela."
"Hani aşık olacak yaşı geçmiştin?" dedi Oğuz hayretle Bekir'e bakıp. Bir dediği bir dediğini tutmuyordu adamın. "Ayrıca bizim yabancı istihbaratçı ile ilişkimiz olamaz"
"Gören de daha önce hiç yaşamadın sanır" dedi Bekir alayla. "Ayrıca ben öyle filmlerde olduğu gibi aşık olmayı demiyorum. Aynı bu görev gibi kısa ve geçici süreliğine. Neden olmasın ki?"
"İstediğini yap Bekir" dedi Oğuz uyumaya çalışarak bıkkınlıkla. "Ama şimdi çeneni kapa da dinlenelim biraz"
"Ama düşünsene bir.."
"Bu bir emirdir!"
"Emredersiniz komutanım" dedi Bekir yarı ciddi yarı alayla, demin doğrulduğu yatakta yeniden uzanırken. "Ama bak göreceksin kesin bir aşk hikayesi çıkar burada"
.....
Koridorda yürüyerek bir yanda da duvardaki resimlere bakıyordu Derya. Türk olduğu için tarihini iyi biliyordu, fakat burada tahmin ettiğinden bile fazla şehit kahraman resmiyle karşılaşmak tuhaf hissetirmişti. Yıllar olmuştu türk istihbaratından yabancı istihbarata geçiş yapalı ama Türkiye'den haberdar olduğunu sanıyordu. Yabancı bir ülkenin istihbarat birimi için çalışırken kendi ülkesinde bu kadar kahramanın vatan uğrunda can verdiğini tahmin etmemişti. İçten içe mahçup olduğunu hissetti. Onun yeri burasıydı aslında. Yabancı istihbaratta olmaktan pişman değildi, bir gün bile Türkiye aleyhine bir şey yapmamıştı. Fakat bir hafta önce Türkiye'de görev emri gelince içten içe mutlu olmuştu. Burada görev yapmak ayrıcalıktı onun için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vatanım Sensin 🥀
Romansa"Bir yerde iki insan bir birini seviyorsa buna mutlu son yoktur..." E.Hemingway "Benim vatanım sensin.."